Multilingual Turkish Dictionary

English Turkish military

English Turkish military
QUESTIONNAIRE : English Turkish military

SORU KAĞIDI:Kestiyoner

QUEUING THEORY : English Turkish military

KUYRUKLAR KURAMI:

QUICK ENGINE CHANGE UNIT : English Turkish military

ÇABUK MOTOR DEĞİŞTİRME DÜZENİ:BAK "power plant unit"

QUICK FIRE : English Turkish military

SERİ ATEŞ:Süratli bir hedef görünür görünmez açılan hafif silah ateşi. Bu ateş ya tek atım veya birbiri ardına süratle atılan bir kaç atım halinde yapılabilir. Ayrıca bak "fire"

QUICK HOOK UP : English Turkish military

SUSTALI ÇENGELLE BAĞLAMA SİSTEMİ:Çekici bir uçak ile bunun planör veya planörlerinin, kalkış sırasına göre arka arkaya birbirlerine bağlanmaları sistemi

QUICK MATCH : English Turkish military

ÇABUK YANAN FİTİL, BARUTLU FİTİL:Kare barut içirilmiş bir sicimden yapılan süratle yanar bir fitil, aydınlatma mühimmatı da kullanılır

QUICK REACTION CAPABILITY : English Turkish military

ÇABUK TEPKİ KABİLİYETİ:Elektronik harp ve istihbarat ile ilgili olup bir düşmanın teknik veya taktik baskınını, yeni istihbarat veya kendi silah sistemi yada taktiğimizdeki değişikliğin imalat, istihsal, montaj, tadilat problemleriyle lojistik problemleri zamanında çözümleme kabiliyetini ifade eder

QUICK SEARCH PROCEDURE : English Turkish military

ÇABUK ARAMA YÖNTEMİ:Normal sayıdan iki misli uçak kullanarak gemi seyir yolları üzerindeki tüm alanı mümkün olduğu kadar çabuk arama yöntemi

QUICK TIME : English Turkish military

UYGUN ADIM:Her biri 30 inç (75 cm) adımlarla bir dakikada 120 adımlık yürüyüş hızı, uygun adım yürüyüşlerde ve merasimlerde normal yürüyüş temposudur

QUICK TRANS : English Turkish military

ÇABUK NAKLİYE:Askeri kuvvetlerin (öncelikle Deniz Kuvvetleri ve deniz piyadesi) ve Savunma Bakanlığı kuruluşlarının lojistik sistemlerinin desteklenmesi amacıyla yapılan yük intikalleri için kıtasal ABD'de verilen uzun dönemli hava nakliye hizmeti. Ayrıca bak "logair"

QUIT : English Turkish military

BIRAKMAK, TERK ETMEK:

QUONSET HUT : English Turkish military

QUONSET BARAKASI:Nissen barakasına benzeyen kubbe biçiminde baraka. Ayrıca bak "nissen hut"

QUOTA POST : English Turkish military

BELİRLİ BİR ÜLKENİN SÜREKLİ OLARAK İSTİHDAMI KABUL ETTİĞİ ULUSLAR ARASI KADRO:

R METHOD : English Turkish military

R METODU (ALINDI CEVAPLI USUL):Haberi alan istasyonun, haberi aldığını belirtmesi gereken bir haber gönderme usulü

RABAL : English Turkish military

RABAL:Değişik atmosferik şartların radyasyon balon kullanılarak tayini. "Ribals" bu şekilde elde edilen raporlara denir. Ayrıca bakınız: "pibal"

RACER : English Turkish military

KÜRSÜ:Üzerinde bulunan ağır bir topun sağa sola dönmesine imkan veren döner kürsü

RACIAL IMMUNITY : English Turkish military

IRK BAĞIŞIKLIĞI:Bir ırk grubunun belirli bir enfeksiyona karşı gösterdiği tabii mukavemet

RACK : English Turkish military

RAF, BÖLME:Özellikle ambarlama için eşya ve silahların dizilmesine yarayan bir raf veya bölme. Örneğin; silahlık (gunrack) gibi

RAD (RAD) : English Turkish military

ALINAN RADYASYON DOZU, EMİLEN RADYASYON DOZU:Alınan radyasyon dozu birimi. Radyasyona maruz kalan malzeme veya canlının beher gramında 100 erglik nükleer (veya iyonlanmış) radyasyon emilişini gösterir

RADAR : English Turkish military

RADAR:Nesnelerin mesafesi istikameti ve/veya irtifası hakkında bilgi sağlayan elektronik tespit cihazı

RADAR ADVISORY : English Turkish military

RADAR DANIŞMA (HİZMETİ):Bu terim tavsiye ve bilgi temininin radar gözlemine dayalı olduğunu gösterir

RADAR ALTIMETER : English Turkish military

Bak. "altimeter"

RADAR ALTIMETRY : English Turkish military

RADARLA YÜKSEKLİK ÖLÇMESİ:Tespit edilmiş bir arazi rakımı üzerindeki yüksekliğin, yüksek frekanslı elektro-mekanik dalgaları gönderme, yansıtma ve kayıt suretiyle ölçülmesi işlemi

RADAR ALTIMETRY AREA : English Turkish military

RADAR ALTİMETRE BÖLGESİ:Radar kullanarak hava vasıtalarının yüksekliğini belirlemede kullanılabilen belirli yükseklikteki geniş ve nispeten düz arazi bölgesi

RADAR ALTITUDE : English Turkish military

RADAR YÜKSEKLİĞİ:Bak. "absolute altitude"