Multilingual Turkish Dictionary

English Turkish military

English Turkish military
AIRHEAD LINE : English Turkish military

HAVABAŞI HATTI:Hava başında, düşman eline geçmesine engel olunacak kısmın dış sınırını belirtmek üzere, bir harekat emrinde zikredilen veya belirtilen hat

AIRLIFT : English Turkish military

HAVA YÜKÜ:Havadan taşınan veya taşınabilen yada taşınması teklif edilen personel ve yük toplam ağırlığı

AIRLIFT CAPABILITY : English Turkish military

HAVA TAŞIMA KAPASİTESİ; KABİLİYET VE İMKANI:Elde bulunan hava nakliye hizmetiyle bir defada belirli bir yere taşınabilecek yolcu sayısı ve/veya yüklenen kargo ağırlığı/hacmi olarak ifade edilen toplam kapasite. Ayrıca bakınız: "air lift requirement"; "allowable cabin load (air)
allowable cargo load fair)
payload; planned load (air) "

AIRLIFT REQUIREMENT : English Turkish military

HAVADAN TAŞINACAK YÜK VE PERSONEL:Belirli bir görev için havadan taşınması gereken toplam yolcu sayısı ve/veya yük ağırlığı/hacmi

AIRLIFT SERVICE : English Turkish military

HAVA NAKİL HİZMETİ:Personel, yük, posta ve diğer eşyaların taşınması için gerekli olan hava ulaştırması ve ilgili hizmetlerin yapılması veya sağlanması

AIRMAN : English Turkish military

USTA HAVA ERİ:ABD Deniz Kuvvetlerinde: Rütbece deniz astsubayının altında ve çırak hava erinin üstünde bulunan er. Bu er, havacılık grubunda derece almak için eğitim görür

AIRMAN ADVANCED TRAINING : English Turkish military

HAVA ERİ TEKAMÜL EĞİTİMİ:Bir teknisyen veya şef seviyesinde Hava Kuvvetleri uzmanlığına hazırlamak için gösterilen resmi kurs eğitimi. Bu kursu bitirenlere, normal olarak, yeni bir Hava Kuvvetleri uzmanlığı verilmez

AIRMAN APPRENTICE : English Turkish military

ÇIRAK HAVA ERİ:ABD Deniz kuvvetlerinde; rütbesi acemi hava erinin (airman recruit) üstünde ve usta hava erinin (airmen) altında bulunan er. Bu er; havacılık grubunda derece almak için eğitim görür

AIRMAN BASIC TECHNICAL TRAINING : English Turkish military

HAVA ERİ TEMEL TEKNİK EĞİTİMİ:Bir şahsı, bir meslek sahası kademesinde, bir hava kuvvetleri uzmanlığı ustalık derecesinde yetiştirmek için gösterilen resmi eğitim. Bu eğitimi başarıyla tamamlayanlara depanör seviyesinde hava kuvvetleri uzmanlığı verilir

AIRMAN LATERAL TRAINING : English Turkish military

EŞİT HİZMETE HAZIRLAMA EĞİTİMİ:3 ncü ve daha yüksek seviyedeki hava erlerine bir meslek sahası muadili hareket için veya bir meslek bünyesinde bir değişikliğe tekaddüm eden geçici bir tedbir olarak, ya da muadili hareket için veya bir meslek bünyesinde bir değişikliğe tekaddüm eden geçici bir tedbir olarak, yada muadili mahiyette geçici personel desteği sağlamak üzere, ehliyet kazandıran ve 3 ncü seviyede Hava Kuvvetleri Uzmanlık kodu verilmesiyle sonuçlanan resmi eğitim

AIRMAN PREPARATORY TRAINING : English Turkish military

HAVA ERİ HAZIRLIK EĞİTİMİ:Acemi hava erlerine, bazen, temel teknik kurslara katılmadan önce gösterilen temel konularla ilgili eğitim

AIRMAN RECRUIT : English Turkish military

ACEMİ HAVA ERİ:ABD Deniz Kuvvetlerinde, rütbece çırak hava erinin altında bulunan er. Bu er, havacılık grubunda derece almak için eğitim görür

AIRMAN SUPPLEMENTAL TRAINING : English Turkish military

HAVA ERİ EK EĞİTİMİ:Hava Kuvvetleri uzmanlık kodunda bir değişiklik yapmadan, hava kuvvetleri uzmanlığının bir kısmı üzerinde hazırlayıcı mahiyette, gösterilen resmi eğitim

AIRPLANE : English Turkish military

TAYYARE; UÇAK:Ağırlık taşıyan ve dönmeyen bir satıh üzerinde havanın dinamik tesiriyle boşlukta durabilecek şekilde, havada seyrüsefer için imal edilmiş olan hava aracı

AIRPLANE AMBULANCE : English Turkish military

AMBULANS TAYYARESİ:Yaralıların nakline elverişli şekilde teçhiz edilmiş tayyare. Buna "air ambulance" da denir

AIRPLANE AND ENGINE MECHANIC : English Turkish military

TAYYARE VE MOTOR MAKİNİSTİ:Bir tayyare ve motorunun veya bir tayyare takılmış teçhizatın üzerinde, telsiz veya alet onarımı hariç, ihtisasa ihtiyaç göstermeyen herhangi bir bakım işlemini yapan teknisyen. Bu teknisyenin görevleri arasında, tayyarenin muayene ve hizmete hazırlanması da vardır

AIRPLANE FLARE : English Turkish military

TAYYARE AYDINLATMA BOMBASI:Bir arazi parçasını veya su üzerindeki bir hedefi aydınlatmak üzere tayyareden atılan bir bomba. Bu bomba, genel olarak, bir paraşüte bağlı ve içinde magnezyum veya başka bir madde bulunan bir kaptan ibarettir. Bomba, tayyareden atıldıktan sonra içindeki madde kendiliğinden ateş alır

AIRPLANE FLIGHT CHIEF : English Turkish military

TAYYARE BİRLİK (KOL) BAŞ MAKİNİSTİ:Bu tayyare kolundaki bütün tayyarelerin bakım mürettebatının şefi

AIRPLANE LINE CHIEF : English Turkish military

ÜS BAŞ MAKİNİSTİ:İş programlarını tertip ve bakım tesislerine nezaret etmek suretiyle filo baş makinistlerini murakabe eder. Tayyarelerin çalışır durumda muhafaza edildiklerine kanaat getirmek için, bakımlarını kısmi muayeneden geçirir ve bakım formlarını inceler. Muayenelerin yapılıp yapılmadığına ve bakım subayının direktif ve tedbirlerinin yerine getirilip getirilmediğine bakar

AIRPLANE SIGNAL : English Turkish military

TAYYARE HABERLEŞME İŞARETİ:Bak. "aircraft signal" ve "air signal"

AIRPLANE SMOKE TANK : English Turkish military

TAYYARE SİS PÜSKÜRTME TANKI:Bak. "airplane spray tank"

AIRPLANE SPRAY TANK : English Turkish military

TAYYARE PÜSKÜRTME TANKI:Zehirli gaz püskürtmek veya havada suni sis meydana getirmek maksadıyla kimya maddesinin salıverilmesi için bir hava aracına eklenen veya aracın içinde bulunan, zehirli gazı veya suni sisi havi kap. Buna "airplane smoke tank" da denir

AIRPLANE STATUS REPORT : English Turkish military

TAYYARE DURUM RAPORU:Bak. "aircraft status report"

AIRPORT : English Turkish military

HAVA ALANI; HAVA LİMANI:Sivil hava yolcularını ve bunların eşyalarını taşımak üzere elverişli tesisleri ihtiva eden hava alanı

AIRPORT SURFACE DETECTION EQUIPMENT : English Turkish military

HAVAALANI YÜZEY GÖZETLEME CİHAZI:Hava alanı yüzeyini gösteren kısa menzilli bir radar. Pistler, taksi yolları ve park sahaları üzerindeki sabit ve hareketli uçak ve araç trafiği büyük bir netlikle gözlenebilir. Uçuş kulesinin Ground Control-yer kontrolü kısmında bulunur