Multilingual Turkish Dictionary

English Turkish military

English Turkish military
OPSEC : English Turkish military

Bak. "operations security"

OPTICAL AXIS : English Turkish military

OPTİK EKSEN:Bir mercekte mercek yüzeylerinin eğiklik merkezlerinden geçen doğru hat. Bir optik sistemde bir dizi optik unsurun ana eksenlerinin birleşmesiyle oluşan doğru

OPTICAL GAS MASK : English Turkish military

OPTİK GAZ MASKESİ:Ses naklini ve optik aletlerin kullanılmasını temin edecek özel diyaframlı bir başlığı bulunan gaz maskesi. Ayrıca bakınız: "gas mask"

OPTICAL INSTRUMENT : English Turkish military

OPTİK ALET:Çalışması ışığın özelliklerine dayanan ölçme, nişan, gösterme veya hesaplama aleti. Mesela; teleskop (telescope), mikroskop (microscope), transit (transit), spektroskop (spectroscope), sekstant (sextant) ve telemetre (range finder) gibi

OPTICAL LANDING SYSTEM : English Turkish military

OPTİK İNİŞ SİSTEMİ:Bir gemi güvertesinde ciroskopik olarak dengelenmiş veya karada bulunan ve pilota, önceden seçilmiş süzülme hattından olan sapmasını bildiren bir tertibat. Ayrıca bakınız: "ground-controlled approach"

OPTICAL MINE HUNTING : English Turkish military

OPTİK MAYIN ARAMA:Deniz dibindeki veya deniz dibinden yukarıdaki mayın ve mayın benzeri nesneleri tespit etmek ve sınıflandırmak amacıyla belirli bir optik sistemin kullanılması (örneğin; televizyon veya dalar dubalı dalgıç)

OPTICAL SIGHT : English Turkish military

OPTİK NİŞANGAH:Bombardıman için silahları tevcihte veya ölçmede kullanılan mercekli, prizmalı veya aynalı nişangah

OPTICS : English Turkish military

OPTİK:Işığın cisimlerinden geçirilmesi ve bunlarla ilgili olaylar bilimi

OPTIMAL : English Turkish military

EN İYİ:

OPTIMIZATION : English Turkish military

ENİYİLEME:

OPTIMUM HEIGHT : English Turkish military

OPTİMUM YÜKSEKLİK:Belirli bir hedef üzerinde azami etkiyi sağlayacak patlama yüksekliği

OPTIMUM HEIGHT OF BURST : English Turkish military

OPTİMUM PATLAMA YÜKSEKLİĞİ:Nükleer silahlarda, hesaplanmış bir patlama gücüne sahip bir silahın muhtemel azami alanda üzerinde istenilen etkiyi oluşturması için belirli hedefe (bölgeye) göre patlaması gereken optimum yükseklik. Ayrıca bakınız: "type of burst"

ORAL TRADE TEST : English Turkish military

SÖZLÜ MESLEK TESTİ:Bir kimsenin bazı işlerde veya meslekteki bilgisini ölçmek için yapılan sözlü sınav

ORANGE FORCES : English Turkish military

TURUNCU KUVVETLER:NATO tatbikatlarında düşman rolünde kullanılan kuvvetler. Ayrıca bakınız: "forces"

ORANGES (SOUR) : English Turkish military

"PORTAKAL" (EKŞİ):Hava önlemesinde "Hava koşulları uçağın görevini yapması için elverişsiz" anlamına gelen bir kod

ORANGES (SWEET) : English Turkish military

"PORTAKAL" (TATLI):Hava önlemesinde "Hava koşulları uçağın görevini yapması için elverişli" anlamına gelen bir kod

ORBIT : English Turkish military

YÖRÜNGE:Bir gök cisminin, diğer bir cisim çevresinde dönerken çizdiği yol

ORBIT DETERMINATION : English Turkish military

YÖRÜNGE TESPİTİ:Bir uydunun yörünge parametrelerine göre geçmişteki, şu andaki ve gelecekteki durumunun tarif edilmesi

ORBIT POINT : English Turkish military

YÖRÜNGE NOKTASI:Havadaki uçakların yerlerini tayin etmek için kullanılan kara veya deniz üzerindeki coğrafi veya elektronik olarak tanımlanmış mevkii

ORBITAL BOMBER : English Turkish military

YÖRÜNGE BOMBARDIMAN ARACI:Yörünge veya takribi yörünge hızıyla dünyayı çok yüksek irtifada bir kaç defa dolaşıp tekrar üssüne süzülme kabiliyetine sahip proje halinde bir araç

ORBITAL CURVE : English Turkish military

YÖRÜNGE EĞRİSİ:Esas cisim etrafında tam doğu veya tam batı olmayan bir yönde, günde müteaddit defalar yörünge dönüşü yapan bir uydunun, bu cisim üzerinde her defasında, esas cismin her yörünge arası dönüş derecelerine eşit miktarda batıya kaymak suretiyle çizdiği özlerden biri

ORBITAL DIRECTION : English Turkish military

YÖRÜNGE İSTİKAMETİ:Yörünge dönüşü yapan bir cismin çizdiği yolun istikameti. Bir arz uydusunda bu yol, ekvatora nazaran meyil açısı olarak ifade edilir. Arz çevresinde günde bir kaç defa dönüş yapan bir uyduda, bir nokta üzerinden geçiş pusula açısı, Arzın kendi etrafındaki dönüşü sebebiyle, değişiktir

ORBITAL INJECTION : English Turkish military

YÖRÜNGE HIZINA ÇIKARMA:Bir uzay aracını bir yörüngeye oturtabilecek bir hıza çıkarma işlemi

ORBITAL PERIOD : English Turkish military

YÖRÜNGE DÖNÜŞ SÜRESİ:Yörünge dönüşü yapan bir cismin tam bir yörünge çizmek için geçirdiği süre

ORBITAL VELOCITY : English Turkish military

YÖRÜNGE HIZI:Böyle bir cismin yörüngesinde belirli bir süre içindeki hızı; örneğin, yörünge tepe noktasındaki hızı, yerçekim sahası merkezine en yakın bulunduğu andaki hızından daha azdır