English Turkish military
GALLON : English Turkish military
GALON:Standart ABD galonu (231 inç küp) (3,785 litre)
GALLONS PER HOUR : English Turkish military
SAATTE GALON:
GALLONS PER MINUTE : English Turkish military
DAKİKADA GALON:
GAMING : English Turkish military
OYUN:
GAMMA RAYS : English Turkish military
GAMA IŞINLARI:Bir nükleer tepkime sonucunda atomun çekirdeğinden yayımlanan, yüksek enerjili elektromanyetik radyasyon. Gama ışınları ve çok yüksek enerjili X-ışınları yalnızca kaynakları itibariyle ayırt edilir. X-ışınları atom çekirdeğinden kaynaklanmayıp diğer yollarla üretilirler
GANG HOUR : English Turkish military
POSTA İŞ SAATİ:Gemi yükleme ve boşaltma işlerinde (stevedoring) çalışan, genellikle,
21 kişiden mürekkep, ambar ağzı amelesinin bir saatlik çalışması
GANG-PLANK ISSUE : English Turkish military
İSKELE DAĞITIMI:Gemiye bindirilmelerinden hemen önce, subay ve erata, ikmal maddelerinin dağıtılması
GANG-PLANK SUPPLY OFFICER : English Turkish military
İSKELE DAĞITIM SUBAYI:Bindirme limanında bulunan erata, bindirmeden evvel ikmal maddeleri dağıtım işiyle görevlendirilmiş subay
GANTRY : English Turkish military
(FÜZE)
MONTAJ KULESİ (HV.):Büyük çapta füzeleri dikey vaziyete getirmek, birleştirmek ve atışa hazırlamak maksadıyla kullanılan ve muhtelif seviyelerde platformları bulunan vinç tipi yapı. Bu kule, ateşleme yeri üzerine yerleştirilip ateşlemeden hemen önce, tekerlekler üzerinde aşağıya çekilebilir. "Guntry Crane"
GAP : English Turkish military
GEDİK, BOŞLUK:Bir engelin boş bırakılan kısmı. Bu boşluk; bir dost birliğin muharebe düzeninde geçmesine imkan verecek genişliktedir. 15 metreden fazla ve pek seyrek olarak, 90 metreden az olur. Ayrıca bakınız: "phony minefield"
GAP (IMAGERY) : English Turkish military
BOŞLUK (GÖRÜNTÜ):Görüntünün asgari örtü gereklerini karşılamadığı herhangi bir yer. Bu görüntüyle aldatmanın olmadığı bir yer veya belirlenen bindirmenin elde edilemediği bir yer olabilir. Ayrıca bakınız: "holiday"
GAP FILLER RADAR : English Turkish military
BOŞLUK DOLDURUCU RADAR:Örtünün yetersiz olduğu bölgelerde ana radar örtüsünü takviye için kullanılan bir radardır
GAP MARKER (LAND MINE WARFARE) : English Turkish military
GEDİK İŞARETİ (KARA MAYIN HARBİ):Kara mayın harbinde mayın tarlası gediklerini işaretlemekte kullanılır. Gedik giriş ve çıkış yerlerindeki gedik işaretleri, bir arazi noktası veya yardımcı gedik işareti esas alınarak dikilir ve işaretlenir. Ayrıca bakınız: "marker (landmine warfare) ", "minefield gap (landmine warfare) "
GARAGE : English Turkish military
GARAJ:
GARBLE : English Turkish military
MUHABERE HATASI:Bir haberin veya haber kısmının yanlış olmasına veya açılmayacak bir şekle girmesine sebep olan gönderme, alma, kriptolama veya kripto açma hatası
GARBLE TABLE : English Turkish military
MUHABERE HATA ÇİZELGESİ:Muhabere hatalarını düzeltmek için kullanılan herhangi bir tablo, şema veya diğer yardımcı vasıta. Örneğin, değiştirme cetveli (permutation table) gibi
GARLAND : English Turkish military
ŞERİT, SÜS:Pamuklu kumaş veya kanaviçeden yapılmış şerit. Herhangi bir şeyin üst tarafına yapılmış gizlemeyi veya tabii örtüyü sıklaştırmak veya korunma ağının kenarlarını gizlemek için kullanılır
GARNISHING : English Turkish military
SÜSLÜ GİZLEME:Gözlem sırasında, kamuflaj yapmak veya kamuflaja yardımcı olmak amacıyla bir nesnede uygulanan doğal veya suni malzeme
GARRISON : English Turkish military
GARNİZON KUVVETİ:Askeri bir garnizona yerleştirilen kıtalar
GARRISON CAP : English Turkish military
HİZMET KEPİ:ABD ordusunda; zeytuni veya haki renkte küçük bir başlık. Bir subay hizmet kepinin kenarında, sırmalı veya sırma ile karışık siyah renkli örme kaytan vardır. Er hizmet kepinin kenarında da renkli örme kaytan mevcuttur. Bu kaytanlar sınıfları belirtir. Evvelce buna (field cap) veya (oversea cap) denirdi
GARRISON FLAG : English Turkish military
BÜYÜK MERASİM BAYRAĞI:En büyük boyutta ABD'leri bayrağı. Bu bayrak, tatil günlerinde veya ordu yönetmeliklerinde belirtilen merasim günlerinde çekilir
GARRISON FORCE : English Turkish military
GARNİZON KUVVETİ:Tesislerin savunulması, geliştirilmesi, işletilmesi ve bakımı için, bir üsse veya bölgeye tahsis edilen bütün birlikler. Ayrıca bakınız: "force (s) "
GARRISON PRISONER : English Turkish military
GARNİZON MAHPUSU:Mevkuf olarak duruşmasını bekleyen veya hakkında tard veya ihracı icab ettirmeyecek şekilde hapis kararı verilen mahpus
GARRISON RATION : English Turkish military
GARNİZON RASYONU:Barışta rasyon hakkı bulunan bütün şahıslara, adam başına verilen bir günlük yiyecek istihkakı şeklinde tahakkuk ettirilir. Ayrıca bakınız: "ration"
GARRISON SHOE : English Turkish military
GARNİZON AYAKKABISI:Eskiden verilmekte olan bir cins ayakkabı. Bak. "service shoe"
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani