English Turkish military
PROTECTIVE MASK (FIELD) : English Turkish military
KORUYUCU MASKE (SAHRA):Süzgeç elemanları kendinden veya takılı vaziyette bir başlık ve bir mahfazadan ibaret şahsi koruma teçhizatı. Maske; takanı, toksik harp gazlarının perdeleme sislerinin biyolojik harp maddelerinin ve radyoaktif toz zerrelerinin, solunum yolu ile vücuda girmesine karşı korur. Buna eskiden (gas mask) denirdi
PROTECTIVE MINEFIELD : English Turkish military
KORUYUCU MAYIN TARLASI:
Kara mayın harbinde, bir birliğin mahalli yakın korunmasına yardımcı olarak kullanılan bir mayın tarlası.
Deniz mayın harbinde, limanları, demirleme yerlerini, sahilleri ve kıyı ulaştırmasını korumak maksadıyla dost karasularında tesis edilen mayın tarlası
PROTECTIVE OINTMENT : English Turkish military
KORUYUCU MERHEM:Yakıcı gaz bulaşmasından korunmak; kendisini mahdut şekilde, teçhizatı derhal bulaşıcı maddelerden temizlemek üzere, münferit er tarafından kullanılan merhem
PROTECTIVE SECURITY : English Turkish military
KORUYUCU GÜVENLİK, EMNİYET:Komutanlığın bütün kademelerinde güvenliği sağlamak ve sürdürmek amacıyla oluşturulan ve sürdürülen organize haldeki savunma önlemleri sistemi. Ayrıca bakınız: " physical security", "security"
PROTECTIVE WIRE : English Turkish military
KORUYUCU TEL ENGELİ:Düşmanın baskın veya taarruzuna engel olmak veya ilerlemesini durdurmak ya da yavaşlatmak için kullanılan tel engel
PROTECTOSCOPE : English Turkish military
MAHFAZALI PERİSKOP:Bir tank vesaire içinde bulunan ve denizaltıların periskopuna benzeyen tertibat. Bu tertibat sayesinde, tank ve zırhlı oto mazgallarına tevcih edilen düşman ateşinden zarar görmeden dışarıyı gözetlemek mümkün olur
PROTEST : English Turkish military
PROTESTO ETMEK, İTİRAZ ETMEK:
PROTOCOL : English Turkish military
PROTOKOL:Milletlerarası bir konferansın tutanakları anlaşma veya sözleşme ile ilgili tamamlayıcı veya tevzih edici mahiyette bir mutabakat veya aynı anlaşma veya sözleşmeyi bazı noktadan açıklamayan ve bunlara eklenen hükümlerdir
PROTOTYPE : English Turkish military
PROTOTİP, İLK ÖRNEK:Proje, performans ve imalat potansiyelini değerlendirmeye elverişli ilk model
PROTOTYPE MISSILE : English Turkish military
PROTOTİP FÜZE:Esas itibariyle, suni imalat füzesi ile aynı modelde bir ilk veya taslak füze. İmalat projesini tecrübe etmek ve imalat usulleri için bir esas kurmak maksadıyla normal olarak, az sayıda imal edilir
PROTRACTOR : English Turkish military
İLETKİ; MİNKALE:Harita üzerinde açı ölçmeye yarayan alet
PROVIDER : English Turkish military
PROVIDER (UÇAĞI):Kıta ve malzeme taşımak ve yaralı tahliye etmek üzere imal edilmiş kısa pistlere iniş ve kalkışa elverişli, çift motorlu bir hücum ulaştırma uçağı C-123K olarak adlandırılır. AC-12K top bulunan tipidir
PROVING GROUND : English Turkish military
TECRÜBE ALANI; TECRÜBE SAHASI:Başta cephane, top, tank ve motorlu araçlar olmak üzere, malzeme ve teçhizat tiplerinin denenmesi ve gelişme veya işe yararlık derecelerinin tespiti için bilimsel tecrübeler yapmaya mahsus bir yer veya bölge
PROVISIONAL GUARDHOUSE : English Turkish military
GEÇİCİ CEZAEVİ:Genel askeri mahkemelerin kaza hakkını haiz ve komutan tarafından yetki verilmiş bir ceza infaz yeri. Bu tesis, diğer ceza infaz yerlerine nakledilmek veya yurtlarındaki garnizonlara dönmek üzere bekleyen mahpusların tutuklanması için kullanılır
PROVISIONAL MAP : English Turkish military
GEÇİCİ HARİTA:Hava fotoğraflarına istinaden acele olarak yapılan ve harita yerine kullanılan planimetrik harita. Bak. "map"
PROVISIONAL PASS : English Turkish military
GEÇİCİ İZİN KAĞIDI:Bir askere; serbestçe birliğine dönebilmesi için askeri inzibatça verilen, geçici kısa izin belgesi. Bu izin belgesi; bir asker, asıl izin kağıdını kaybettiği veya kısa bir süre için izinsiz gaybubet etmekle beraber, birliğine dönmek niyetinde olduğunu ispat ettiği zaman verilir
PROVISIONAL UNIT : English Turkish military
GEÇİCİ BİRLİK, MUVAKKAT BİRLİK:Belirli bir vazifenin yerine getirilmesi amacıyla, sınırlı bir süre için kurularak teçhiz edilmiş personel topluluğu
PROVISIONING : English Turkish military
ÖN TEDARİK HAZIRLIĞI:Bir malzeme nihai maddesinin, bir hizmet ön devresinde desteklenmesi ve bakımı için gerekli maddelerin (yani onarım parçaları, özel takımlar, test ve destek teçhizatının) cins ve miktarını tespit işlemi. Bu işlem; ikmal maddelerinin tanıtılması; katalog, teknik talimname ve istihkak çizelgesi hazırlanması için esas bilgilerin tespiti ve lüzumlu maddelerin, ilgili nihai maddelerle birlikte, teslimini temin için talimatın hazırlanması safhalarını içine alır. Bak. "initial provisioning"
PROVOST COURT : English Turkish military
ASKERİ İNZİBAT MAHKEMESİ, MERKEZ KOMUTANLIĞI MAHKEMESİ:ABD Kara Ordusu tarafından işgal edilen ve askeri idare altında bulundurulan yerlerde, genel olarak, bir subayın başkanlığı altında teşekkül eden ve mahdut kaza yetkisini haiz olan askeri mahkeme
PROVOST GUARD : English Turkish military
ASKERİ İNZİBAT POSTASI:İç karakolun kontrolu altındaki yerler haricindeki erler arasında disiplin temin eden ve askeri inzibat komutanının emrinde bulunan özel görevli kimseler. Askeri inzibat postaları; genel olarak askeri inzibatın bulunmadığı hallerde hizmet görür ve civardaki sivil emniyet makamlarıyla işbirliği yaparlar
PROVOST MARSHAL : English Turkish military
MERKEZ KOMUTANI:ABD'de; Kara Kuvvetleri Komutanlığı Karargahı altındaki bir komutanlığın bütün askeri inzibat faaliyetlerine nezaret eder; askeri inzibat meseleleri, harp esirleri, askeri mahpuslar ve komutanla kendisini ilgilendiren diğer konularda komutana danışmanlık eden bir karargah subayı
PROVOST MARSHAL GENERAL : English Turkish military
MERKEZ KOMUTANI:ABD'de Harp esirleri ve enterne düşman tebaası ile ilgili hususlar da dahil olmak üzere, genel olarak Ordu ile alakalı ve askeri inzibatı ilgilendiren işlerin idaresi ile uğraşan ve bu işlere nezaret eden yüksek rütbeli subay
PROVOST MARSHAL GENERAL SCHOOL : English Turkish military
ASKERİ İNZİBAT OKULU:ABD de; erleri ve subay namzetlerini, askeri inzibat sınıfında vazife görmek üzere yetiştiren sınıf okulu. Bu okul, Ordu Eğitim Hizmeti Başkanının nezareti altındadır
PROVOST SERGEANT : English Turkish military
ASKERİ İNZİBAT ASTSUBAYI:ABD Ordusunda, bir askeri inzibat grubunu idare eden ve cezaevi teşkillerinin idaresinde, cezaevi subayına yardımda bulunan astsubay. Bu astsubay, mahpuslara nezaret eder ve askeri inzibat birliğinin kayıt işleriyle meşgul olur
PROW : English Turkish military
TAKMA PRUVA:Amfibileştirilmiş tanklarda su içinde kullanılmak üzere, tankların ön tarafına takılan iğreti pruva
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani