Multilingual Turkish Dictionary

English Turkish military

English Turkish military
INTEROCULAR DISTANCE : English Turkish military

İNTEROKÜLER MESAFE, GÖZ ARALIĞI:Göz yuvarlaklarının eksenleri arasındaki veya optik cihazların okürleri arasındaki mesafe

INTEROPERABILITY : English Turkish military

ENTEROPERABİLİTE, MÜŞTEREK ÇALIŞMA, İRTİBATLI KULLANIM, UYUM, KARŞILIKLI KULLANIM İÇİN DEĞİŞTİRME:
Sistemlerin birliklerin veya kuvvetlerin, diğer sistemler, birlikler veya kuvvetlere hizmet vermesi veya onlardan hizmet alması ve böylece takas edilen hizmetlerin müştereken etkin faaliyetlerinin temini amacıyla kullanılması yeteneği.
Muharebe-elektronik sistemler; veya muhabere elektronik teçhizatı malzemesi arasında; bilgi ve hizmetlerin kendi aralarında ve/veya onları kullananlar arasında direkt ve tatminkar bir şekilde takas edilmesiyle elde edilen durum. Belli vakalardan bahsedilirken enteroperabilitenin derecesi belirlenmelidir

INTEROPERATION : English Turkish military

KARŞILIKLI ÇALIŞMA:Karşılıklı çalışabilen sistemlerin, birliklerin veya kuvvetlerin kullanılmaları

INTERPHONE/INTERCOM : English Turkish military

İÇ HABERLEŞME, İÇ KONUŞMA TELEFONU:Bir uçak, gemi, tank ve faaliyet merkezinde şahısların birbiriyle konuşmalarını sağlayan telefon cihazı. Buna (intercommunication) da denir. Bak. "intercom"

INTERPLANETARY SPACE : English Turkish military

GEZEGENLERARASI UZAY (HV.):Arz görüş noktasından, alt kenarı, ayarası uzayın üst sınırında bulunduğu ve birkaç milyon mil güneş sistemi sınırları ötesine uzandığı sanılan uzay kısmı. (Bu terim, hiçbir gezegen dikkate alınmadan sadece arzdan olan mesafeyi ifade eder) daha geniş anlamda, güneş sistemi içinde gezegenler arasındaki uzay

INTERPOLATOR : English Turkish military

ENTERPOLATÖR:Bir mesafe düzeltme aleti veya, gözetleme ile elde edilen esaslarda, rüzgar, hız, istikamet vs. tesirler için düzeltmeler yapan, diğer aletler tarafından hesaplanmış atış esasları birimlerinin kesirlerini veren basit hesap aleti

INTERPRET : English Turkish military

YORUMLAMAK, TERCÜME ETMEK:Bak. "interpretation", kıymetlendirmek

INTERPRETABILITY : English Turkish military

YORUMLANABİLİRLİK:Bir görüntünün, nitelik ve ölçek olarak verilen tip bir hedefteki ihtiyaçlara yeterli cevap verme uygunluğu. a. ZAYIF: Görüntü verilen tip bir hedefteki ihtiyaçları yeterli derecede cevaplamaya uygun değil. b. ORTA: Görüntü, verilen tip bir hedefteki ihtiyaçları ancak vasat bir detayla cevaplayacak kadar yoruma uygun. c. İYİ: Görüntü, verilen tip bir hedefteki ihtiyaçları yeterli detayda cevaplayacak kadar yoruma uygun. d. ÇOK İYİ: Görüntü, verilen tip bir hedefteki ihtiyaçları tam detayı ile cevaplayacak kadar yoruma uygun

INTERPRETATION : English Turkish military

YORUM, YORUMLAMA:Sözlü tercüme.
İstihbarat çarkında, bilginin öneminin cari bilgi bünyesine göre değerlendirildiği safha.
Askeri bakımdan değerli bilgi elde etmek için harita, hava fotoğrafı vesairenin etüt, tahlil ve mukayesesi

INTERPRETATION OF AERIAL PHOTOGRAPHS : English Turkish military

HAVA FOTOĞRAFLARININ KIYMETLENDİRİLMESİ:Tabi ve yapay arızaların mahiyet ve fiziki özellikleri ile kara, hava ve deniz faaliyetlerinin mahiyet ve şümulünü hava fotoğraflarından faydalanmak suretiyle tespit etme işlemi. Bak. "air photograph interpretation" ve "photographic interpretation"

INTERPRETER : English Turkish military

TERCÜMAN:Yabancı bir dille yapılan konuşmayı başka bir dile çeviren kimse

INTERROGATE : English Turkish military

SORGUYA ÇEKMEK:Harp esirlerini veya kıymetli bilgilere sahip oldukları sanılan kimseleri, istihbarat maksadıyla, sorguya çekmek

INTERROGATION (INTELLIGENCE) : English Turkish military

SORGULAMA (İSTİHBARAT):Soru soranın kontrolundaki bir şahsa direkt olarak soru sorularak sistematik bilgi edinme çabası

INTERROGATION OF PRISONER OF WAR : English Turkish military

HARP ESİRLERİNİN SORGULANMASI:

INTERROGATOR : English Turkish military

HÜVİYET SORMA CİHAZI:Dost ve düşman uçaklarını ayırdetmek için, yerden telsizle otomatik bir sinyal gönderen bir cihaz

INTERROGATOR RESPONDER : English Turkish military

SORGU-CEVAP KONTROL CİHAZI:Dost-düşman tanıma cihazlarının (identification friend or foe equipments) soru soran ve cevapları alan ana parçaları

INTERRUPTED FIRE : English Turkish military

DARBE ATEŞİ:Kısa darbeler halinde yapılan otomatik ateş

INTERRUPTED LINE : English Turkish military

KESİK ÇİZGİ/HAT:Genellikle haritalar üzerinde, kesin olarak bilinmeyen bir bölge veya güzergahı belirtmek üzere kullanılan kesik, veya nokta ile çizilmiş çizgiler

INTERRUPTER : English Turkish military

EMPÜLSİYON JENERATÖRÜ:Bak. "impulse generator"

INTERSECTION : English Turkish military

İLERDEN KESTİRME:Bir noktanın yerini bilinen iki veya daha çok noktadan bu noktaya istikamet açısı çizerek tespit usulü. Bu yerlerin kesiştiği nokta, bahis konusu noktayı gösterir

INTERSECTION STATION : English Turkish military

İLERDEN KESTİRME NOKTASI:Yer ölçmesinde; mevkii, ilerden kestirme ile tayin edilen ve üstünde alet kurulmamış olan nokta

INTERSECTIONAL SERVICE : English Turkish military

BÖLGELERARASI HİZMET:Belirli bir görev veya hizmetin ifası için, menzil sahası dahilinde tam sorumluluk verilmiş bir menzil sahası muharebe hizmet destek teşkili. Bu teşkilin, uzun mesafeler üzerinde, bölge hudutlarını aşarak hizmet görmesi ve faaliyetini muharebe sahasına kadar uzatması gerekir

INTERSITE COMMUNICATIONS : English Turkish military

SAHALARARASI MUHAREBE (HV.):Destek üssü ile füze atış dizgeleri arasında ve dağılmış füze atış dizgelerinin kendi aralarında muhabereyi temin için araziye dağıtılmış füze birlikleri tarafından kullanılan muhabere sistem ve tesisleri

INTERSTAGE SECTION : English Turkish military

KATLARARASI KISIM (HV.):Füzede iki kat arasındaki kısım

INTERSTATE COMMERCE COMMISSION : English Turkish military

EYALETLERARASI TİCARET KOMİSYONU: