Multilingual Turkish Dictionary

English Turkish military

English Turkish military
PARACHUTE CANOPY : English Turkish military

PARAŞÜT KUBBESİ:Bak. " canopy" ve "parachute"

PARACHUTE DEPLOYMENT HEIGHT : English Turkish military

PARAŞÜT AÇMA YÜKSEKLİĞİ:Tasarlanmış iniş noktası üzerinde paraşüt veya paraşütlerin tamamen açıldıkları yükseklik

PARACHUTE DROP ZONE : English Turkish military

PARAŞÜTLE ATMA BÖLGESİ:Bir manevra veya muharebe harekatında, paraşütlerin veya paraşütle atılan ikmal maddelerinin atılmaları için önceden seçilen ve ilgililere duyurulan yer

PARACHUTE DUMMY : English Turkish military

PARAŞÜT DENEME MANKENİ:Malzeme denemesinde bir paraşüte bağlanan ve ortalama bir insan ağırlığında olan manken

PARACHUTE DUTY : English Turkish military

PARAŞÜTÇÜLÜK HİZMETİ:Esas mahiyeti paraşütle atlamaktan ibaret olan hizmet

PARACHUTE ELEMENT : English Turkish military

PARAŞÜT KISMI; PARAŞÜT UNSURU:Bak. "element"

PARACHUTE FLARE : English Turkish military

PARAŞÜTLÜ AYDINLATMA CEPHANESİ:Bir paraşüte bağlı olarak havadan atılan ve kısa bir süre kuvvetli bir ışık verecek şekilde imal edilmiş bulunan piroteknik aydınlatma vasıtası. Paraşütlü aydınlatma cephanesi; gece bombardımanında hedefleri aydınlatmak, keşif yapmak veya uçakların mecburi inişlerinde faydalanmak üzere kullanılır

PARACHUTE HARNESS : English Turkish military

PARAŞÜT KOLANI:Bak. "harness" ve "parachute"

PARACHUTE PATHFINDER : English Turkish military

PARAŞÜT KILAVUZU:

PARACHUTE PAY : English Turkish military

PARAŞÜT ZAMMI:Esas görevleri paraşütle atlamayı icap ettiren ve muharebeye paraşütle iştirak etmek üzere yetiştirilmiş ya da yetiştirilmekte bulunan hava indirme birlikleri mensuplarına verilen ek ücret

PARACHUTE RECORD : English Turkish military

PARAŞÜT BAKIM KARTI:Bir paraşütün bakım, onarım, muayene ve kullanılmasını gösteren kart. Her paraşüt için bir bakım kartı bulunur

PARACHUTE RIGGER : English Turkish military

PARA$ÜT USTASI:Esas görevi paraşüt malzemesinin onarımı, bakımı ve katlanmasından ibaret olan şahıs

PARACHUTE TARGET : English Turkish military

PARAŞÜT HEDEFİ:Yere inmekte olan bir paraşütçüyü temsil eden hedef. Bu hedef makaralarla hareket ettirilir

PARACHUTE TOWER : English Turkish military

PARAŞÜT KULESİ:Paraşütle atlama eğitiminde kullanılan yüksek bir kule

PARACHUTE TROOPS : English Turkish military

PARAŞÜT KITALARI:Havadan nakledilen ve paraşütle indirilen kıtalar. Buna kısaca (paratroops) da denir

PARACHUTIST : English Turkish military

PARAŞÜTÇÜ:Hava aracı ile hareket etmek ve paraşütle iniş yapmak için yetiştirilmiş şahıs

PARACHUTIST BADGE : English Turkish military

PARAŞÜTÇÜ BRÖVESİ:Hava indirme personeli tarafından düşman arazisine yapılan bir muharebe atlayışını veya bu konu ile ilgili belirli testlerin tamamlanmış olduğunu belirten madeni bröve

PARACRATE : English Turkish military

PARAŞÜTÇÜ AMBALAJ KAFESİ:Özel tipteki teçhizatı, bir uçaktan paraşütle atmak için kullanılan sağlam teçhizat ambalajı

PARADE : English Turkish military

TÖREN GEÇİŞİ; GEÇİT RESMİ:Kıtaların; yürüyüşteki hareketlerini, malzeme ve teçhizatın durumunu vesaireyi göstermek maksadıyla resmi şahsiyetler veya yüksek rütbeli subaylar önünde yaptıkları tören yürüyüşü

PARADE FORMATION : English Turkish military

TÖREN DÜZENİ:Bir tören duruşu veya geçit resmi için alınan düzen

PARADE GROUND : English Turkish military

TÖREN ALANI:Askeri törenlerin yapıldığı saha. Bir tören alanı, eğitim vesair maksatlar için de kullanılabilir. Bak. "reviewing ground"

PARADE REST : English Turkish military

TÖREN RAHAT DURUŞU:

PARADOS : English Turkish military

ARKA SİPER:Bir siper veya silah mevziinin gerisinde bulunan, siperdeki erleri ateşten koruyan ve ufka izdüşümüne engel olan toprak yığını. Bak. " parapet" ve "breastwork"

PARADROP : English Turkish military

PARAŞÜTLE İNDİRME:Uçuş halindeki bir uçaktan personel veya yükün paraşüt ile indirilmesi. Bak. "airdrop"

PARALACTIC ANGLE : English Turkish military

PARALAKS AÇISI:Bak. "angle of convergence"