Multilingual Turkish Dictionary

English Turkish military

English Turkish military
MIXED AIR : English Turkish military

HAVADA-KARIŞIK:Hem havada, hem satıhta, ancak çoğunluğu havada paralanan atımın, bir belirleyici ya da gözlemci tarafından yapılan belirlemesi ya da gözlemi

MIXED BAG : English Turkish military

KARIŞIK ÇANTA:Deniz mayın harbinde; muhtelif tipte mayınlar, atış sistemleri, tapalar veya fünyeler, tapa ayarlayıcıları ve gemilere karşı kullanılan silahlardan oluşan bir alet topluluğu

MIXED CIPHER ALPHABET : English Turkish military

KARMA ŞİFRE ALFABESİ:Açık veya şifreli unsurun veya her ikisinin karışık bir sıra teşkil etmeleri suretiyle meydana gelen alfabe

MIXED FORCE : English Turkish military

KARMA KUVVET:Birden çok değişik sınıf ve hizmetleri içine alan askeri kuvvet

MIXED GRAZE : English Turkish military

KARIŞIK-VURUŞ:Hem havada hem satıhta, ancak çoğunluğu satıhta paralanan atımın, bir belirleyici ya da gözlemci tarafından yapılan belirlemesi ya da gözlemi

MIXED MEDICAL COMMISSION : English Turkish military

KARMA SAĞLIK KURULU:Yaralı veya hasta esirleri muayene eden ve üç doktordan teşekkül eden grup. Doktorlardan birisi, esirleri elde tutan memleketten, ikisi tarafsız bir memleketten tayin edilir

MIXED MINEFIELD (LAND MINE WARFARE) : English Turkish military

KARIŞIK MAYIN TARLASI (KARA MAYIN HARBİ):Hem tank hem de anti personel mayınları bulunan mayın tarlası. Ayrıca bakınız: "minefield (land mine warfare) "

MIXED SALVO : English Turkish military

KARIŞIK SIRA ATEŞİ:Bir kısmı hedeften kısa, bir kısmı da hedefin arkasına düşen atım grubu. Karışık sıra ateşi; çatal grubu (bracketing salvo) 'ndan farklıdır. Çatal grubundan; hedefin arkasına düşen atımlar hedeften kısa düşen atımlara eşittir

MIXED TRAIN : English Turkish military

KARMA TREN:Hem yolcu hem yük vagonlarından mürekkep olarak tertiplenen katar

MIXTURE : English Turkish military

KARIŞIM:Hava, su, benzin vesaire gibi maddelerin birleşmeden birbirleri ile karışmalarından meydana gelen madde. "Airfuel mixture (hava yakıt karışımı) " gibi

MNEMONIC KEY : English Turkish military

EZBERLENEBİLİR ANAHTAR:Kolayca hatırlanabilecek şekilde hazırlanmış kripto anahtarı

MOBILE : English Turkish military

SEYYAR:Hareket edebilen, hareket ettirebilen. Bu terim; araç, kıta ve silahlar ile, seyyar hastane gibi, sahra tesisleri ve çakılı olmayan topçu için de kullanılır

MOBILE AIR MOVEMENTS TEAM : English Turkish military

ÇEVİK HAVA HAREKAT TİMİ:Hava hareket/trafik kısım görevlerinde hareket intikali için eğitilmiş bir hava kuvvetleri timi

MOBILE ANTIAIRCRAFT ARTILLERY : English Turkish military

SEYYAR UÇAKSAVAR TOPÇUSU:Uçaklara karşı savunma vazifesi yapan ve bir yerden diğer bir yere nakledilebilen uçaksavar topçusu

MOBILE ARMAMENT : English Turkish military

SEYYAR SİLAHLAR:Bak. "mobile artillery"

MOBILE ARMY SURGICAL HOSPITAL : English Turkish military

ORDU SEYYAR CERRAHİ HASTANESİ:Nakledilmeleri uygun görülmeyen vakalarda ilk cerrahi tedaviyi sağlamak için teşkil edilmiş (60 yataklı) seyyar birlik. Bu hastane bir tümen hasta ve yaralı ayırma istasyonunda veya bunun civarında tesis edilir

MOBILE ARTILLERY : English Turkish military

SEYYAR TOPÇU:Yol durumunda ateş mevziine kolayca geçebilen ve hareket eden topçu silahları. Bu silahlar; genel olarak, tekerlek veya eski donanımı üzerinde ateş ederler. Buna (mobile armament) da denir

MOBILE ASSAULT BRIDGE : English Turkish military

SEYYAR HÜCUM KÖPRÜSÜ, ÇABUK KÖPRÜ:Hücumlarda tank veya personel geçirmek üzere kurulan köprü. Bu köprüler katlanabilir ve 20 metreyi geçmeyen kısa açıklıklar üzerinde kurulur

MOBILE DEFENSE : English Turkish military

OYNAK SAVUNMA:Bir bölge veya mevziin; insiyatifi düşmanın elinden almak için, ateşlerin düzenlenmesi ve araziden istifade ile birlikte manevradan da faydalanarak savunulması. Bak. "forward defense position", ve "striking force"

MOBILE DEPOT : English Turkish military

SEYYAR DEPO:İkmal maddelerini alan, depolayan ve dağıtan yer. Böyle bir depo, ihtiyaç halinde, başka bir yere nakledilebilecek şekilde kurulur. Sahrada bulunan depolar, genel olarak, seyyardır

MOBILE DISINFECTOR : English Turkish military

SEYYAR ETÜV:Elbiselerdeki haşaratı öldürme cihazı. Bu cihaz, genel olarak, buhar basıncı ile çalışır ve bir araç veya römork üzerine monte edilebilir

MOBILE EMPLOYMENT : English Turkish military

SEYYAR KULLANMA:Hava savunma topçusunun, oynak bir durumdaki kara muharebe kuvvetlerinin savunmasında kullanılması. Ayrıca bakınız: "static employment"

MOBILE HOSPITAL : English Turkish military

SEYYAR HASTANE:Bak. "field hospital". MOBILE MID-RANGE BALLISTIC MISSILE:ORTA MENZİLLİ SEYYAR BALİSTİK FÜZE:Harekat kabiliyetinin düşman tesirlerine karşı sağladığı nisbi koruma üstünlüğünü temin için araca monte edilmiş orta menzilli balistik füze

MOBILE MINE : English Turkish military

MOBİL MAYIN, HAREKETLİ MAYIN:Deniz mayın harbinde; belirlenen mevkiye torpido gibi müteharrik bir teçhizatla gelerek daha sonra batarak bir mayın işlevini görmek üzere tasarlanmış hareketli mayın

MOBILE PORT : English Turkish military

SEYYAR LİMAN:Kara Kuvvetleri Komutanlığı veya diğer yetkili makamın emirleri ile geçici bir ihtiyacı karşılamak üzere, tesis edilen yeni bir seyyar liman teşkilatı kurmak maksadıyla bütün teşkilat teçhizat ve ikmal maddeleri ile birlikte, diğer bir limana nakledilebilen liman