English Turkish military
STAGE-AND A -HALF : English Turkish military
BİR BUÇUK KADEMELİ MOTOR:Geri kalan yakıtı sarf etmesi için takviye motorundan ayrılıp düşen yardımcı roketlerde olduğu gibi uçuş sırasında roket aracından yalnız bir parçası ayrılıp düşen sıvı yakıtla bir tahrik cihazı
STAGED CREWS : English Turkish military
DEĞİŞTİRME HAVA MÜRETTEBATI:Hava yolları üzerinde faaliyette bulunan uçakları devralmak, böylece iş başındaki mürettebatı değiştirip uçağın uçuş kabiliyetini arttırmak üzere ara meydanlara yerleştirilmiş hava mürettebatı
STAGGER : English Turkish military
KANAT KADEMELENMESİ, DEKALAJ:Çift kanatlı bir uçakta, kanatlardan birinin, altında veya üstündeki diğer kanattan ileriye yerleştirilmiş olduğu durum. Üst kanat alttakinden ilerde ise dekalaj pozitif, alt kanat ilerde ise negatiftir
STAGGER FORMATION : English Turkish military
KADEMELİ DAĞINIK DÜZEN:Bir birlikteki kıta, araç veya uçakların, bir emniyet tedbiri olmak üzere, gelişigüzel bir şekilde dağıtılmış olması
STAGING : English Turkish military
SAFHALI SEVKİYAT, GENEL HAZIRLIK BİNDİRME SAFHASI:
STAGING AREA : English Turkish military
HAREKAT TOPLANMA BÖLGESİ:
Bir amfibi veya hava indirme kuvvetinin bindirme bölgesi ile hedefi arasında, bu kuvvet veya kısımlarının, bindirmeyi müteakip yeniden akaryakıt ikmali, gemilerin yeniden gruplanması, kıtaların tatbikatı, denetlemesi ve yeniden bölünmesi için, içinden geçtikleri genel bir saha.
Askeri birliklerle transit durumdaki personelin intikal yolları üzerinde yaptıkları intikaller arasında toplanmaları için tesis edilmiş ve kıtalar için barınacak yerleri bulunan genel bir mevki. Bak. "marshalling", "stage"
STAGING AREA COMPANY : English Turkish military
HAREKAT TOPLANMA BÖLGESİ BÖLÜĞÜ, KONAKLAMA BÖLGESİ BÖLÜĞÜ, KONAK BÖLGESİ BÖLÜĞÜ:
STAGING BASE : English Turkish military
İLERİ DENİZ İKMAL ÜSSÜ:
Nakliye veya yük gemilerinin demirlemelerine, yakıt ikmali yapmalarına, yeniden teçhiz edilmelerine ve seyyar hizmet filotillalarının bütünleme ikmali yapmalarına yarayan ileri deniz üssü.
Askeri uçakların bir yerden başka bir yere intikalleri sırasında geçici olarak kalmaları, iniş kalkış yapmaları için asgari bakım, ikmal ve barınma tesislerine sahip bir saha
STAGING FIELD : English Turkish military
KONAKLAMA MEYDANI:Bak. "staging base"
STAGING REGULATIONS : English Turkish military
HAREKAT TOPLANMA BÖLGESİ YÖNETMELİĞİ, KONAKLAMA BÖLGESİ YÖNETMELİĞİ, KONAK YÖNETMELİĞİ:Bir harekat toplanma bölgesi veya konaklama bölgesi komutanı tarafından, bu bölgenin idare ve çalışması ile ilgili olarak çıkarılan yönetmelik. Bu yönetmelik; genel sıhhi muayene, sınıflandırma, teçhiz ve silahlandırma gibi hususları da içine almak üzere, kıtaları deniz aşırı sevkıyata hazırlamada yapılması gerekli işlerin nasıl yapılacağını gösterir
STAGING STATION : English Turkish military
KONAK, KONMA YERİ:Denizaşırı intikalden önce veya böyle bir intikale hazırlık mahiyetinde, bir yerden başka bir yere gitmekte olan kıtaların, hareket ve intikal kontrolu bakımından, geçici olarak alıkonmaları için barınak temini maksadıyla kurulmuş bir tesis veya faaliyet merkezi
STAGNATION TEMPERATURE : English Turkish military
DURGUN ISI:Atmosferde yol alan bir uçak veya uzay aracının hücum kenarlarında meydana gelen ısı. Araç hücum kenarları üzerindeki hava moleküllerinin hareketsizliğinden ileri gelir
STALL : English Turkish military
MAKİNANIN DURMASI:Bir motor veya makinanın, bindirilen fazla yükten dolayı durması; perdövites
STAND BY : English Turkish military
HAZIR BULUN!:Muhtemel paralanma anından 5 saniye önce gözetleyiciye yapılan ikaz
STAND CLEAR : English Turkish military
GERİDE TOPLAN !:Topçu birliklerinde, top mürettebatının, top gerisinde toplanmaları için verilen komut. Piyadede bunun yerine (fall in) kullanılmaktadır
STAND FAST : English Turkish military
ATEŞ-KES:
DUR !: Topçulukta, bir mevzi üzerindeki faaliyetlerin aniden durmasına dair emir.
..... BEKLE ". Başka birlikler hareket ettikleri sırada, ismi veya numarası belirtilen birliğin hareketten alıkonması için verilen komut
STAND PIPES : English Turkish military
SU DAĞITMA DÜZENİ:Su ikmal noktasında su taşıyacak arabalara tazyikli su veren boru
STAND TALKER : English Turkish military
DENEME MASASI İDARECİSİ:Bir statik deneme masasında statik deneme hazırlıklarını koordine ve zamanca ayarlamadan sorumlu bir şahıs
STANDARD : English Turkish military
STANDART:Bir mamul işin yeterlik derecesi hakkında karar vermeye esas olmak üzere kurulmuş veya kabul edilmiş bir kural, ölçü veya model. Bak. "limited standard", "substitute standard", "absolete item"
STANDARD ADVANCED BASE UNITS : English Turkish military
STANDART İLERİ ÜS BİRLİKLERİ:İleri üs birlikleri halinde vazife görmek üzere teşkil edilen ve ileri deniz üslerinin tesisinde kullanılan özel görev unsurlarını da içeri alan personel ve malzeme. Bu gibi ileri üs birlikleri denizaşırı bölgelerde onarım üsleri, ikmal depoları, hava meydanları, hava üsleri veya diğer deniz kıyı tesislerini kurarlar. Bak. functional component" (Not ABD Savunma Kurulu tanımı "deniz kıyı tesisleri" ile biter)
STANDARD AIR CONDITIONS : English Turkish military
STANDART HAVA ŞARTLARI:Meteoroloji bakımından, herhangi bir bölgede sıcaklığı 59° Fahrenheit (15°C); barometrik basıncın
29 inç (7662 mm.) rüzgar hızının sıfır ve nisbi nemin, bu bölge için, yıllık ortalama miktar olması şeklindeki hava durumu
STANDARD AMMUNITION MAGAZINE : English Turkish military
STANDART MÜHİMMAT CEPHANELİĞİ:
STANDARD ARM : English Turkish military
Radar vericilerini imha etmek ve homing (hedefte güdüm) için yapılmış havadan fırlatılan karşı-yayın füzesi
STANDARD ATMOSPHERE : English Turkish military
STANDART ATMOSFER:Sıcaklığın 59°Fahrenheit (15° santigrat) basıncın inç kareye
2 libre (santimetre kareye
998 gram), rüzgar süratinin sıfır ve nemin %100 olduğu zaman meydana gelen atmosfer durumu
STANDARD BALLISTIC CONDITIONS : English Turkish military
STANDART BALİSTİK ŞARTLAR:Atış çizelgelerinin hesaplanmasında standart olarak kabul edilen itibari balistik şartlar. Buna kısaca (standard conditions) da denir
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani