English Turkish military
PRESERVATION : English Turkish military
MUHAFAZA; KORUMA:Paketleme veya koruyucu maddelerin tatbiki suretiyle sağlanan koruma durumu
PRESERVATIVES : English Turkish military
KORUYUCU MADDELER:Bir malzemeyi kimyasal aşınma, bozulma, dağılma ve fiziksel hasardan korumak için kullanılan maddeler
PRESIDENT : English Turkish military
BAŞKAN:Bir kurul veya mahkemede başkan durumundaki kimse
PRESIDENT ACCOLADE : English Turkish military
CUMHURBAŞKANI TAKDİRNAMESİ:Bak. "accolade"
PRESIDENTIAL CALL : English Turkish military
CUMHURBAŞKANLIĞI CELP EMRİ:Savaşta veya yurt çapındaki olağanüstü bir durumda, ABD Cumhurbaşkanının, Milli Muhafız Teşkilatının tamamını veya bir kısmını, ABD hizmetine almak için verdiği emir
PRESIDENTIAL ORDER : English Turkish military
CUMHURBAŞKANLIĞI EMRİ:Yurt çapında olağanüstü bir durumun mevcut olduğu Kongrece kabul edilip gereken yetkiler verildiği zaman, ABD Cumhurbaşkanının, ABD Milli Muhafız Teşkilatını, Ordu'nun bir kısmı olarak, faal federal hizmete geçirmek için verdiği emir veya buna benzer herhangi bir emir
PRESIDENTIAL SALUTE : English Turkish military
CUMHURBAŞKANINI SELAMLAMA:Bir askeri tesis ziyareti sırasında, bir cumhurbaşkanı veya eski bir cumhurbaşkanını selamlamak için atılan 21 pare top
PRESIDENTIAL TESTIMONIAL : English Turkish military
CUMHURBAŞKANLIĞI TAKDİRNAMESİ:
1946 yılları arasında yapılan şerefli hizmeti takdir için Cumhurbaşkanı tarafından verilen yazılı takdirname
PRESIDENTIAL UNIT CITATION : English Turkish military
CUMHURBAŞKANLIĞI BİRLİK SAVAŞ NİŞANI:Bak. "Distinguished Unit Citation"
PRESIDIO : English Turkish military
PREZİDYO:Yeni kurulmuş ve tahkim edilmiş askeri bir mevki veya garnizon; yabancı topraklarda kurulan ve tahkim edilen bir müstemleke garnizonu. Örneğin (presidio of San Fransisco) gibi
PRESS CENSORSHIP : English Turkish military
BASIN SANSÜRÜ:
PRESSURE ALTITUDE : English Turkish military
BASINÇ İRTİFAI:Standart atmosferdeki basınca denk gelen irtifa cinsinden ifade edilen bir atmosferik basınç. Ayrıca bakınız: "altitude"
PRESSURE ALTITUDE VARIATION : English Turkish military
BASINÇ İRTİFA DEĞİŞİKLİĞİ:Ortalama deniz seviyesiyle standart deniz yüzeyi arasında, fit veya metre olarak ifade edilen, basınç farkı
PRESSURE BREATHING : English Turkish military
BASINÇLA SOLUNUM, BASINÇLI SOLUNUM:Çevre barometrik basıncı üstünde bir basınçta oksijenin direkt olarak bir bireye verildiği zaman gereken solunum tekniği
PRESSURE CHARGE : English Turkish military
BASINÇ İMLA HAKKI:İçinde kimya maddesi bulunan bir kaptaki basınçlı karbondioksit veya klor. Bu madde; kabın içindeki kimya maddesini silindirden dışarı sevk etmek için gerekli basıncı temin eder
PRESSURE FIRING DEVICE : English Turkish military
BASINÇLA ATEŞLEME TERTİBATI:Kara mayınları, bubi tuzakları vesaireyi bir düzen üzerinde yapılacak basınç veya tatbik edilecek ağırlıkla ateşlemede kullanılan dört ateşleme tertibatından biri. Bu cihaz; esas itibariyle, bir ateşleme iğnesinden ve ona imla hakkını ateşleyecek bir tahrip kapsülü bağlanmış, horozlu tetikten ibarettir. Bak. "firing device"
PRESSURE FRONT : English Turkish military
BASINÇ CEPHESİ:Bak. "shock front"
PRESSURE GAGE : English Turkish military
BASINÇ ÖLÇÜ ALETİ; MANOMETRE; KROŞE:Bir silahın ateşlenmesi sonucu barut haznesinde meydana gelen basınç miktarını tayin için barut haznesine konulan, silindir şeklindeki ölçü aleti
PRESSURE LINE OF POSITION : English Turkish military
BASINÇ MEVKİ HATTI:Basınç örnek formülleriyle tayin edilip uçağın fiili uçuş yoluna paralel olarak işaretlenen ve net yan rüzgarı kaydırmasını gösteren bir mevki hattı
PRESSURE MINE : English Turkish military
BASINÇ TATBİKİYLE İNFİLAK EDEN MAYIN:
Kara mayın harbinde, tapası bir hedefin doğrudan basıncına duyarlı olan bir mayın.
Deniz mayın harbinde, devresi bir hedefin hidrodinamik basınç sahasına duyarlı olan bir mayın. Ayrıca bakınız: "mine"
PRESSURE MINE CIRCUIT : English Turkish military
BASINÇLI MAYIN DEVRESİ:Bak. "pressure mine"
PRESSURE SUIT : English Turkish military
BASINÇLI ELBİSE:
PRESSURIZED CABIN : English Turkish military
BASINÇLI KABİN:Bir hava aracında personel tarafından işgal edilen saha. Bu saha içindeki hava basıncı; içeriye çevre atmosferi basılmak suretiyle, çevre basıncı üzerine çıkarılmıştır
PRESSURIZED CAPSULE : English Turkish military
BASINÇLI KAPSÜL:İçinde çevre basıncından yüksek bir gaz bulunan bir kapsül
PRESTIGE : English Turkish military
PRESTİJ, ŞÖHRET, NÜFUZ:
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani