English Turkish military
INDEX TO ADJOINING SHEETS : English Turkish military
Bak. "interchart relationship diagram"
INDICATED AIR SPEED : English Turkish military
GÖSTERGE HAVA SÜRATİ:Bir hava sürati göstergesinde görülen hava sürati. Bak. "airspeed"
INDICATED AIR SPEED HOLD MODE : English Turkish military
GÖSTERGE HAVA SÜRATİNİ TUTMA ŞEKLİ:Uçuş kontrol sisteminde bir uçağın arzu edilen hava süratinin otomatik devam ettirildiği bir kontrol şekli
INDICATED ALTITUDE : English Turkish military
ALTİMETRE İRTİFASI, GÖSTERGE İRTİFASI:Bir altimetrenin deniz seviyesine göre gösterdiği yükseklik. Bu yükseklik, alet üzerinde okunan, tashih edilmemiş bir yüksekliktir. Buna"indicated altitude above sea level" da denir. INDICATED ALTITUDE ABOVE MEAN SEA LEVEL:DENİZ SEVİYESİNDEN GÖSTERGE İRTİFASI:Uçağın tam altındaki bir barometrik basıncın düzeltilmemiş değeri. Bu değer, ancak, ısı, alet ve tesis hataları giderildikten sonra hakiki irtifa olabilir. Buna sadece "indicated altitude" da denir
INDICATED PRESSURE ALTITUDE : English Turkish military
GÖSTERGE BASINÇ İRTİFASI:Standart başlangıç sathı (
92 inç Hg) üstünde bir barometrik basınçlı altimetrenin gösterdiği tashih edilmemiş değer
INDICATING : English Turkish military
"INDICATING" KODU:Hava önlemede "Temas sürati, şemaya göredir" anlamına gelen bir kod
INDICATIONS (INTELLIGENCE) : English Turkish military
EMARELER (İSTİHBARAT):Çeşitli değerlendirme derecelerinde, muhtemel düşmanın bir hareket tarzını kabul veya reddetme niyetiyle ilgili bilgi
INDICATIONS AND WARNING : English Turkish military
BELİRTİLER VE İKAZ:ABD'ye veya müttefik askeri, siyasi, ekonomik menfaatlere veya yurtdışındaki ABD vatandaşlarına tehdit oluşturabilecek dıştaki gelişmeler hakkındaki zamanı hassas istihbarat bilgisini belirlemek ve rapor etmeye yönelik istihbarat faaliyetleri, şunları kapsar; düşman faaliyet ve niyetlerinin önceden ikaz edilmesi, ayaklanma, ABD'ye, onun denizaşırı kuvvetlerine veya müttefik ülkelere nükleer/ nükleer olmayan bir taarruz; ABD keşif saldırıları, muhasamat ihtimali ve diğer benzer olaylar
INDICATOR : English Turkish military
EMARE:İstihbaratta kullanıldığı şekliyle, muhtemel bir düşmanın bir hareket tarzını kabul veya reddetme niyetini veya imkan ve kabiliyetini gösteren bilgi
INDICATOR SYSTEM : English Turkish military
ANAHTAR GÖSTERGESİ KRİPTOLAMA SİSTEMİ:Bir anahtar göstergesini kriptolamak için kullanılan sistem
INDICATOR-REGULATOR : English Turkish military
TANZİM KADRANI:Bir topun ateş idare sistemi tarafından intikal ettirilen; tapa tanzimi, yan ve yükseklik gibi, ateş esaslarını gösterir alet. Top; aletin verdiği atış esaslarına göre tevcih edilir. Alet; yaptığı vazifeye göre "yan tanzim kadranı (azimuth indicator-regulator) ", "yükseliş tanzim kadranı (elevation indicator-regulator) " ve "tapa tanzim kadranı (fuze setter) " isimlerini alır
INDIGENOUS SABOTAGE : English Turkish military
TABİİ, YERLİ SABOTAJ:
INDIRECT AIR DEFENSE : English Turkish military
ENDİREKT HAVA SAVUNMASI:Dost uçakların düşmanın uçak fabrikaları ile ikmal tesislerine ve yerdeki düşman uçaklarına karşı harekatta bulunması suretiyle yapılan endirekt savunma. Bak. "direct air def ense"
INDIRECT AIR SUPPORT : English Turkish military
ENDİREKT HAVA DESTEĞİ:Taktik muharebeye girişmiş düşman kuvvetlerinden başka hedeflere karşı hava taarruzu ile kara veya deniz kuvvetlerine verilen destek. Şunları kapsar: Hava üstünlüğünün sağlanması ve idamesi, menetme ve teciz etme. Bak. "air support"
INDIRECT COMMUNICATION : English Turkish military
ENDİREKT MUHABERE:Bir ara telsiz istasyonundan geçmesi gereken telsiz veya diğer çeşit muhabereler. Endirekt muhabere; bir ara telsiz istasyonundan geçmeyen "direkt muhabereden" farklıdır. Bak. "direct communication"
INDIRECT COST : English Turkish military
DOLAYLI MALİYETLER:
INDIRECT DAMAGE ASSESSMENT : English Turkish military
ENDİREKT HASAR KIYMETLENDİRİLMESİ:Direkt kıymetlendirme yapanlar dışındaki vasıtalarla elde edilmiş; gerçek silah kuvveti, infilak yüksekliği ve yer sıfırı gibi esaslara dayanan, revizyon görmüş hedef analizleri. Bak. "post strike damage estimation"
INDIRECT FIRE : English Turkish military
GÖRMEYEREK ATIŞ:Nişancı tarafından görülmeyen bir hedefe karşı yapılan atışlar. Bak. "fire"
INDIRECT ILLUMINATION : English Turkish military
ENDİREKT AYDINLATMA:Işıldak veya difuzyon ve yansıtma ile aydınlatan işaret ve aydınlatma mühimmatı kullanarak yapılan aydınlatma
INDIRECT LAYING : English Turkish military
GÖRMEYEREK NİŞAN:Hedef top mevziinden görünmediği zaman top ile hedef yerine nişan noktası (aiming point) denilen sabit bir cisme nişan alarak veya bir top komuta aleti gibi nişangahtan ayrı bir tevcih vasıtasından faydalanarak nişan alma. Buna (indirect pointing) de denir
INDIRECT LAYING POSITION : English Turkish military
KAPALI MEVZİ:Böyle bir mevzi
INDIRECT OBSERVATION : English Turkish military
ENDİREKT GÖZETLEME:Bak. "observation"
INDIRECT POINTING : English Turkish military
GÖRMEYEREK NİŞAN:Bak. "indirect laying"
INDIRECT SUPPORT : English Turkish military
ENDİREKT DESTEK:Bir muharebe birliğine uçaklar tarafından yapılan destek. Endirekt destek düşman gerilerindeki ikmal ve ulaştırma hatlarını kesmeyi, düşman uçaklarını tahrip etmeyi, direkt destek ise gözetleme, haberlerin ulaştırılması ve diğer özel görevleri içine alır. Bak. "direct support"
INDIVIDUAL : English Turkish military
TEK ER:
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani