English Turkish military
HARBOR CRAFT : English Turkish military
LİMAN DENİZ TAŞITI; LİMAN DENİZ ARACI:Ordu tarafından liman bölgeleri ile körfez, nehir ve diğer kara sularında kullanılan deniz araçlarını belirtir bir terim. Römorkör, şat, yüzer vinç, personel ve küçük yük taşıyan deniz araçları da bu terimin kapsamına girer. Bu taşıtların uzunlukları 70 metreden aşağı olup gayri safi tonilatoları 1000 tonu geçmez
HARBOR DEFENCE : English Turkish military
LİMAN SAVUNMA:Bir liman veya demirleme yeri ve su yaklaşma yollarını; (a) Denizaltı, sinsi hücum ve taarruz timlerinin küçük su üstü araçlarının, (b) Düşman mayınlama harekatına, (c) Sabotajlara karşı savunulması. Bir limanın güdümlü veya havadan atılan füzelere karşı savunulması hava savunmacısının bir parçası olarak kabul edilir. Bak. "port security"
HARBOR DEFENCE COMMAND : English Turkish military
LİMAN SAVUNMA KOMUTANLIĞI:
HARBOR ENTRANCE CONTROL POST : English Turkish military
LİMAN GİRİŞ KONTROL MERKEZİ:Liman savunmasında; kara ve deniz kuvvetlerine mensup unsurların harekatını koordine etmek maksadıyla kurulan müşterek Kara ve Deniz Kuvvetleri
HARD : English Turkish military
PLAJ RAMPASI:Araç ve malzemeyi doğrudan doğruya çıkarma araçlarına yüklemek veya bunlardan boşaltmak maksadıyla, bir kıyıda suya doğru uzatılarak sertleştirilen kısım
HARD BASE : English Turkish military
BETON FIRLATMA ÜSSÜ, BETON RAMPA:Bir nükleer infilaka karşı korumalı bir füze fırlatma üssü
HARD BEACH : English Turkish military
BETON KIYI:Bir kıyının su içerisine doğru sert bir zemin halinde uzanan, özel surette hazırlanmış kısmı. Doğrudan doğruya çıkarma gemilerine veya araçlarına bindirme ve yükleme ya da bunlardan kıyıya direkt çıkarma yapmak için kullanılır
HARD FREQUENCY : English Turkish military
YÜKSEK FREKANS:Bak. "frequency"
HARD MISSILE BASE : English Turkish military
SERT FÜZE PLATFORMU:Nükleer patlamaya karşı korunmuş bir fırlatma platformu,
HARD PORT : English Turkish military
DÜMENİ İSKELE ALABANDAYA BASMAK:Belirtilen manyetik yöne yönelttikten sonra, tam bir dönüşle (3 haneli grup) d'wneni tam iskeleye basarak dönmek veya tam bir dönüşte yönü bildirilen açıda değiştirmek ("derece" kelimesi ile birlikte 1 veya 2 haneli grup. )
HARD STARBOARD : English Turkish military
SANCAĞA SÜRATLİ DÖNÜŞ, DÜMENİ SANCAK ALABANDAYA BASMAK:Belirtilen manyetik yönü değiştirerek tam bir dönüş ile iskele yönüne dönmek (3 haneli grup), veya tam bir dönüş ile belirtilen derecede yön değiştirerek iskeleye dönmek ("dereceler" kelimesi ile birlikte 1 veya 2 haneli grup)
HARDENED : English Turkish military
ZEMİNİ SERTLEŞTİRİLMİŞ; SERTLEŞTİRİLMİŞ (HV.):Nükleer taarruz veya diğer infilak tesirlerinin fazla basıncına dayanması için beton veya toprakla sertleştirilmiş
HARDENED SITE : English Turkish military
TAHKİMLİ MEVZİ:Konvansiyonel ve nükleer patlamalara karşı koruma sağlayacak şekilde inşa edilmiş mevzi. Kimyasal veya biyolojik taarruzlara karşı da koruma sağlamak üzere teçhiz edilmiş olabilir
HARDPAN : English Turkish military
KİLLİ, İYİ DERECELENDİRİLMİŞ ZEMİN:
HARDSTAND (INGS) : English Turkish military
SERT PLATFORM:Bir hava üssü veya hava alanında, uçakların park ettikleri, döşenmiş veya stabilize saha
HARDWARE : English Turkish military
DONANIM, MADENİ AKSAM (HV.):Bir eşyanın kabiliyet ve iş görme nitelikleri dışında kalan teçhizat, aletler, takımlar, setler, tesviyeler, makinalar, tali makinalar, parçalar ve kısımları. Çok defa, bir cihaz veya ana parçanın proje veya planlama safhasından mamul bir madde olarak donanım safhasına geçişinde olduğu gibi, gelişme safhasıyla ilgili olarak kullanılır
HARM : English Turkish military
ZARAR, FENALIK:
HARMFUL APPRECIATIONS : English Turkish military
Bak. "appreciations"
HARMONIZATION : English Turkish military
UYUM:Önemli özellikler üzerinde bir anlaşma sağlamak için ayrıcalık ve düzensizliklerin ayarlanma sonuç ve/veya işlemi
HARNESS : English Turkish military
PARAŞÜT KOLANI:Paraşütü, paraşütçüye veya uçaktan atılan eşyaya bağlamaya yarayan tertibat. Buna (parachute harness) de denir
HARPOON : English Turkish military
Bütün hava şartlarında, su üstü gemilerinden (RGM-84), uçaktan (AGM-84) veya deniz altılardan (UGM-84) atılabilen Cruise Füzesi, füze turbojetle güçlendirilmiş olup alçak seviye cruise mermisi kullanılır. Terminal rehberi faal radardır. 500 poundluk konvansiyonel savaş başlığı vardır
HARRIER : English Turkish military
Tek motorlu, itme kuvvetli, turbojet motorlu dikine ve/veya kısa kalkma-inme özelliklerine sahip hafif taarruz uçağı. Yakın hava desteği görevinde deniz araçlarında ve karadaki üslerden faaliyet gösterecek şekilde yapılmışlardır. Çeşitli nükleer ve/veya konvansiyonel silah taşıma kapasitesine sahiptir. AV-8 olarak adlandırılır
HARRY : English Turkish military
YAKIP YIKMA, EZİYET VERMEK:
HASTY ATTACK : English Turkish military
ANİ (HAZIRLIKSIZ) TAARRUZ:Kara harekatlarında fırsattan yararlanmak için zamanın hıza çevrildiği bir taarruzdur
HASTY BREACHING : English Turkish military
GEDİK AÇMA, BİR MAYIN TARLASI, BARİYER VEYA TAHKİMAT ARASINDAN UYGUN BİR METOTLA SÜRATLE YOL BULMA:
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani