English Turkish military
SURFACE TO SURFACE MISSILE : English Turkish military
SATIHTAN SATHA FÜZE:Satıh üzerindeki hedeflere tesir etmek maksadıyla kullanılan füze
SURFACE ZERO : English Turkish military
SATIH SIFIR NOKTASI:Bak. "ground zero"
SURFICIAL SWELLINGS : English Turkish military
BUZ KABARTMASI:Satıh altında az bir derinliğe nüfuz eden yağmur sularının donması sonucu, genel olarak küçük hacimde (
10 cm) meydana gelen toprak kabarması
SURGEON : English Turkish military
BAŞ TABİP:Bir askeri teşkil veya garnizonda sağlık müfreze veya birliğinden sorumlu tabip üs subay. Bu subay, genel olarak, karargah erkanındandır ve sağlık konularında komutanı aydınlatır
SURGEON GENERAL : English Turkish military
SAĞLIK DAİRESİ BAŞKANI:Bak. "Surgeon General United States Army, the"
SURGEON GENERAL OFFICE : English Turkish military
KARA KUVVETLERİ SAĞLIK DAİRESİ BAŞKANLIĞI: SURGEON GENERAL, UNITED STATES AIR FORCE, THE:A. B. D. HAVA KUVVETLERİ SAĞLIK DAİRESİ BAŞKANI:Hava Kuvvetleri Komutanı ile Kurmay Başkanına ve Milli Savunma Bakanlığı Sağlık Hizmetleri Müdürüne, Hava Kuvvetleri personelinin sağlığı ve Hava Kuvvetlerinin sağlık işleri konusunda müşavirlik eden, sağlık sınıfına mensup bir subay. Bu subay, A. B. D. Hava Kuvvetlerinin, Sağlık Servisini idare eder, havacılık hekimliği programı ile hasta kabul programlarının uygulanmasına nezaret eder. SURGEON GENERAL, UNITED STATES ARMY, THE:A. B. D. KARA KUVVETLERİ SAĞLIK DAİRESİ BAŞKANI:A. B. D. Kara Ordusu Sağlık Teşkilatının Başkanı olan sağlık sınıfına mensup bir subay. Bu subay, ordu personelinin sıhhati ile ilgili programları, tıbbi ve sıhhi tesis, plan ve usulleri idare ve bunlara nezaret eder; ayrıca, ordu için lüzumlu sıhhi malzemeyi temin eder
SURGICAL HOSPITAL : English Turkish military
CERRAHİ HASTANE:Bir orduya bağlı ve muharebede yaralanan kimselere acil cerrahi yardım sağlayacak tesislere sahip seyyar sıhhiye birliği.
SURGICAL TEAM : English Turkish military
CERRAHİ EKİP:İhtisas hizmetleri birliğinin ana unsuru; ayrıca emrine verildiği bir sıhhiye birliği servisini takviye için faydalanılan bir ekip
SURPLUS : English Turkish military
GENEL FAZLA:Bak. "surplus property"
SURPLUS INSTALLATION : English Turkish military
GENEL FAZLA TESİS:Kara Ordusu ihtiyaçlarını karşılama bakımından artık kendisine lüzum olmadığı belirtilmiş tesis
SURPLUS PROPERTY : English Turkish military
GENEL FAZLA MAL:Milli Savunma Bakanlığı dahil, bütün hükümet makamlarının ihtiyaçları ve görevlerinin ifası bakımlarından lüzumlu olmadığı, Genel Hizmetler, İdaresi (General Services Administration) tarafından kararlaştırılmış fazla mal
SURPLUS STOCK : English Turkish military
GENEL FAZLA STOK:Milli Savunma Bakanlığı ve diğer hükümet makamlarının ihtiyacından fazla olan ikmal maddeleri
SURPRISE : English Turkish military
BASKIN:Düşmanın beklemediği yer, zaman ve şekilde ansızın taarruz veya savunma tarzında yapılan harekat
SURPRISE ATTACK : English Turkish military
BASKIN TAARRUZU:Bak. "surprise"
SURPRISE DEVELOPMENT : English Turkish military
BASKIN TARZINDA YAYILMA:Bak. "surprise"
SURPRISE LANDING : English Turkish military
BASKIN ÇIKARTMASI, BASKIN İNDİRMESİ:Bak. "surprise"
SURPRISE RAID : English Turkish military
BASKIN TARZINDA AKIN:Bak. "surprise"
SURRENDER : English Turkish military
TESLİM, TESLİM OLMAK:
SURROUND : English Turkish military
KİTABE DIŞI (MORGİN TERİMİNE BAK), ÇEVİRMEK, KUŞATMAK:
SURVEILLANCE : English Turkish military
MURAKABE:Bir program veya faaliyet sahasının bu hususta mevcut bilgiyi arttırmak veya icabında tedbir almak maksadıyla yakından veya dikkatle tetkiki
SURVEILLANCE AND TARGET ACQUISITION : English Turkish military
GÖZETLEME VE HEDEF TESPİTİ:
SURVEILLANCE APPROACH : English Turkish military
RADAR GÖZETLEMESİYLE YAKLAŞMA:Kontrol edenin gözetleme radarı verilerine dayanarak verdiği talimatlara uygun olarak icra edilen cihazlı yaklaşma
SURVEILLANCE OF FIRE : English Turkish military
ATIŞIN GÖZETLENMESİ:Bak. "observation of fire"
SURVEILLANCE RADAR : English Turkish military
GÖZETLEME RADARI:Devamlı olarak hava gözetlemesi yapan ve bütün hava hedeflerini çok uzaktan yakalayarak atış idare radarlarına intikal ettiren ve bu suretle, hava hedeflerinin hava savunma birlikleri tarafından azami mesafeden ateş altına alınmalarını sağlayan, hava savunma radarı. Bu radarın, ateş idare radarına nazaran tarama sahası daha geniş, menzili daha büyük, fakat ölçme sıhhati daha azdır
SURVEILLANT : English Turkish military
HAFİYE/ GÖZCÜ:Başka şahısların hareket ve faaliyetlerini gizlice gözetleyen ve kontrol eden şahıs
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani