Multilingual Turkish Dictionary

English Turkish military

English Turkish military
FOUND ROUND ILLUMINATION DIAMOND : English Turkish military

4 KISIM, AYDINLATMA FİŞEĞİ:Yana ve ileri doğru yayılan ve geniş bir alanı aydınlatan aydınlatma mermilerinin yayılması metodu

FOUND SHIPMENT : English Turkish military

İHBARSIZ SEVKİYAT:Alınan fakat liste ve manifestosu bulunmayan yük

FOUNDATION BEARING CAPACITY : English Turkish military

TEMEL TAŞIMA KAPASİTESİ:eşitli zemin tiplerinin k /cm2 cinsinden taşıyabilecekleri azami yük

FOUR BY FOUR : English Turkish military

DÖRT ÇARPI DÖRT:Çift lastikli tekerlekler bir tekerlek kabul edilmek suretiyle dört tekerleği hareketli motorlu araçlar. Bu genellikle 4x4 şeklinde yapılır

FOUR BY TWO : English Turkish military

DÖRT ÇARPI İKİ:Çift lastikli tekerlekler bir tekerlek kabul edilmek suretiyle, iki tekerleği hareketli dört tekerlekli motorlu araçlar. Bu genellikle 4x2 şeklinde yazılır

FOUR MAN TEAM : English Turkish military

DÖRTLÜ GRUP, DÖRTLÜ POSTA, DÖRTLÜ EKİP, DÖRTLÜ TİM:Tek er tekamül eğitimi esnasında bir ekip halinde teşkil edilmiş, dört acemi erden oluşan bir grup. Dört er, bu eğitimi böyle bir grup halinde tamamlar ve şartlar elverdiği takdirde son atanma garnizon veya birliğine bir ekip halinde gider

FOUR-WAY-CHECK : English Turkish military

DÖRT TARAFLI TAHKİKAT:Bir şahıs veya gruba ait herhangi bir işin mahiyeti hakkında, ayrı istihbarat büroları tarafından aynı zamanda yapılan tahkikat

FOUR-WHEEL HAND TRUCK : English Turkish military

DÖRT TEKERLEKLİ EL ARABASI:Bak. "hand truck"

FOURRAGERE : English Turkish military

NİŞAN KORDONU:Sol omuza takılan, ucunda madeni parçası bulunan ve yabancı bir devlet tarafından verilen nişanı gösterir örgülü bir kordon

FOURTH ECHELON MAINTENANCE : English Turkish military

DÖRDÜNCÜ KADEME BAKIMI:Malzeme, donanım, komple parça ve parçaların teknik eleman ve ağır aletler kullanmak suretiyle yenileştirilmesi. Bak. "maintenance categories" ve "echelon maintenance"

FOX HOLE : English Turkish military

AVCI ÇUKURU:İçinde bulunan erin tesirli ateş etmesine imkan verecek şekilde inşa edilmiş örtü olarak kullanılan genellikle bir veya iki kişilik küçük çukur. Ayrıca bakınız: "f ield fortification"

FRACTIONAL DAMAGE : English Turkish military

KISMİ HASAR, CÜZİ HASAR:Bir hedef unsurlarından, nükleer bir saldırıda hasara veya zayiata uğrayan bir kısım veya yüzde miktar. Ayrıca bakınız: "damage assessment"

FRACTIONATING SYSTEM : English Turkish military

KESİRLEME SİSTEMİ:Tek birimleri, birbirinden ayrı birkaç sembol ile gösteren bir şifre sistemi. Bu sistemde, semboller bir nevi şifreleme işlemine tabi tutulur

FRAGMENT : English Turkish military

PARÇA:Genel olarak infilak maddelerinin tesiriyle, bir mermi veya el bombası gibi, büyük bir cisimden kopan küçük parça. Ayrıca bakınız: "fragmentation"

FRAGMENTARY ORDER : English Turkish military

MÜNFERİT EMİR:Ana harekat emrinde yer alan bilgileri yeniden beyan etme ihtiyacını ortadan kaldıran genellikle günlük düzenlenen kısaltılmış şekildeki harekat emri.
Böyle bir emrin bir kısmı

FRAGMENTATION : English Turkish military

PARÇA TESİRİ:Bir mermi, bomba veya el bombasının paralanması ve her istikamette dağılması

FRAGMENTATION BOMB : English Turkish military

PARÇA TESİRLİ BOMBA:Paralandığı zaman her istikamete parçalar fırlatan bomba. Parça tesirli bombalar, insan, hayvan ve hafif malzemeden yapılmış hedeflere ve özellikle kara kıtalarına karşı kullanılır. Buna bazen (defensive grenade) de denir

FRAGMENTATION GRENADE : English Turkish military

PARÇA TESİRLİ EL BOMBASI:Patladığı zaman paralanan ve her istikamete maden parçaları fırlatan el bombası. Buna genel olarak (defensive grenade) denir

FRAGMENTATION RIFLE GRENADE : English Turkish military

PARÇA TESİRLİ TÜFEK BOMBASI:Bak. "fragmentation grenade"

FRAME : English Turkish military

KARE, FİLM KARESİ:Seri halindeki fotoğraflardan herhangi biri

FRAME WORK : English Turkish military

ÇATI, ÇERÇEVE:

FRANGIBLE GRENADE : English Turkish military

YANGIN ŞİŞESİ:Bir cam şişeden ibaret ve içi, şişe kırıldığı zaman tutuşan, benzin veya kimyasal bir madde ile doldurulmuş yangın bombası. Buna bazen (molotov cocktail) de denir. Ayrıca bakınız: "gasoline bomb"

FRAUD : English Turkish military

HİLE, DOLANDIRICILIK, SAHTEKAR:

FRAUDULENT CLAIM : English Turkish military

HİLELİ (SAHTE) İDDİA (TALEP):

FRAUDULENT ENLISTMENT : English Turkish military

HİLE İLE ASKERE GİRME:Orduya girmeye engel olacak hususları gizlemek veya yanlış beyanda bulunmak suretiyle bir kimsenin erat sınıfına girmeye muvaffak olması