English Turkish military
STRONG POINT : English Turkish military
MUKAVEMET NOKTASI:Bir savunma mevkiinde, genellikle, kuvvetli bir şekilde tahkim edilmiş ve ağır otomatik silahlarla donatılmış, korunması için etrafı diğer mevzilerle çevrilmiş kilit nokta
STROP (AIR TRANSPORT) : English Turkish military
OTOMATİK AÇMA KOLANI:Hava nakliyesinde paraşüt açma ipini, tespit kablosuna bağlayan kalın dokuma şeritten kolan
STRUCTURAL LOSS : English Turkish military
YAPIDA KAYIP SAHA, YAPI KAYBI:Yapılarda, inşaat özellikleri yüzünden depolama maksatları için istifade edilemeyen saha
STRUT : English Turkish military
KİLİT PARÇASI:Otomatik tabancalarda, kilit tertibatının horoza tazyik yapan parçası
STUB SURVIVOR CURVE : English Turkish military
TAMAMLANMAMIŞ HİZMETTE KALMA EĞRİSİ:Bilgiler noksan olduğu için sıfıra kadar uzatılamamış, hizmette kalma eğrisi. Ayrıca bakınız: "supply reclacement factors and consumption rates"
STUDENTS : English Turkish military
ÖĞRENCİLER:Bak. "training forces"
STUDY : English Turkish military
TETKİK, İNCELEME, ETÜD:Mevcut bilgi ve gerçek esasların dikkatli şekilde değerlendirilmesine dayanarak, belirli bir şart veya durumun ayrıntılı olarak gözden geçirilişi
STUDY OF GROUND FEATURES : English Turkish military
ARAZİNİN İNCELENMESİ, ARAZİ ETÜDÜ:Arazi teferruatının, coğrafi ve topoğrafik maksatlarla etüd edilmesi. Bu terim; arazinin taktik ve stratejik maksatlarla kıymetlendirilmesi anlamına gelen (estimate of terrain) terimi ile karıştırılmamalıdır
SUBALLOCATION : English Turkish military
TALİ ÖDENEK:Bir özet ita amiri tarafından belirli ita amirliklerine, ödenek payı tahsisi maksadıyla verilen bir fon yetkisi
SUBALLOTMENT : English Turkish military
TALİ ÖDENEK PAYI:Ödenek payı olarak, verilen fonlardan belirli bir kısmının sözleşme tutarı olarak kullanılmasına izin veren yetki. Bunun için mali muhasebe kayıtlarının tutulmasına ve ödeneği alan kimse tarafından mali rapor verilmesine ihtiyaç vardır. Ayrıca bak, "obligation authority"
SUBAQUEOUS RANGING : English Turkish military
SU ALTI KESTİRMESİ:Gece karanlığında, düşman gemileri veya denizaltılar gibi, görünmeyen deniz hedeflerini, su sathı altına konulan ses dinleme cihazları ile bulma ve yerlerinin tespiti. Bu işi yapan aletler, ses titreşimlerini yakalar, geldikleri istikameti ve mesafesini otomatik olarak kaydeder
SUBARCTIC : English Turkish military
YARI ARKTİK BÖLGE:Orman kuzey kenarından, gelişmiş ulaştırma şebekesinin kuzey sınırına kadar uzanan kara bölgeleri, harekat bakımından, yarı arktik bölge kabul edilir. Aleutian Adaları türünden bu gibi kıyı bölgeleri, ağaçsız olmakla beraber arktik değil, yarı arktik bölge sayılırlar
SUBAREA : English Turkish military
TALİ BÖLGE:Bir sahanın tali kısmı. Örneğin bir atış sahasının tali bölgesi gibi. Bunun faydası belirli bir birliğin sorumlu olduğu ateş sahasını tanımaktır
SUBAREA COMMAND : English Turkish military
TALİ BÖLGE KOMUTANLIĞI:Bölge komutanlığı seviyesinin hemen altında tesis edilmiş olan, iki veya daha çok askeri asbölgeden (military district) müteşekkil bir komutanlık
SUBAREA PETROLEUM OFFICE : English Turkish military
TALİ BÖLGE PETROL OFİSİ:Akaryakıt ve yağ ihtiyaçlarını bir araya toplamada, müşterek petrol subaylarına ve müşterek bölge petrol ofislerine yardımda bulunmak üzere kurulmuş bir büro
SUBASSEMBLY : English Turkish military
TALİ PARÇA:Birkaç parçadan oluşan büyük bir tertibatın temin edilebilen ve değiştirilebilen kısmı. Ayrıca bakınız: "assembly", "component part"
SUBBASE : English Turkish military
TALİ BAZ H: ATTI, TALİ BAZ:Bilinmeyen bir mesafeye, bu mesafeyi tayin için açılar çizmek üzere, dikey açıda uzatılmış bir baz hattı
SUBCALIBER : English Turkish military
NAMLUCUK, NAMLUCUĞA AİT:Üzerinde eğitim yapılan silaha mahsus standart çaptan daha küçük çaptaki silah veya namluya ait
SUBCALIBER AMMUNITION : English Turkish military
NAMLUCUK MERMİSİ:Üzerinde eğitim yapılan silaha mahsus standart çaptan daha küçük çaptaki tatbikat mermisi. Namlucuk mermisi iktisadi olduğu gibi, ayrıca nispeten kalabalık sahalarda da kullanılabilir. Bunun için standart cephane ile yapılan atış şartlarını taklit etmek üzere, bu işe mahsus namlucuk malzemesi ile birlikte kullanılır
SUBCALIBER EQUIPMENT : English Turkish military
NAMLUCUK MALZEMESİ:Daha büyük silahlarla yapılan tatbikatlarda, namlucuk cephanesi atmak için kullanılan daha küçük silah, adaptör, namlu ve müteferrik aksam cinsinden malzeme
SUBCALIBER FIRING : English Turkish military
NAMLUCUK ATIŞI:Eğitim maksadıyla, namlucuk cephanesi kullanılarak yapılan atış
SUBCALIBER GUN : English Turkish military
NAMLUCUK:Daha büyük bir silah namlusunun üzerine monte edilen bir silah. Bu silah, büyük çaptaki silahlarla yapılan nişan eğitiminde namlucuk cephanesiyle atış yapmak için kullanılır
SUBCALIBER MOUNT : English Turkish military
NAMLUCUK YATAĞI:Bir silah namlusu içinde veya üzerinde bulunan özel bir yatak. Bu yatağa, alıştırma atışı için daha küçük çapta bir silah takılabilir
SUBCALIBER PROJECTILE : English Turkish military
NAMLUCUK MERMİSİ:Bak. "subcaliber ammunition"
SUBCALIBER RANGE : English Turkish military
NAMLUCUK ATIŞ YERİ:Namlucuk cephanesi ile alıştırma atışı (practice firing) yapmaya mahsus atış yeri. Namlucuk cephanesi uzun mesafeler için kullanıldığından, namlucuk atış yeri, normal atış şartlarının ortaya koyacağı meselelere benzeyen meseleler verilmesini mümkün kılacak manzara hedefleri ve buna benzer tertibatla teçhiz edilebilir
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani