Multilingual Turkish Dictionary

English Turkish military

English Turkish military
PERSONNEL MINE : English Turkish military

PERSONEL MAYINI; ANTİPERSONEL MAYIN:Bak. "antipersonnel mine"

PERSONNEL OFFICER : English Turkish military

PERSONEL SUBAYI:Bir teşkilde, personele ait kayıtların tutulmasıyla görevlendirilmiş subay. Bir birliğin emir subayı yardımcısı (assistant adjutant) genel olarak, o birliğin personel subayıdır

PERSONNEL PROCUREMENT : English Turkish military

PERSONEL TEDARİKİ:Orduya personel tedarikine ait bir programın tatbiki ile ilgili faaliyetler

PERSONNEL REACTION TIME (NUCLEAR) : English Turkish military

PERSONEL TEPKİ ZAMANI (NÜKLEER):Bir nükleer taarruz uyarısından sonra, önceden tespit edilmiş koruyucu tedbirlerin personel tarafından alınması için geçen zaman

PERSONNEL READINESS DATE : English Turkish military

PERSONEL HAZIR BULUNDURMA TARİHİ:Bak. "readiness date"

PERSONNEL RESEARCH TEST : English Turkish military

PERSONEL ARAŞTIRMA TESTİ:

PERSONNEL ROSTER : English Turkish military

PERSONEL ÇİZELGESİ:Bir teşkile atanmış veya birliğin emrine verilmiş fertlerin isim, rütbe, sicil veya askerlik numaraları ile o günkü durumlarını gösterir çizelge

PERSONNEL SECTION : English Turkish military

PERSONEL KISMI;
NCİ KISIM; S-
Tugay hariç daha küçük birliklerde tek tek personel kanunlarıyla meşgul olan kısım

PERSONNEL SECURITY INVESTIGATION : English Turkish military

PERSONEL GÜVENLİK SORUŞTURMASI:Sadakat, karakter, duygusal denge ve güvenirlik ile ilişkili bir emniyet durumu için güvenilirlik ve uygunluk ile ilintili olarak bir kimsenin faaliyetleri hakkında uygun bilgiyi toplamak üzere yapılan soruşturma

PERSONNEL SELECTION RESEARCH : English Turkish military

PERSONEL SEÇİMİ ARAŞTIRMASI:Büyük bir istekli grubundan, başarılı eğitim veya görevler için, en iyi adayların seçilmesine imkan verecek psikolojik ve psikometrik usullerin geliştirilmesi. Bir personel meselesinin halli için ele alınan seçim şeklinin uygunluğu; eğitim veya görev için lüzumlu personel miktarı, fiilen mevcut personel miktarı, görev için gerekli personel niteliği ve görevin önemi gibi faktörlere bağlıdır

PERSONNEL SHELTER : English Turkish military

PERSONEL SIĞINAĞI:Personeli biyolojik ve radyolojik taarruzlarla kimya taarruzlarına karşı koruyan sığınak

PERSONNEL SUBSYSTEM : English Turkish military

TALİ SİSTEM PERSONELİ:Bir sistemin bünyesi içindeki madeni aksamın çalıştırılması, bakımı ve kontrolü için eğitilmiş personel

PERSONNEL UTILIZATION RESEARCH : English Turkish military

PERSONELDEN FAYDALANMA ARAŞTIRMASI:Beşeri faktörlerle bilgi ve metotların; iş üzerindeki ferdi ve toplu halde personel verimini yükseltmeyi, insan ve makine imkan ve kabiliyetleri ile döner ihtiyaçların psikolojik ve işleyiş sınırları ve
işin olağanüstü ve tipik şartları dahil çevre çalışma faktörleri arasındaki lüzumlu dengeyi hesaplamayı hedef tutan geliştirme çalışması

PERSONNEL VOUCHER : English Turkish military

PERSONEL BELGESİ:

PERSONNEL VULNERABILITY CONDITION : English Turkish military

PERSONEL HASSASİYET DERECESİ:Personelin nükleer silah etkilerinden korunma derecesi. Risk dereceleri ile yakından ilgili üç durum vardır: İkaz edilmiş korunmuş (warned protected), ikaz edilmiş açıkta (warned exposed) ve ikaz edilmemiş açıkta (unwarned exposed)

PERSPECTIVE CHART : English Turkish military

PERSPEKTİF GRAFİK:

PERSPECTIVE GRID : English Turkish military

PERSPEKTİF GRİD:Kara veya başlangıç düzlemi üzerindeki sistematik bir hat şebekesinin perspektifini temsil etmek üzere bir fotoğraf üzerine çizilen ve yerleştirilen bir hat şebekesi

PERSPECTIVE SPATIAL MODEL : English Turkish military

KABARTMA MODEL; MÜCESSEM MODEL:Bir hava fotoğrafı çiftine stereoskopla bakıldığı zaman, bir arazi parçasının, yükseklik ve derinlik ile, optik olarak tecessüm eden şekli

PERSPECTIVE VIEW : English Turkish military

UÇAĞIN PERSPEKTİF GÖRÜNÜŞÜ:Bak. "maneuvering flight"

PERTURBATION : English Turkish military

DÜZENSİZLİK (HV. ):Bir gök cisminin muntazam hareketinde, bu harekete amil olan kuvvet dışında bir kuvvetin sebep olduğu düzensizlik. Gezegenlerde bu hale, karşılıklı çekim kuvvetleri sebebiyet verir. Gazetelerde periyodik düzensizlik, mukabil durumlarına göre kısa süreli salınımlar; yüzyıllara bağlı düzensizlik ise yörüngelerindeki cüzi değişikliklerdir

PETROLEUM : English Turkish military

PETROL:Bak. "bulk petroleum", "packaged bulk petroleum" ve "stated items"

PETROLEUM INTERSECTIONAL SERVICE : English Turkish military

BÖLGELER ARASI PETROL İKMAL HİZMETİ:Bir harekat alanında, harekat alanı kara ordusu unsurları ile emir verilecek diğer kuvvetlere. döküm petrol ürünleri ikmali için, ikmal ve tahliye kanallarını ve ilgili yardımcı tesisleri faaliyette bulunduran, bölgeler arası veya sahalar arası hizmet

PETROLEUM PORT TERMINAL : English Turkish military

PETROL YÜKLEME VE BOŞALTMA LİMANI:Derin sular kıyısında bulunan ve sıvı petrol ürünlerini boşaltmak, depolamak ve yüklemek için gerekli tesisleri ihtiva eden liman

PETROLEUM, OILS AND LUBRICANTS : English Turkish military

PETROL YAĞI VE MOTOR YAĞLARI:Silahlı kuvvetler tarafından kullanılan bütün petrol ve petrolle ilgili ürünleri içine alan geniş bir terim

PETTY CASH : English Turkish military

ELDEKİ NAKİT (AVAN)
KÜÇÜK KASA HESABI; KÜÇÜK KASA FONU:Az miktarlarda ve derhal yapılması gerekli tediyelerde kullanılmak maksadıyla elde bulundurulan veya depozit olarak bir tarafa ayrılan para. Bu para, genellikle, avans olarak elde bulundurulur