English Turkish military
WHAT STATE : English Turkish military
HAVA ÖNLEMESİNDE "YAKIT, CEPHANE VE KALAN OKSİJEN DURUMUNU BİLDİR" ANLAMINA GELEN KOD:
WHAT'S UP : English Turkish military
HAVA ÖNLEMESİNDE "HERHANGİ BİR SORUN VARMIŞ" ANLAMINA GELEN KOD:
WHEEL BASE : English Turkish military
DİNGİL ARALIĞI:Birbirini takip eden tekerleklerin merkezleri arasındaki mesafe, ikiden fazla dingili olan araçlarda veya benzer sistemlerde müteakip dingil aralıkları aracın önünden arkasına doğru belirtilir
WHEEL LOAD CAPACITY : English Turkish military
YÜKE DAYANMA KAPASİTESİ:Hava alanlarındaki pistlerin, taksi yollarının, park alanlarının, uçakların veya ağırlığı fazla araçların neden olduğu basınca dayanma kabiliyeti
WHEELED LITTER : English Turkish military
TEKERLEKLİ HASTA TESKERESİ:Bak. "litter"
WHEELED VEHICLE : English Turkish military
TEKERLEKLİ ARAÇ:Tam veya yarı tırtıllı araçların aksine olarak, tekerlekler üzerine monte edilmiş araç
WHICH TRANSPONDER : English Turkish military
BİLDİRİMLİ RADYO SİNYAL CEVAPLAYICISI:Bildirimli tip radyo sinyaline cevap veren radyo verici takılı olduğunu bildiren kod. Dost düşman tanımlanması, Hava trafik kontrol Radar Bıykın Sistemi veya keşif radarı
WHIP STOLL : English Turkish military
ÇEKİŞLE PERDOVİTES; BİR HAVA MANEVRASI:Bu hareketle uçağa hızı düşünceye ve burnu birden bire aşağı doğru dikilinceye kadar tırmanma yaptırılır
WHITE DISCHARGE : English Turkish military
ŞEREFLİ TERHİS:Bak. "honorable discharge"
WHITE FLAG OF TRUCE : English Turkish military
MÜTAREKE BAYRAĞI:Düşman kuvvetler arasında bir mütareke veya her hangi bir konuşmada, muhasamatın geçici olarak durdurulmasında kullanılan beyaz bayrak. Ayrıca bakınız: "flag"
WHITE FORCES : English Turkish military
BEYAZ KUVVETLER:Varşova Paktı tatbikatları ile istihbarat rapor edilirken, bu tatbikattaki karşı kuvvetleri temsil eden birlikleri belirtmek için kullanılan terim
WHITE LABEL : English Turkish military
BEYAZ YAFTA:Asitlerin veya kimyasal aşınma yapan sıvıların naklinde dikkati çekmek maksadıyla üzerine yapıştırılan beyaz renkli etiket
WHITE OUT : English Turkish military
YÖNÜN KAYBEDİLMESİ:Kar üzerinde parlayan güneş veya gökyüzünün kararması nedeniyle ufka göre istikametin kaybedilmesi
WHITE PHOSPHORUS : English Turkish military
BEYAZ FOSFOR:Açık havada kendiliğinden yanan sarı renkte, balmumu kıvamında kimyasal madde. Çeşitli mermilerde dolgu maddesi, sis maddesi olarak kullanılır. Yangın çıkartma tesisi vardır
WHITE PROPAGANDA : English Turkish military
AÇIK PROPAGANDA:Kaynağı bilinen ve bu kaynak tarafından veya ilgili yetkili bir teşkilat tarafından yapıldığı doğrulanan propaganda. Buna (overt propaganda) da denir. Ayrıca bakınız: "propaganda"
WIDE ANGLE PHOTOGRAPH : English Turkish military
GENİŞ AÇILI FOTOĞRAF:Ortalama 90 derecelik bir koni dahilinde fotoğraf çekecek kadar geniş açılı merceğe sahip bir makine ile alınmış hava fotoğrafı
WIDE ENVELOPMENT : English Turkish military
GENİŞ KUŞATMA:Düşman savunma tertibatının yanına veya gerisine ve düşman cephe hattının gerisindeki bir hedefe yöneltilmiş kuşatma hareketi. Bu tip kuşatma kuvveti, düşman savunma tertibatından kaçınmak maksadıyla düşmanın yanının açıklarından dolaşır ve tespit kuvvetinin karşılıklı yardım ateşlerinden faydalanacak kadar uzakta hareket edebilir. Ayrıca bakınız: "close envelopment"
WIDTH : English Turkish military
GENİŞLİK:Bir düzen veya mevziinin bir yanından öbür yanına kadar olan saha. Bu saha sağ ve sol taraflardaki en uzak birlikleri de içine alır
WIDTH OF SHEAF : English Turkish military
DEMET GENİŞLİĞİ:Kanatların merkezlerindeki patlama veya vuruşlar arasındaki yanlamasına mesafe. Bu terimin Deniz topçu ateşindeki karşılığı "deflection pattern"-"dağılma" dır
WIG WAG : English Turkish military
GÖREREK MUHABERE ŞEKLİ:Bir flama veya bir ışığı, nizami koda göre sallamak suretiyle verilen işaret
WIL FUL : English Turkish military
İNATÇI; KASDİ; SÖZ ANLAMAZ:
WILCO : English Turkish military
ALINDI, ANLAŞILDI:Bir telsiz veya telefon emrinin alındığını ve yerine getirileceğini belirtmek için kullanılan kelime. Bu kelime (son mesajınız alındı, anlaşıldı ve yerine getirilecektir "your last message received understood and will be complied with") anlamına gelir
WILD SHOT : English Turkish military
SERSERİ ATIM:Normal dağılmanın tamamıyla dışında kalan atım, vuruş noktası, geliştirilmiş silahların dört muhtemel hatasından fazla olan ve atış çizelgesi muhtemel sapmalarından altısının dışında kalan atım
WILD WEASEL : English Turkish military
WILD WEASEL (UÇAĞI):Elektromanyetik enerji yayan alıcıları kullanan karada üslenmiş düşman savunma sistemlerini tanımlamak, yerini saptamak ve fiziksel olarak engellemek veya imha etmek üzere özel olarak tadil edilmiş uçak
WILL NOT FIRE : English Turkish military
ATEŞ EDİLMEYECEK:Gözcüye veya atış isteğinde bulunan merceğe ateş destek gemisi tarafından hedefe ateş açılmayacağını bildirmek üzere kullanılan terim
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani