Multilingual Turkish Dictionary

English Turkish military

English Turkish military
ANTILIFT DEVICE (LAND MINE WARFARE) : English Turkish military

KALDIRMAYA KARŞI HASSAS MAYIN TUZAK DÜZENİ (KARA MAYIN HARBİ):Bağlı bulunduğu mayının kaldırılmasıyla bu mayını veya yakınındaki bir başka mayını yada patlayıcı maddeyi infilak ettirecek şekilde tertiplenmiş bir düzen

ANTIMATERIAL AGENT : English Turkish military

MALZEMEYE ZARARLI MADDE:Malzemenin bozulmasına veya hasarına sebep olan bir canlı organizma veya kimyasal madde

ANTIMATERIAL OPERATIONS : English Turkish military

MALZEMEYE ZARAR VERME HAREKATI:Askeri harekatlarda, malzemeye zarar veren silahların veya maddelerin kullanımı

ANTIMECHANIZED DEFENSE : English Turkish military

ZIRHLI ARAÇLARA KARŞI SAVUNMA:Zırhlı birlikler ile tanksavar silahları, el ve tüfek bombaları, sahra topçusu ve hava savunma topçusuna ait hendekler, tuzak, mayın tarlaları ve mevcut diğer vasıtalar bu savunmanın başlıca unsurlarıdır. Buna "antitank defense" de denir

ANTIMECHANIZED SECURITY : English Turkish military

ZIRHLI KUVVETLERE KARŞI EMNİYET:Mekanize düşman kuvvetlerinin baskın ve tacizlerden korunmak için kurulan sistem

ANTIMECHANIZED WEAPON : English Turkish military

TANKSAVAR SİLAHI:Bak. "antitank weapon"

ANTIMISSILE MISSILE : English Turkish military

FÜZE TAHRİP FÜZESİ:Uçuş halindeki diğer füzeleri önlemek ve imha etmek maksadıyla fırlatılan bir savunma füzesi. Ayrıca bakınız: "Ballistic missile interceptor"

ANTIPERSONNEL BOMB : English Turkish military

ANTİPERSONEL BOMBA:Canlı hedeflere karşı kullanılmak üzere imal edilmiş bomba

ANTIPERSONNEL MINE (LAND MINE WARFARE) : English Turkish military

ANTİPERSONEL MAYIN (KARA MAYIN HARBİ):Personelde zayiata sebebiyet vermek maksadıyla imal edilmiş bir mayın. Ayrıca bakınız: "mine (land mine warfare) "

ANTIPERSONNEL MINEFIELD (LAND MINE WARFARE) : English Turkish military

ANTİPERSONEL MAYIN TARLASI (KARA MAYIN HARBİ):Esasında, düşman piyade taarruzundan korunmak maksadıyla döşenmiş bir mayın tarlası. Ayrıca bakınız: "minefield (landmine warfare) "

ANTIPERSONNEL OBSTACLE : English Turkish military

ANTİPERSONEL ENGEL:Canlı hedeflere karşı kullanılan bir engel

ANTIPLANT AGENT : English Turkish military

BİTKİLERE ZARARLI MADDE:Bitkileri öldüren, bitkilerde hastalık yapan veya bozulmalarına sebep olan canlı bir organizma veya kimyasal madde. Ayrıca bakınız: "anticrop agent, herbicide"

ANTIPODAL BOMBER : English Turkish military

ANTİPODAL BOMBARDIMAN TAYYARESİ:Yeryuvarlağında, kalkış noktasının karşı yüzeyindeki bir hedefe taarruz kabiliyetindeki bir bombardıman tayyaresi

ANTIRADIATION MISSILE : English Turkish military

ANTİRADYASYON FÜZE, RADYASYONA KARŞI HASSAS FÜZE:Bir radyasyon kaynağı üzerine pasif olarak yönelen füze

ANTIRECOVERY DEVICE : English Turkish military

KEŞFİ ÖNLEYİCİ CİHAZ:Deniz mayın harbinde, düşmanın mayının çalışma mekanizmasının ayrıntılarını keşfetmesini önlemek üzere tasarlanan, mayının içinde yer alan cihaz

ANTISATELLITE MISSILE : English Turkish military

UYDU TAHRİP FÜZESİ:Yörünge üzerindeki bir uyduyu tahrip maksadıyla fırlatılmış bir füze

ANTISET : English Turkish military

ANTİSET:Koyulaşmayı, dolayısıyla akıcılık ve yayılma etkilerindeki kaybı önlemek üzere, bulaşıcı maddelerden temizleyici kireç kaymağı karışımına katılan kimya maddesi

ANTISUBMARINE ACTION : English Turkish military

DENİZALTI SAVUNMA FAALİYETİ, (HAREKATI):Bir veya daha çok denizaltı savunma gemisi veya hava aracı tarafından veya her ikisiyle birlikte belirli bir düşman denizaltı gemisine karşı girişilen faaliyet. ANTISUBMARINE AIR ESCORT AND CLOSE SUPPORT:DENİZALTI SAVUNMASI HAVA REFAKAT VE YAKIN DESTEĞİ:Yakın denizaltı taarruz tehdidi altında bulunan bir konvoyu veya kuvveti havadan koruma tedbiri. Tayyareler; derinlikte yoğunlaşan bir savunma sağlar ve taktik komutan durumundaki subayın taktik kontrolü altında hareket ederler

ANTISUBMARINE AIR OFFENSIVE OPERATIONS : English Turkish military

DENİZALTI SAVUNMASI HAVA TAARRUZ HAREKATI:Taarruz harekatını yürütmek için, tek başlarına veya diğer hava araçları ya da gemilerle veya her ikisiyle koordineli olarak faaliyette bulunan, tayyare gemilerinde veya kıyıda üslenmiş hava araçları. Böyle bir harekatın maksadı uzak destek harekatından esaslı şekilde farklı olmakla beraber, arama işinin belirli sahaya inhisar ettirilmesi ve taarruz taktiği, denizaltı savunması uzak hava desteğinde uygulananın aynıdır

ANTISUBMARINE AIR SEARCH ATTACK UNIT : English Turkish military

DENİZALTI SAVUNMA HAVA ARAMA HÜCUM BİRLİĞİ:Denizaltıları araştırmak ve onları tahrip etmek üzere bir taktik birlik şeklinde ayrı olarak teşkil edilen bir veya daha çok uçağa verilen tahsis

ANTISUBMARINE BARRIER : English Turkish military

DENİZALTI BARİYERİ:Düşman denizaltılarını keşfetmek, geçişlerine engel olmak veya imha etmek amacıyla tertiplenmiş bir seri statik cihaz veya çevik birliklerin teşkil ettiği hat. Ayrıca bakınız: "Antisubmarine patrol"

ANTISUBMARINE CARRIER GROUP : English Turkish military

DENİZALTI SAVUNMA UÇAK GEMİSİ GRUBU:Bir veya daha çok denizaltı savunma uçak gemisi ile bir miktar refakat gemisinden geçici olarak teşkil edilen ve başlıca görevi denizaltıları keşif ve imha olan bir grup. Bu şekilde teşkil edilmiş gruplar, konvoy desteğinde veya denizaltı arama ve tahrip görevlerinde kullanılır

ANTISUBMARINE CLOSE AIR SUPPORT : English Turkish military

DENİZALTI SAVUNMASI İÇİN YAKIN HAVA DESTEĞİ:Desteklenen birliği korumak amacını güden denizaltı savunma harbi için hava harekatı. Bu harekat normal olarak söz konusu kuvvetin 80 deniz mili çevresinde yürütülmektedir, ancak bu limit taktik komutanlıktaki kontrol subayının yetkisi altında değiştirilebilmektedir

ANTISUBMARINE COMMAND : English Turkish military

DENİZALTI SAVUNMA KOMUTANLIĞI:Düşman denizaltılarına karşı harekatta bulunmak üzere ve emrinde karma deniz ve hava kuvvetleri bulunan taktik komutanlık

ANTISUBMARINE DISTANT AIR SUPPORT : English Turkish military

DENİZALTI SAVUNMA UZAK HAVA DESTEĞİ:Belirli konvoy veya kuvvetlerden uzakta, fakat direkt olarak bunlar hesabına girişilen denizaltı savunmasıyla ilgili hava desteği