Multilingual Turkish Dictionary

English Turkish military

English Turkish military
LIBERATION : English Turkish military

KURTULUŞ:

LIEUTENANT : English Turkish military

TEĞMEN:Yüzbaşıdan evvel, birinci sınıf gedikli subay (chief warrant officer) 'dan sonra gelen bölük subayları (company officer). İki kademesi vardır: Teğmen (second lieutenant), Üsteğmen (first lieutenant)

LIEUTENANT COLONEL : English Turkish military

YARBAY:Rütbesi albay (colonel) 'den küçük ve binbaşı (major) dan büyük subay

LIEUTENANT COMMANDER : English Turkish military

DENİZ BİNBAŞISI:Yarbay (commander) 'dan küçük ve yüzbaşı (lieutenant) 'dan büyük rütbeli subay. Bu subayın rütbesi, Kara Ordusu'ndaki binbaşı rütbesinin karşılığıdır

LIEUTENANT GENERAL : English Turkish military

KORGENERAL:Rütbesi Orgeneral (general) den küçük ve Tümgeneral (major general) 'den büyük subay

LIEUTENANT, JUNIOR GRADE : English Turkish military

DENİZ ÜSTEĞMENİ:ABD Deniz Kuvvetleri'nde; rütbesi yüzbaşı (lieutenant) den küçük ve teğmen (ensign) den büyük deniz subayı

LIFE CYCLE : English Turkish military

KULLANIM SÜRESİ:Bir maddenin yapıldıktan kullanılarak tüketildiği veya bilinen tüm malzeme ihtiyacının dışında olduğu için atıldığı zamana kadar geçirdiği tüm aşamalar

LIFE OF TYPE : English Turkish military

TEÇHİZATIN SERVİS ÖMRÜ:

LIFE SUPPORT : English Turkish military

YAŞATMA DESTEĞİ:Hayatı güçleştiren çevre şartları içinde organizmanın yaşamasını temin maksadıyla yapılan koruma ve besleme faaliyeti

LIFE SUPPORT EQUIPMENT : English Turkish military

YAŞAM DESTEK TEÇHİZATI:Görev etkinliklerini arttırarak ve onlara acil durumlarda güvenilir ve sağlam kaçma, inme, beka ve kurtulma yolları sağlayarak uçuş mürettebatını ve yolcuları uçuş boyunca desteklemek üzere tasarlanmış teçhizat

LIFE SUPPORT RESEARCH : English Turkish military

YAŞATMA DESTEĞİ ARAŞTIRMASI:Görev personelini uçuş esnasında ve kara harekatında korumak ve takviye etmek için, hayatın idamesiyle ilgili bilimlerde yapılan tatbiki araştırma. Yaşatma desteğinin bölümleri; atmosferin terkibi, basıncı, ısısı, zararlı çevreleri, besin ve su tedariki, istirahat, defi hacet ve kapalı ekolojik sistemler gibi lojistik kıstaslar ve tehlikelerle ilgilidir. Bir kısmı da, ivme, düşük yer çekimi, sıfır yer çekimi, akustik enerji ve kaçış, hayatta kalma gibi biyomekanik kıstaslar ve tehlikelerle ilgilenir. Ayrıca görüş emniyeti, mürettebat seçme kıstasları, sağlığı destekleme prensipleri, biyoenstrümantasyon ve deney hayvanlarını içine alır. Biyomedikal mühendisliği, insan mühendisliği, meşguliyetle tedavi, endüstri sağlığı, toksikoloji ve hava uzay tababeti bu araştırma kapsamına girer

LIFE-GUARD SERVICE : English Turkish military

CANKURTARAN HİZMETİ:Deniz kazalarında cankurtarma işleri

LIFE-GUARD SUBMARINE : English Turkish military

KURTARMA DENİZALTISI:Düşman müdahalesi, dost üslerden uzaklığı veya diğer nedenlerden dolayı hava ve su üstü kurtarma imkanları tarafından yeterince korunamayan bir bölgede kurtarma amaçlarıyla kullanılan bir denizaltı. Bu denizaltı hedef bölgesinde ve bazen de darbe uçaklarının uçuş yolu üzerinde bulunur

LIFESPAN : English Turkish military

HİZMET SÜRESİ:Bir füzenin yörüngeye oturmasıyla arza dönüşü veya parçalanışı arasında geçen müddet

LIFT : English Turkish military

KALDIRIŞ:Havanın kaldırıcı hassasından veya aerodinamik basınçtan ileri gelen yükseltici kuvvet; bir uçakta, kanatlar üzerindeki basıncın azalması dolayısıyla meydana gelen yükselme temayülü

LIFT FIRE : English Turkish military

YÜKSELİŞTE MESAFE UZATMAK:Bir silahın namlu ağzını yükselterek menzili uzatmak

LIFT OFF : English Turkish military

RAMPADAN AYRILMA, RAMPADAN AYRILIŞ:Bir feza aracı veya bir füzenin rampadan yükseldiği andaki ilk hareketi

LIFT PLATFORM TRUCK : English Turkish military

VİNÇLİ PLATFORM KAMYON:Bak. "platform truck". LIGHT AMPLIFICATION BY STIMULATED EMISSION OF RADIATION (LASER):UYARILMIŞ IŞIMA YAYIMIYLA IŞIK YÜKSELTMESİ (HV.):Mütecanis ışıklı bir pals meydana getirmek için kullanılan cihaz. Adi ışık mütecanis (uygun) değildir; yani, hiçbir anlamı olmayan gelişigüzel hüzmeler yayar. Lazer cihazı, mütecanis bir ışık kaynağı vazifesi görür, çünkü enerjisini ışıktan alır, sonra bu ışığı başka bir frekans üzerinden yayar. Sentetik bir yakıt kırmızısının etrafına spiral bir gaz boşaltma tüpü geçirilmiştir; bu yakut kırmızısı ışıktan enerji aldığı zaman ayarlı bir kavite rezonatörü gibi çalışır. Yayınlanan ışık son derece dar (1 angstromdan az) bir band şeklindedir ve bir fotoelektrik flaşı gibi palslar verir

LIGHT ARTILLERY : English Turkish military

HAFİF TOPÇU:Bu topları kullanan topçu birlikleri. Bak. "howitzer, 105 mm. (light or artillery) "

LIGHT AVIATION : English Turkish military

ORDU HAVACILIĞI, KARA ORDUSU HAVACILIĞI, KARA KUVVETLERİ HAVACILIĞI:Bak. "army aviation"

LIGHT AVIATION PILOT : English Turkish military

ORDU HAVA PİLOTU:Bak. "army aviation pilot"

LIGHT BOMBARDMENT AIRPLANE : English Turkish military

HAFİF BOMBARDIMAN UÇAĞI:Nispeten küçük boyda bombardıman uçağı. Bu uçaklar; orta ve ağır bombardıman uçaklarına nazaran daha az bomba yükü taşır ve faaliyet yarı çapları daha küçüktür; fakat, manevra kabiliyetleri daha yüksektir ve daha alçak irtifadan hareket edebilirler. Buna "light bomber" da denir

LIGHT BOMBER : English Turkish military

HAFİF BOMBARDIMAN UÇAĞI:Bak. "light bombardment airplane"

LIGHT CASE BOMB : English Turkish military

İNCE CİDARLI BOMBA:Kabının ağırlığı, içindeki tahrip maddesinin ağırlığından daha az olan, yüksek süratli, infilak bombası, esas itibarıyla, infilak tesiri meydana getirmek için kullanılır

LIGHT CRUISER : English Turkish military

HAFİF KRUVAZÖR:Ana bataryasını 6 inçlik topların teşkil ettiği bir harp gemisi. Hava ve suüstü tehditlerine karşı hava vurucu, denizaltı savunma ve amfibi kuvvetlerle birlikte harekatla kullanılır. Amerikan ölçülerine göre tam yük deplasman ağırlığı, yaklaşık olarak,
000 tondur. CL olarak adlandırılır. Bak. "guided missile light cruiser"