English Turkish military
STOCK RACK TRUCK : English Turkish military
HAVALELİ YÜK KAMYONU:Hayvan ve yem nakli için üretilen ve havaleli hafif yüklerin nakli için de elverişli olan kamyon
STOCK RECORD ACCOUNT : English Turkish military
STOK KAYIT HESABI:
Malların temin ve dağıtımını, eldeki malları ve ilgili makam tarafından öngörülen stok kontrol verileri veya diğer tanımlayıcı bilgileri gösteren temel kayıt.
Bir sayman subay tarafından tutulan ve elde mevcut birlikçe alınmış ve dağıtılmış bütün malları gösteren kayıt
STOCK RECORD CARD : English Turkish military
STOK KAYIT KARTI:Bir sayman tarafından, elde mevcut, alınmış ve dağıtılmış bütün mallara ait kayıtların tutulmasında kullanılan özel form
STOCK STATUS LAG TIME : English Turkish military
STOK DURUMU GECİKME SÜRESİ:
STOCKADE : English Turkish military
ASKERİ HAPİSHANE, ASKERİ CEZAEVİ:Askeri hapislerin tutuklanmaları için kullanılan ve bir tesis komutanının kaza yetkisi altında bulunan bir ıslah tesisi
STOCKAGE LIST : English Turkish military
DEPOLAMA LİSTESİ:Bir ikmal faaliyet merkezinde depolanmalarına yetki verilmiş maddeler listesi
STOCKAGE LIST ITEM : English Turkish military
DEPOLAMA LİSTESİ MADDESİ:Belirli bir birlik tarafından depolanmasına yetki verilmiş ve bu birliğin depolama listesine resmen dahil edilmiş bir ikmal maddesi kalemi
STOCKAGE OBJECTIVE : English Turkish military
STOK HEDEF:Yapılmakta olan harekatı desteklemek için elde bulundurulması gerekli malzeme azami miktarı. Bu miktar, işletme ikmal seviyesi ile ikmal seviyesi emniyet payı halinde gösterilen stoklar toplamından ibarettir. Bak. "level of supply"
STOCKPILE : English Turkish military
İDHAR EDİLMİŞ STOK, YEDEK STOK:Devam eden harekat için tedarik yetkisi verilmiş ikmal maddeleri ve teçhizat miktarı. Yedek stoklar; genellikle, tedarik ekonomisi, tedarik güçlükleri ve beklenmedik dağıtım icaplarından olarak, normal ikmal seviyeleri yerine veya bunlara ilaveten tesis olunur
STOCKPILE TO TARGET SEQUENCE : English Turkish military
YEDEK STOKTAN HEDEFE GEÇİŞ SIRASI:
Bir nükleer silahın depodan çıkarılıp monte edilmesi, denenmesi, nakli ve hedefe atılması için gerekli olayların sırası ve birbiriyle bağlantısı.
Bir nükleer silahın yedek stoktan atıldığı hedefe kadar olan süredeki fiziki ortamı, lojistik ve kullanma konseptlerini tanımlayan bir belge. Ayrıca nükleer silahların yedek stoktan kalite garantisi, tadilat ve mevcut olmayan parçaların sağlanması ve sınırlı ömrü olan unsurların yeniden kullanıma getirilmesi için çıkarılmasını gösterir. Lojistik çıkışı da gösterir
STOCKPILE TO TARGET SEQUENCE (NATO) : English Turkish military
YEDEK STOKTAN HEDEFE GEÇİŞ SIRASI:Bir nükleer silahın depodan çıkarılıp montesi, denenmesi, nakli ve hedefe atılması için gerekli olayların sırası ve birbiriyle bağlantısı
STOCKS : English Turkish military
STOKLAR:Kullanılmaya hazır elde bulunan ikmal maddeleri ve malzeme miktarı. Bak. "Operational Stocks" "heather operational stocks"
STOKES MORTAR : English Turkish military
SİPER HAVANI:Bak. "trench mortar"
STONE-ICE : English Turkish military
TAŞ BUZU:Bak. "ground ice"
STOP : English Turkish military
TAHDİT ÇENESİ:Bir mekanizmada, özellikle, otomatik tabanca gibi silahlarda, hareket eden bir kısım hareketler alıkoyan veya hareketten alıkoymak için kilit görevi gören tertibat
STOP SQUAWK : English Turkish military
"Düşman veya dost tanıtma ana kontrolünü kapatın" anlamında kod
STOP WATCH : English Turkish military
KRONOMETRE:Bak. "time interval recorder"
STOPPAGE : English Turkish military
TUTUKLUK:Ateş eden bir silahın, silah veya cephanedeki bir kusur sonucu, kendiliğinden durması. Buna "jam" da denir
STOPPAGE OF PAY : English Turkish military
MAAŞIN KESİLMESİ:Kanunla tayin edilen hallerde, bir şahsın maaş veya ücretinden bir kısmının veya tamamının kesilmesi
STOPWAY : English Turkish military
DURMA BÖLGESİ:İlgili makam tarafından kesintisiz bir kalkış için bir uçağın durabileceği kalkış yönünde uygun bir alan olarak yapılan ve kalkış pistinin sonunda yer alan belirlenmiş üçgen saha.
000 kiloluk bir uçağı (
000 paund) taşıyabilecek şekilde olmalıdır
STORABLE PROPELLANTS : English Turkish military
FÜZEDE DEPOLANABİLİR YAKITLAR:Füzede, belirli çevre şartları içinde, hasar meydana gelmeden yedek havalandırma veya katkıya lüzum göstermeksizin depolanabilen, sıvı veya katı roket yakıtları
STORAGE : English Turkish military
BİRİKTİRME, HAFIZA, DEPOLAMA:
Verilerin muntazam yayım ve belgelenmesi için herhangi bir şekilde tutulması.
İçine bilgilerin kaydedilip arzu edildikçe faydalanılabilen elektronik elektrostatik, donanım veya diğer unsurlar.
Herhangi bir kompüterde silinebilir biriktirme. Buna (memory) de denir.
Depoya koyma veya doldurma. Ordu mallarını,; bir ambar, sundurma veya açık sahaya yerleştirme veya böyle bir yerde muhafaza. Depolama; tesellüm faaliyetinin bir devamı; sevkiyat veya dağıtım faaliyetinin başlangıcıdır. Bak. "ammunition and toxic material open space", "bulk storage", "igloo space", "large lot storage", "medium lot storage", "open unimproved storage space", "open unimproved wet space" ve "small lot storage"
STORAGE AND ISSUE RESPONSIBILITY : English Turkish military
DEPOLAMA VE DAĞITIM SORUMU:Belirli bir ikmal maddesi veya çeşitli ikmal maddelerinin alınması, depolanması ve dağıtımı konusunda bir teknik hizmet ve komutanlığa verilmiş olan sorum
STORAGE BUILDING : English Turkish military
DEPOLAMA YERİ, DEPO:İkmal maddelerini depolamak amacıyla inşa edilmiş veya kiralanmış bina; bu binanın bir kısmı büro, malzeme deposu, tamirhane vesaire için ayrılıp kullanılabilir
STORAGE CAPACITY : English Turkish military
BELLEK SIĞASI:Bellek içinde bulunabilecek bilgi miktarı
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani