English Turkish military
STANDARDIZATION (NATO) : English Turkish military
STANDARDİZASYON:İşletme, idare ve malzeme sahalarında değiştirilebilirliğin, bağdaşıklığın, uygunluğun ve müşterekliğin er yetkili seviyelerine ulaşmak ve kalmak için NATO bünyesinde konseptler, doktrinler, kaideler ve dizaynlar geliştirilmesi
STANDARDIZATION AGREEMENT. (ABD SAVUNMA KURULU) : English Turkish military
Aynı veya benzeri askeri teçhizat, mühimmat, ikmal ve yiyecek maddeleri ile lojistik, harekat ve idari usullerin kabulü için birkaç veya bütün üye milletler arasında varılan bir anlaşma
STANDARDIZED PRODUCT : English Turkish military
STANDARTLAŞMIŞ MAMUL MADDE:Aynı veya eşit teknik şartları bulunan şartnamelere uygun bir mamul madde. NATO standartlaşmış mamul maddeleri bir NATO Kod numarası ile belirlenir
STANDBY BATTERY : English Turkish military
YARDIMCI AKÜMÜLATÖR:Hazır yedek akümülatör
STANDBY RESERVE : English Turkish military
İKİNCİ DERECEDE HAZIR İHTİYAT (SAVUNMA BAKANLIĞI):10 U. S. C. 273, 672 ve 674 ile belirtilen ve fiili görev sorumluluğu solan birlikler ve yedek unsurların mensupları (Hazır İhtiyat veya Emekli ihtiyattan başka olanlar)
STANDBY STORAGE : English Turkish military
YEDEK DEPOLAMA:Depolandıktan 90 gün sonra, en geç üç aylık süre içinde çekilmeleri düşünülen ikmal maddeleri ve teçhizata ait depolama sınıflandırması
STANDING ARMY : English Turkish military
DAİMİ ORDU:Bak. "Regular Army"
STANDING BARRAGE : English Turkish military
DURAN BARAJ:Düşman kıtalarının geçmesini önlemek için, belirli bir saha veya hat üzerinde, bir savunma tedbiri olarak tesis edilen sabit top veya makinalı tüfek ateş. Bak. "box barrage"
STANDING CORRECTIONS : English Turkish military
RUHLU TUTARI:Mevzi ve esas kademe düzeltmelerinin, milyem ve ondalık saniyeler dahilinde, cebri toplamı
STANDING OPERATING PROCEDURE : English Turkish military
DEVAMLI HAREKAT USULÜ:Tesirlerinden birey kaybetmeksizin, belirli veya standartlaşmış bir metoda göre yürütülebilir faaliyet şekillerini kapsayan talimatlar grubu. Talimat, özel bir durum için aksi ifade edilmedikçe, geçerlidir. Böylece, özel durumlar için zaruri olan elastikiyet muhafaza edilmiş olmaktadır
STANDING ORDER : English Turkish military
DEVAMLI EMİR:Değiştirilinceye veya iptal edilinceye kadar yürürlükte kalan yayınlanmış emirler
STANDING PATROL : English Turkish military
SABİT KEŞİF KARAKOLU:Kuvveti hakkındaki karar, görevlendiren komutan tarafından verilecek olan bir keşif kolu. Görevi, keşif, dinleme, muharebe veya bunların bir karışımı olabilir. Bu keşif kolunun keşif, dinleme veya muharebe görevli keşif kolundan farkı, görevin ifası için mevzilendikten sonra, vazifesinin devamı sırasında, yetkili komutan tarafından izin verilmedikçe hareket serbestisine sahip bulunmayışıdır. Bak. "patrol"
STANDING POSITION : English Turkish military
AYAKTA NİŞAN VAZİYETİ:Ayakta atış vaziyeti. Bir erin, ayakta atış yapmak için aldığı belirli vaziyet. Bu vaziyette er; yarım sağa dönmüş, sol dirseği iyice tüfeğin altına girmiş, sol eli tüfeğin ağırlık noktasının önünden tutmuş, sağ dirseği yüksek ve yanağı tüfek dipçiğine yakın olarak durur. Bak. "firing position"
STANDING SIGNAL INSTRUCTIONS : English Turkish military
MUHABERE DEVAMLI TALİMATI:Muhabere işletme talimatında mevcut maddelerin kullanılmasını açıklayan bir talimatlar serisi. Muhabere devamlı talimatı ayrıca komutanlık muhabere elektronik faaliyetlerinin koordinasyon ve kontrolü için gerekli diğer talimatları da içine alabilir
STAR : English Turkish military
YILDIZ İŞARET FİŞEĞİ:Tek ışık halinde yanan işaret fişeği
STAR GAGE : English Turkish military
ÇAP MASTARI İLE ÖLÇMEK:Bir silahın çapını çap mastarı ile ölçmek
STAR GRAIN PROPELLANT : English Turkish military
YILDIZ TANELİ BARUT:Kesiti bir yıldız şeklindeki katı bir sevk hakkı
STAR SHELL : English Turkish military
IŞIK MERMİSİ:İçinde kimyasal bir madde bulunan ve paralanınca bu maddeyi tutuşturan mermi. Kimyasal madde çok parlak bir alevle yanar ve geceleri aydınlatmak için kullanılır
STAR SPANGLED BANNER : English Turkish military
AMERİKAN MİLLİ MARŞI:
STAR TRACKER : English Turkish military
YILDIZ TAKİPÇİSİ:Bir füze veya uçuş halindeki diğer bir cisim üzerinde bulunan ve anteni bir gök cismine göre uyarlayıp füze veya uçuş halindeki cisme, uçuş sırasında güdüm sağlayan teleskopik bir alet
STARFIGHTER : English Turkish military
SES ÜSTÜ SÜRATE SAHİP, TEK TURBOJET MOTORLU, AV BOMBARDIMAN UÇAĞI:Nükleer ve nükleer olmayan silahları kullanabilir. Bazı diğer ülkelerce ana önleyici olarak kullanılır. F-104 olarak adlandırılır
STARLIFTER : English Turkish military
Dört adet türbo fan motorla çalışan büyük bir yük taşıt uçağı, kıtalararası menzile sahip bu uçak ağır yük taşıma ve paraşütle kıta indirme kabiliyetindedir. C-141 olarak adlandırılır
STARTING POINT : English Turkish military
BAŞLANGIÇ NOKTASI:Bak. "start point"
STARTING TRANSIENT : English Turkish military
BAŞLATMA OLAYLARI:Modern bir sıvı yakıt güç kaynağı harekete geçirildiği zaman meydana gelen olaylar serisi. Bu olaylar şu sırayı takip eder: Gaz fırınının çalışmaya başlaması, türbo pompanın tam hıza getirilmesi, çekiş bölgelerindeki ana piroteknik ateşleyicilerin ateşlenmesi, dış besleme ile irtibatlama, sınırlı yakıt akımının itiş bölmelerinde ilk yanışı, esas çekiş gücünün kademeler halinde veya zamanla artarak meydana gelişi ve güç kaynağı çıkış kuvvetinin belirli bir çekişe göre dengelendirilmesi
STATE AND REGIONAL DEFENSE AIRLIFT : English Turkish military
DEVLET VE MAHALLİ SAVUNMA HAVA İKMALİ:Sıvı uçakların bir acil durum halinde diğer uçaklardan ayrı olarak kullanılma programı
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani