Multilingual Turkish Dictionary

English Turkish military

English Turkish military
PROJECT ACCOUNT NUMBER : English Turkish military

PROJE HESABI NUMARASI; PROJE KODU:Bir masrafın hangi proje hesabına ait olduğunu göstermek için kullanılan bir kod numarası

PROJECT EQUIPMENT : English Turkish military

ÖZEL TEÇHİZAT:Bak. "special equipment"

PROJECT MANAGER : English Turkish military

PROJE YÖNETİCİSİ; PROJE MANAJERİ:Bir kuvvet komutanlığı dahilinde, belirli bir silah ve teçhizat sistemini temin yolundaki çalışmaların ve bu çalışmalarla ilgili kaynakların bütün planlama, idare ve kontrol hizmetleri üzerinde tam yetkiye sahip bir şahıs. Bu yetki; belirli gayelerin gerçekleştirilmesini sağlayacak dengeli bir programın yürürlükte tutmasını temin maksadıyla araştırma, geliştirme, tedarik, üretim, dağıtım ve lojistik desteğin bütün safhalarını içine alır. Bak. "system manager"

PROJECT OFFICER : English Turkish military

PROJE SUBAYI (HV.):Özel bir işin yapılmasıyla ilgili planlanmış bir taahhüt veya görevden sorumlu asker veya sivil bir şahıs. Verilen proje, genel olarak, kısa ömürlüdür ve, normal olarak, teşkilat ve murakabe kanalları içinde yerleşmiş bulunan bir sorumluluk değildir

PROJECT REQUIREMENTS : English Turkish military

ÖZEL GÖREV İHTİYAÇLARI:Bir birliğin kadrosunda gösterilmeyen ve kendisine bir özel görev verilmesi dolayısıyla ortaya çıkan ikmal maddeleri ihtiyacı. Bak. "requirements"

PROJECTED MAP DISPLAY : English Turkish military

TASARLANAN HARİTA GÖRÜNTÜSÜ:Bir bakış yüzeyi karşısına gelen bir optik veya elektro-optik sistem kanalıyla tasarlanan bir harita veya deniz haritasının görüntülenen şekli

PROJECTILE (DOD, IADB) : English Turkish military

MERMİ (AMERİKAN SAVUNMA BAKANLIĞI, AMERİKAN SAVUNMA KURULU):Piyade ve topçu mermisi, uçak ve el bombası gibi dıştan uygulanan bir kuvvetle atılan ve kendi atalet kuvvetiyle harekete devam eden bir cisim. Terim, aynı zamanda roket ve füzelere de uygulanır

PROJECTILE (NATO) : English Turkish military

MERMİ; ATILAN CİSİM:Normal olarak bir toptan bir kuvvetle atılabilecek kapasitede bulunan ve kendi kinetik enerjisi vasıtasıyla hareketine devam eden bir cisim veya madde

PROJECTING NET : English Turkish military

KORUMA AĞI:Bak. " net"

PROJECTING POWER : English Turkish military

HAMİ DEVLET; KORUYAN DEVLET:Bir muharip devlet tarafından, düşman arazisinde veya düşman işgali altındaki arazide, bu muharip devletin ve vatandaşların menfaatlerini koruma hakkı verilmiş tarafsız bir devlet

PROJECTION : English Turkish military

PROJEKSİYON; İNKİŞAF SİSTEMİ:Bütün kürenin veya bir kısmının bir düzlem üzerinde gösterilmesi suretiyle harita yapma usulü

PROJECTION PRINT (DOD) : English Turkish military

PROJEKSİYON BASKISI (AMERİKA SAVUNMA BAKANLIĞI):Hassaslaştırılmış bir yüzey üzerine bir negatif veya bir slayt şeklinin projeksiyonunun yapılmasıyla elde edilen büyütülmüş veya küçültülmüş bir fotoğraf baskısı

PROJECTION PRINT (NATO) : English Turkish military

PROJEKSİYON BASKISI (NATO):Hassaslaştırılmış bir yüzey üzerine bir negatif veya bir slayt şeklinin projeksiyonu ile elde edilen bir fotoğraf baskısı

PROJECTOR : English Turkish military

PROJEKSİYON CİHAZI:Hayalleri bir perde üzerine yansıtmaya yarayan optik cihaz

PROLIFERATION (NUCLEAR WEAPONS) : English Turkish military

ÇOĞALTMA, SAHİP OLMA (NÜKLEER SİLAHLAR):Bir ülkenin nükleer silahlara sahip olduktan veya nükleer silahların kullanımını belirleme hakkını haiz olduktan sonra, bunları nükleer bir taarruz şeklinde diğer bir ülkeye potansiyel olarak fırlatabileceği süreç, yöntem

PROLONGE : English Turkish military

ÇEKME HALATI:Ucunda bir kanca veya ilmek bulunan ve erler vasıtasıyla bir aracın hareket ettirilmesinde veya bir top kundağını mevzie sokmakta kullanılan halat

PROMOTABLE STATUS : English Turkish military

TERFİE İSTİHKAK DURUMU:Görevin iyi ve kanuni esaslara uygun olarak yapılması suretiyle, rütbece yükselmeye hak kazanılması. Bir şahsın, bölük günlük yoklamasında görev için hazır bulunmaması, kışlada hasta olup görevde bulunmaması hasta olduğu için kışlada bulunmaması, izinli olması veya geçici bir görevde başka yerde bulunması gibi haller, o şahsın terfie istihkak durumu üzerinde tesir yapar

PROMOTION : English Turkish military

TERFİ; RÜTBECE YÜKSELME; YÜKSELME:Daha yüksek bir rütbe veya dereceye geçiş

PROMOTION LIST : English Turkish military

TERFİ LİSTESİ; BİR ÜST DERECEYE YÜKSELENLER LİSTESİ:ABD; esas tuğgenerallik rütbesi altındaki muvazzaf ordu subaylarının, terfie liyakat sırasına göre kanuni şekilde hazırlanmış listesi

PROMOTION TRAINING : English Turkish military

TERFİ EĞİTİMİ:

PROMPT RADIATION : English Turkish military

ANİ RADYASYON:Fizyonda oluşturulan ve bir nükleer patlamadan sonra bir saniye ya da daha kısa zamanda ortaya çıkan silah nükleer hareket başlamasının ve diğer nötron reaksiyonlarının bir sonucu olan Gama ışınları. Bu kaynaklardan ortaya çıkan radyasyon, ani ya da bir anlık gama ışınları olarak bilinmektedir. Ayrıca bakınız: "induced radiation", "initial radiation", "residual radiation"

PRONE POSITION : English Turkish military

YATARAK NİŞAN VAZİYETİ; YATARAK ATIŞ VAZİYETİ:Zemin üzerinde atış için vücuda verilen vaziyet. Karın yere yapışır, fakat baş ve omuzlar yukarı kaldırılır ve dirsekler üzerine desteklenir, böylece eller, silah kullanmak için serbest kalmış olur

PRONE SHELTER : English Turkish military

YATMA ÇUKURU:Yatmış bir insanı hafif silah ateşlerine ve yerde infilak eden bomba ve topçu mermilerine karşı koruyacak derinlikte (
60 x
60 x bir insan boyu) açık bir siper. Böyle bir siper havada infilak eden mermilere veya tanklar tarafından çiğnenmeye karşı pek az koruma sağlar veya hiç korumaz

PRONTO : English Turkish military

DERHAL:Mümkün olduğunca çabuk

PROOF : English Turkish military

DENEME BASKISI:Bir haritanın nihai basımına geçmeden önce terimin ve yazıların kontrolü ve/veya hataların bulunup düzeltilmesi maksadıyla hazırlanan deneme baskısı