Multilingual Turkish Dictionary

English Turkish military

English Turkish military
PARENTHESIS : English Turkish military

PARANTEZ, AYRAÇ:Bir cümle içinde geçen bir sözü metin dışı tutmak ve üzerine dikkati çekmek maksadıyla, bu sözün başına ve sonuna konulan dikey yay işareti

PARK : English Turkish military

PARK ETMEK:Top ve araçları garnizonda veya kampta muntazam bir şekilde tertiplemek

PARKA : English Turkish military

PARKA:Soğuk veya çok soğuk iklimlerde giyilmek için muhtelif şekillerde yapılan ve bir başlığı bulunan ceket

PARKING PLAN : English Turkish military

PARK PLANI:Çıkış hava alanı veya iniş bölgesinde uçakların park edilmelerine ait şematik bir plan

PARLEY : English Turkish military

MÜTAREKE MÜZAKERESİ:Teslim şartları vesaireyi görüşmek üzere, mevzii mütareke sırasında taraflar arasında yapılan konuşma

PARLIAMENTAIRE : English Turkish military

KONUŞMA GÖREVLİSİ, MÜKALEME MEMURU:Muharebede, bir muharip kuvvet komutanının düşman komutanı ile açık ve direkt muharebede bulunmak üzere, düşman hatlarına gönderdiği bir memur

PAROLE : English Turkish military

NAMUS VE ŞEREF SÖZÜ:Bir mahpusun kaçmaya teşebbüs etmeyeceğine dair verdiği söz

PAROLE ADVISER : English Turkish military

ÖĞÜTÇÜ; NASİHATÇI:Şartlı tahliye edilmiş bir genel mahpusa, takip etmesi gerekli hareket tarzı hakkında öğüt veren kimse

PAROLE AGREEMENT : English Turkish military

ŞARTLI TAHLİYE BELGESİ:Şartlı tahliye yapılmadan önce bir mahpus tarafından imza edilen ve şartlı tahliye koşullarını ihtiva eden belge

PAROLE OFFICER : English Turkish military

ŞARTLI TAHLİYE SUBAYI:Bir disiplin cezaevinde şartlı tahliyelerle ilgili yazışmaları idare eden ve bu husustaki müracaatları inceleyen subay

PAROLE VIOLATOR TERM : English Turkish military

TAHLİYE ŞARTLARINI BOZANIN CEZA SÜRESİ:Şartlı tahliye ile ilgili olarak yüklendiği koşulları bozan bir mahpusun çekeceği geri kalan ceza süresi

PAROLEE : English Turkish military

ŞARTLI TAHLİYE EDİLEN MAHPUS:Şartlı olarak tahliye edilen mahpus

PARROT : English Turkish military

DOST VEYA DÜŞMAN TRANSPONDER TEÇHİZATININ TANINMASI:

PARRY : English Turkish military

SİPER ALMAK:Karşı tarafın süngü hamlesini defetmek

PART : English Turkish military

PARÇA:Normal olarak daha fazla parçalara ayrılmayan, bir montaj veya tali montajın bir parçasını oluşturan bir madde

PART NUMBER : English Turkish military

PARÇA NUMARASI:Malzemelerin muayyen bir parçasını veya maddesini tanımlamak üzere planlayan bir kişi, bir imalatçı veya satıcı tarafından verilen numaraların, harflerin ve sembollerin bir bileşkesi

PART PROGRAM : English Turkish military

KISMİ PROGRAM:Sivil ikmal programından bir kısmının münferit bir bölümüne ait ikmal maddeleri (veya hizmetler) in dağıtımını, sevkini, kontrolünü ve bu hususta verilecek raporların şeklini belirten rapor

PARTIAL : English Turkish military

TRACK-LAYING VEHICLE:YARI TIRTILLI ARAÇ:Bak. "half track vehicle"

PARTIAL JURISDICTION : English Turkish military

KISMİ KAZA HAKKI:ABD. de; bir devlet, sınırları içindeki bir bölge üzerinde, Federal hükümete, o devlete ait bir yetkinin tamamını kullanma hakkının verildiği; fakat, ilgili devletin, bu bölge dahilinde, daha çok sadece hukuki ve cezai tebligatı yerine getirme hakkını teşkil eden diğer yetkiyi, bizzat veya birleşik devletler ile birlikte kullanma yetkisini kendinde alıkoyduğu davalarda uygulanan kaza hakkı

PARTIAL MOBILIZATION : English Turkish military

KISMİ SEFERBERLİK:İhtiyat birliklerinin, münferit hazır ihtiyatları ve ulusal güvenliğe harici bir tehdit oluşturan durum sonucunda ulusal olağanüstü durumun gereklerini karşılamak için desteklerine ihtiyaç duyulan kaynakların seferber edilmesi amacıyla, Kongre (tam seferberliğe kadar) ve Başkan (
000 dan fazla olmamak kaydıyla) tarafından faal Silahlı Kuvvetlerin genişletilmesi

PARTIAL PAYMENT : English Turkish military

KISMİ ÖDEME:Bir sözleşme uyarınca talep edilen bir veya daha çok komple cihaz tesellümünün veya talep edilen bir hizmetten belirli bir kısmının tamamlanması üzerine yapılmasına yetki verilen ödeme

PARTIAL PENETRATION : English Turkish military

KISMİ NÜFUZ:Kara ordusu standardına göre; bir merminin hedefe çarptıktan sonra arkasından, bizzat mermi veya açılan delikten ışık görülebilecek kadar hedefi delmemesi suretiyle elde edilen nüfuz. Buna (army partial penetration) de denir

PARTIAL STORAGE MONITORING : English Turkish military

KISMİ DEPO MUAYENESİ:Nükleer silah ana komple parçaları ile ana parçalarının, depoda bulundukları sırada rutubet ve ısı dereceleri ile göze görünür hasar ve bozukluk bakımından, dıştan gözle kontrollarından ibaret periyodik muayenelerdir. Bu şekilde bir muayene, bir intikale geçilmeden ve intikal tamamlandıktan sonra da yapılır

PARTICIPATIVE : English Turkish military

KATILMALI:

PARTISAN : English Turkish military

PARTİZAN: