Multilingual Turkish Dictionary

English Turkish military

English Turkish military
AMPLITUDE MODULATED : English Turkish military

GENLİK MODÜLASYONU:Bak. "amplitude modulation"

AMPLITUDE MODULATION : English Turkish military

GENLİK MODÜLASYONU:Taşıyıcı bir dalgayı, modülasyon bilgisine uygun olarak, genliğinde değişikliğe sebep olacak şekilde modüle etme usulü

ANACOUSTIC ZONE : English Turkish military

SESSİZ SAHA:Uzaydaki sessiz saha; azalmış hava molekülleri arasındaki mesafenin, ses dalga uzunluğundan daha fazla olduğu ve ses dalgalarının artık yayılamadıkları 100 mil irtifa üzerindeki saha

ANAGLYPH : English Turkish military

ANAGLİF:Bir stereoskopik çiftin iki hayalini, biri bir renkte, diğeri tamamlayıcı renkte görülecek şekilde mezceden ve mütenazır renkleri süzen bir gözlükten bakıldığı zaman, mücessem bir hayal şeklinde görülen, tamamlayıcı renklerde basılmış veya yansıtılmış resim. Bu resim, stereoskopik görüş eğitiminde kullanılır

ANAGRAM : English Turkish military

HARFLERİ YERLERİNE GÖRE DİZMEK:Açık metin, açık kod, veya mutavassıt şifreli metin meydana getirmek üzere, aynı mesaj içindeki bir harf serisini diğeriyle karıştırmak suretiyle, bir yer değiştirme şifresini tamamen veya kısmen kriptanalize etmek, açmak

ANALOGUE COMPUTER : English Turkish military

ÖRNEKSEL BİLGİSAYAR:Savma işlemi yapan (digital computer) den farklı olarak, ölçme esası üzerine çalışan bilgisayar. Voltaj, rezistans vesaire şeklinde elde edilen ölçüler arzu edilen bilgilere (data) çevrilir

ANALOGY : English Turkish military

BENZEŞİM VE MODEL:Benzeşim modeli

ANALYSIS : English Turkish military

İNCELEME, ANALİZ, ÇÖZÜMLEME:Bir sorunun yöntemli olarak araştırılması ve daha ayrıntılı olarak incelenmesi için sorunun daha küçük ilişkili birimlere ayrılması

ANALYSIS OF FIRE : English Turkish military

ATIŞ İNCELEMESİ:Tesir atışına geçmek için lüzumlu düzeltmeleri tespit maksadıyla, daha önce yapılmış hava savunma hazırlık atışlarının incelenmesi

ANALYSIS STAFF : English Turkish military

ANALİZ HEYETİ, TİMİ:Bakınız: "Central analysis team"

ANALYST : English Turkish military

ÇÖZÜMLEYİCİ:Sorunları tanımlayan çözümleri için algoritma ve yöntemler geliştiren bir şahıs

ANALYTIC : English Turkish military

ÇÖZÜMSEL:

ANALYZE : English Turkish military

ANALİZ ETMEK:

ANARCHIST : English Turkish military

ANARŞİST:

ANARCHY : English Turkish military

ANARŞİ, KARGAŞALIK:

ANCHOR : English Turkish military

DEMİR:Bakınız: "sinker"

ANCHOR CABLE : English Turkish military

DEMİR ZİNCİRİ:Gemi ile demiri arasındaki zincir, halat veya kablo

ANCHOR ICE : English Turkish military

TABAN BUZU:Nehir ve göl. tabanlarında teşekkül eden buz. Buna "Bottom ice" da denir

ANCHOR LIGHT : English Turkish military

LİMAN FENERİ, DEMİR FENERİ:Demirlemiş bir geminin, deniz tayyaresinin veya balonun yerini gece belli etmek üzere, üzerlerine asılan fener veya fenerler grubu

ANCHOR LINE : English Turkish military

DEMİRLEME HATTI:Yüzücü ayaklı köprülerde, köprüyü akıntıya karşı tutmak için demirlerin atıldığı halat

ANCHOR LINE CABLE : English Turkish military

PARAŞÜT AÇMA İPİ KABLOSU:Bak. "anchor cable"

ANCHOR LINE EXTENSION KITS : English Turkish military

PARAŞÜT AÇMA İPİ UZATMA TAKIMI:Takma tırnaklı kapılarla teçhiz edilmiş bir uçağa, paraşütçülerin arkadan atlamalarına imkan vermek üzere eklenmiş bir tertibat

ANCHORAGE : English Turkish military

YERE TESPİT, DEMİRLEME, ANKRAJ:Ağır cisimleri bir yere tespit edebilme şekilleri. Raylar üzerinde bulunan bir topa ait vagon, geri tepme tesirine karşı, ankraja sahip bulunmalıdır

ANCHORED : English Turkish military

DÖNME:Hava önlemede, "görünür bir yörünge noktası etrafından dönüyorum" anlamına gelen bir kod

ANCILLARY FACILITIES : English Turkish military

YARDIMCI TESİSLER:Takviye, kuvvetlerini desteklemek için muayyen asgari gereksinimleri sağlayacak, herhangi bir mevkide bulunan mevcut tesislere ilavede bulunması gerekli tesislerdir