English Turkish military
FLANKING FIRE : English Turkish military
YAN ATEŞİ:Düşmanın yanına yapılan ateş. Düşmanın sağ veya solunda bulunan bir yerden düşmana açılan ateş. Ayrıca bakınız: "enfilade fire"
FLANKING MARCH : English Turkish military
YAN YÜRÜYÜŞÜ:Bir düşman kuvvetinin sağ veya sol yanını kuşatmak amacıyla, veya cepheye nazaran herhangi bir yana doğru, yapılan yürüyüş
FLARE : English Turkish military
AYDINLATMA CEPHANESİ:Esas itibariyle aydınlatma ve işaretleşme için yapılmış olan ve kısa bir süre yanarak parlak bir ışık veren piroteknik mühimmat, aydınlatma cephanesi, silah ve roketlerle atılabildiği gibi, uçaklardan da bırakılabilir veya arazi üzerine yerleştirilerek kullanılır. Bu cephane, kullanma maksadına göre, çeşitli renklerde ve mermi, bomba, fişek vesaire şekillerinde imal edilebilir
FLARE BACK : English Turkish military
ALEV GERİ TEPMESİ:Bir topun kamasından alev fışkırması, kama alevi, namlu içinde kalıp, namlu açıldığı zaman geriye geçerek orada hava ile karışınca iştial eden gazlardan ileri gelir
FLARE DUDU : English Turkish military
Bir hedefe gönderilen nükleer bir silahın beklenen darbe ile fakat amaçlanandan daha yüksek bir irtifada infilak etmesi. Bu, darbesi ile ilgilenilen bir mermi olmayıp, silahın normal işleyişi ve hedef üzerindeki etkileri ile ilgilidir
FLASH : English Turkish military
HAREKAT YILDIRIM:Düşmana ilk temas raporları veya, doğrudan doğruya ilgili olan birliklerin harekat komutanları tarafından gönderilmiş olan harekatla ilgili özel ivedi haberler için kullanılan terim. Bu terim, yalnız hayati önemdeki ivedi durumlara ait kısa raporlarda kullanılır. Öncelik sırası daha aşağı olan haberler durdurulmak suretiyle derhal gönderilir. Bak. "message precedence"
FLASH BLINDNESS : English Turkish military
ALEV KÖRLÜĞÜ, IŞIK KÖRLÜĞÜ:Yoğun bir ışık sonucu oluşan görüş bozukluğu. Tavuk karası ve göz kamaşmasını içine alır ve retinal yanıklar ile ilgili olabilir
FLASH ESTIMATE : English Turkish military
İLK BÜTÇE TASARISI:A. B. D. Cumhurbaşkanı'nın kongreye verdiği yıllık bütçe mesajında topyekün bir şekilde özet olarak bahsedilmek üzere Kara Kuvvetleri asli kısımları tarafından hazırlanan bütçe tasarıları. Bu tasarı, genel olarak belirli mali yıl için hazırlanan bütçe tasarılarının ilk grubudur
FLASH FUSE : English Turkish military
ATEŞLEYİCİ:Bak. "squip"
FLASH HIDER : English Turkish military
ALEV GİZLEYEN:Gece atışlarında görülen alevi örtmek için silahın ağzına takılan cihaz. Bak. "flash suppressor"
FLASH MESSAGE : English Turkish military
HAREKAT YILDIRIM HABERİ, HAREKAT YILDIRIM MESAJI (DZ.):Düşmanla ilk temas haberlerine veya son derece acele harekat muharebe haberleri için kullanılan bir öncelik kategorisi. Ayrıca bakınız: "message precedence"
FLASH RANGING : English Turkish military
IŞIKLA MESAFE ÖLÇME:Parıltıyı veya alevi gözetleyerek bir merminin paralanma noktasını veya bir düşman silahının yerini bulma
FLASH RANGING ADJUSTMENT : English Turkish military
IŞIK ÖLÇMESİYLE TANZİM:Kendi topçu mermilerimizin paralanma noktalarındaki parıltılarını gözetlemek ve yerlerini tayin etmek suretiyle topçu ateşinin tanzimi
FLASH RANGING LOCATION : English Turkish military
IŞIK ÖLÇMESİYLE KESTİRİLEN MEVKİ:Bir düşman silahının ışık ölçmesi ile tespit edilen mevzii
FLASH RECONNAISSANCE : English Turkish military
IŞIK GÖZETLEMESİ:Düşman silahlarının yerini bu silahların aleviyle tayin etmek için yerdeki gözetleme noktalarından veya uçaktan yapılan gözetleme
FLASH RED : English Turkish military
KIRMIZI IŞIK:Bak. "flash" ve "air raid warning condition"
FLASH REDUCER : English Turkish military
ALEV KESİCİ:Ağız alevini azaltmak için, sevk barutu ile birlikte kullanılmak üzere ayrı olarak verilen bir kimya maddesi
FLASH REPORT : English Turkish military
IŞIK RAPORU:Kullanılmayacaktır. Bak. "inflight report"
FLASH SHORT BASE : English Turkish military
HESAPLA KESTİRİLMİŞ NOKTA:Bak. "computed intersection"
FLASH SUPPRESSOR : English Turkish military
ALEV GİZLEYİCİ:Yanan sevk edici gazların namlu ağzından çıkarken meydana getirdikleri ışık veya alev miktarını azaltmak üzere silah namlusu ağzına takılan cihaz. Ayrıca bakınız: "flash hider"
FLASH TO BANG TIME : English Turkish military
ALEV SES FASILASI (ARASI):Ateş etmekte olan bir silah alevinin gözle görülmesi ile aynı silahtan çıkan patlama sesinin duyulması arasında geçen zaman
FLASH VENTED ELECTRIC SQUIB : English Turkish military
DELİKLİ ELEKTRİKLE ATEŞLEYİCİ:Bak. "electric squib"
FLASH WHITE : English Turkish military
BEYAZ IŞIK:Bak. "flash" ve "air raid warning condition"
FLASH-BANG : English Turkish military
ALEV-SES FASILASI:Bak. "flash to bang time"
FLASH-BLUE : English Turkish military
MAVİ IŞIK:Bak. "flash" ve "air raid warning condition"
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani