Multilingual Turkish Dictionary

English Turkish military

English Turkish military
TRUCKHEAD : English Turkish military

OTO İNDİRME NOKTASI:Bak. "railhead"

TRUCKHEAD DISTRIBUTION : English Turkish military

OTO İNDİRME NOKTASI DAĞITIMI:İkmal maddelerinin kamyonlardan indirildiği yerde dağıtılması

TRUCKLOAD : English Turkish military

KAMYON YÜKÜ:Bir kamyonla nakledilebilecek yük miktarı. Bak. "transportation unit"

TRUCKLOAD SHIPMENT : English Turkish military

KAMYON HESABI SEVKİYAT:Taşıt tarifelerinde bir kamyon yükü olarak gösterilmiş asgari ağırlığa eşit veya ondan fazla olan yük miktarı

TRUCKMASTER : English Turkish military

OTO KISIM KOMUTANI:Bir grup kamyon veya bunların personelinden sorumlu astsubay

TRUE AIRSPEED : English Turkish military

HAKİKİ HAVA HIZI:Hava yoğunluğu (irtifa ve ısı) hatası düzeltilmiş hava hızına. eşit hız. Bak. "airspeed"

TRUE AIRSPEED INDICATOR : English Turkish military

HAKİKİ HAVA HIZI GÖSTERGESİ:Uçağın çevredeki havaya göre olan hızını gösteren cihaz

TRUE ALTITUDE : English Turkish military

HAKİKİ İRTİFA:Bir uçağın, ortalama deniz seviyesinden ölçülen irtifası

TRUE AZIMUTH : English Turkish military

HAKİKİ SEMT, HAKİKİ İSTİKAMET AÇISI:Hakiki kuzeye ve hakiki güneye göre ölçülen bir istikamet açısı

TRUE BEARING : English Turkish military

HAKİKİ İSTİKAMET AÇISI:Bir noktadan bir cisme doğru, gerçek kuzeyden saat istikametinde ölçülerek ifade edilen yatay açı

TRUE CONTROL : English Turkish military

HAKİKİ NİRENGİ ŞEBEKESİ:Hakiki koordinatları ve hakiki istikameti bilinen bir noktadan başlatılmış müşterek bir nirengi şebekesi

TRUE CONVERGENCE : English Turkish military

GERÇEK YAKLAŞIM AÇISI (ABD SAVUNMA BAKANLIĞI):Dünyanın yüzeyindeki bir meridyenin diğeri üzerine meylettiği açı. Ayrıca bakınız: "convergence"

TRUE CONVERGENCE. (NATO) : English Turkish military

HAKİKİ YAKLAŞIM AÇISI:Büyük dairede bir meridyenden diğerine değişen istikamet açısı. Ayrıca bakınız: "convergence"

TRUE COPY : English Turkish military

SURET:Herhangi bir askeri evrakın tam kopyası. Bir subay veya yönetmeliklerle kendisine yetki verilmiş herhangi bir şahıs, bunun doğru ve aslına uygun olduğunu tasdik eder

TRUE COURSE : English Turkish military

HAKİKİ PUSULA BAŞI:Bir uçak, tank veya aracın, hakiki kuzey-güney hattı ve hareket istikameti arasındaki yatay açı ile ifade edilen rotası

TRUE HORIZON : English Turkish military

HAKİKİ, GERÇEK UFUK:l. Bir görüş noktasından geçen yatay düzlemin sınırı.
Fotogrametride; bir mercek sisteminin perspektif merkezinden geçen yatay düzlemin sınırı

TRUE NORTH : English Turkish military

HAKİKİ, GERÇEK KUZEY:Bir gözetleme mevzi. inden coğrafi kuzey kutbuna uzanan istikamet

TRUE ORIGIN : English Turkish military

HAKİKİ MEBDE, GERÇEK BAŞLANGIÇ NOKTASI:Bir meridyen ile bir paralelin coğrafi olarak kesiştiği nokta. Bu nokta, grid referanslar için esas olarak alınır

TRUNK AIR ROUTE : English Turkish military

ANA HAVA YOLU:Üzerinde askeri kuvvetlerin stratejik intikallerinin yapılabileceği, tespit edilmiş bir hava yolu

TRUNK CIRCUIT : English Turkish military

ANA DEVRE:İki santralı birleştiren ana telefon hattı ve hatlar grubu. Bak. "local line"

TRUNKLINE : English Turkish military

ANA HAVA YOLU:Buna (trunk air route) da denir

TRUNNION : English Turkish military

MUYLU:Bir top kundağında desteklik vazifesi gören ve namlunun, yükseliş verildiği zaman, etrafında dönebileceği yatay ekseni teşkil eden iki eksenden biri

TRUST FUND : English Turkish military

EMANET FONU:ABD nin bir mutemet sıfatıyla, elinde bulunan fon. Bu fona, hükümet tarafından yapılan çeşitli tahsilat girer ve tesisin gayelerine uygun olarak bu fondan sarfiyat yapılır

TUBE : English Turkish military

NAMLU:Bir silahın ana parçalarından biri; namlu boşluğunun etrafını çeviren silindir şeklinde madeni kısım. "Tube" terimi, genellikle, topçu silahlarından bahsedilirken; "barrel" terimi ise, hafif ateşli silahlar için kullanılır

TUBE IN BATTERY : English Turkish military

YERİNE OTURMUŞ NAMLU:Bak. "battery"