Multilingual Turkish Dictionary English Turkish military

BARRIER MATERIAL : English Turkish military

TECRİTLİ MALZEME:Su, yağ veya rutubetin belirli bir dereceye kadar geçmesine engel olacak şekilde imal edilmiş malzeme. Bu malzemeden, bu gibi unsurların sızmasını durdurmak veya sızmamasını temin için faydalanılır

BARRIER MINEFIELD {LAND MINE WARFARE) : English Turkish military

KAPAMA MAYIN TARLASI, ENGEL MAYIN TARLASI (KARA MAYIN HARBİ):Seçilmiş bölgelere, özellikle yanlara karşı düşman taarruzunu tıkamak ve düşmanın kritik muharebe sahalarına yaklaşmasını başka yönlere saptırmak üzere serilmiş mayın tarlası. Ayrıca bakınız: "minefield"

BARRIER PLAN : English Turkish military

ENGELLEME PLANI:Bir harekat planı {veya emrinin)
bir düşman kuvvetin hareketini istenilen istikametlere yöneltmek, çevirmek, geciktirmek veya durdurmak ve bu kuvveti fazla personel ve malzeme kaybına uğratmak için engellerin kullanılmasıyla ilgili kısmı

BARRIER SPACING : English Turkish military

YALITKAN MESAFESİ:Bir buat veya bağlantı levhasının saplama sınırları arasındaki mesafe

BARRIER SYSTEM : English Turkish military

ENGELLEME SİSTEMİ:Düşman kuvvetlerini istenilen istikamete yöneltmek veya tertibini bozmak, hareketini geciktirmek veya durdurmak; birlik vazifesinin başarıya ulaşmasında yardımcı olmak üzere birbiriyle koordineli ve ilgili olarak, derinliğine yerleştirilmiş engeller serisi

BARRIER TACTICS : English Turkish military

ENGELLEME TAKTİĞİ:Tabii ve suni vasıtalarla tahkim edilmiş ve ateşle desteklenmiş hatlardan faydalanmaya dayanan taktik

BARTER ITEM : English Turkish military

TAKAS MADDESİ, MÜBADELE MADDESİ:Mübadele, takas ve benzeri usullere göre alınıp verilen maddelerden biri

BASE : English Turkish military

DAHİLİ HAVA ALANI, ESAS (ANA) UÇAK GEMİSİ:Bakınız: "emergency fleet operating base; establishment; island bases"

BASE 0F FIRE : English Turkish military

ATEŞ ÜSSÜ:Manevra unsurlarına ateş desteği sağlayan unsurlar. Diğer birliklerin ilerleyişini ateşle destekler ve taarruz hareketleri bunun çevresinde cereyan eder

BASE AIRDROME : English Turkish military

ÜS HAVA MEYDANI:Bir harekat alanının menzil sahası içinde bulunan bir havaalanı. Bu alan, barıştaki daimi hava alanlarına benzerse de, daha çok seçilmiş tesisleri ihtiva eder

BASE ALTITUDE METHOD : English Turkish military

ANA İRTİFA BOMBARDIMAN USULÜ:Bir hava bombardıman usulü. Bu usulde; önden giden tayyare veya birkaç tayyareden müteşekkil kademe, bombalarını belirli bir yükseklikten (ana irtifadan), bunu takip eden tayyareler de daha yüksek irtifadan atar

BASE AND INCREMENT CHARGE : English Turkish military

ESAS VE İLAVE BARUT HAKKI:Mesafe değişikliklerinde gerekli uyarmaları yapabilmek için esas olarak hazırlanmış sevk barutu ile buna ilave edilebilecek veya çıkarılabilecek şekilde hazırlanmış, seri halinde küçük barut hakları

BASE ANGLE : English Turkish military

TEVCİH AÇISI:Atış hattı (base point line) ile tevcih hattı (orienting line) arasında meydana gelen, saat ibresi istikametindeki yatay açı

BASE CAMP : English Turkish military

ESAS ESİR KAMPI:Bak. "Prisoner of war camp"

BASE CENSORSHIP : English Turkish military

ESAS SANSÜR:Birlik sansüründen daha yukarı kademelerde yapılan askeri sansür. Bak. "Unit censorship"

BASE COMMAND : English Turkish military

ÜS KOMUTANLIĞI:Bir kara, hava veya deniz üssünü ya da tek komutanlık altında teşkil edilmiş üsler grubunu ihtiva eden bir bölge

BASE COMPLEX : English Turkish military

Bknz. "Air force base; Army base; Marine base; Naval base; Naval or marine (air) base". Ayrıca bakınız: "noncontiguous facility"

BASE COVER : English Turkish military

ESAS ÖRTÜ:Sabit mahiyetteki herhangi bir tesis veya bölgenin, meydana gelen değişiklikleri ortaya çıkarmak amacıyla daha sonraki örtüyle mukayese edilebildiği örtüsü

BASE DEFENSE : English Turkish military

ÜS SAVUNMASI:Bu üs'deki tesislerin azami kapasitesini kuvvetlerimiz hesabına elde bulundurmayı temin bakımından, düşmanın bu üsse karşı taarruz ve sabotaj tesirini ortadan kaldırmak veya azaltmak için gerekli, normal ve olağanüstü askeri tedbirler

BASE DEFLECTION : English Turkish military

ESAS YAN AÇISI:Bir topa, istikameti bilinen bir başlangıç hattından, esas istikamet noktası olarak kabul edilen ve yeri sıhhatli olarak tayin olunan belirli bir noktaya tevcih için verilmesi icap eden açı

BASE DEPOT : English Turkish military

ÜS DEPOSU:Bir harekat alanı menzil sahasındaki ikmal deposu

BASE DEPOT COMPANY : English Turkish military

ÜS DEPO BÖLÜĞÜ:Bknz. "base depot"

BASE DETONATING FUSE : English Turkish military

DİP TAPA:Bu tapalarda iki türlüdür: a) (delay fuze; Tavikli tapa) b) (non-delay fuze; Taviksiz tapa )

BASE DEVELOPMENT : English Turkish military

ÜS GELİŞTİRME:Bir bölge veya mahalleye ait kaynakların ve tesislerin askeri harekatı desteklemek üzere ıslah veya genişletilmesi

BASE DEVELOPMENT PLAN : English Turkish military

ÜS GELİŞTİRME PLANI:Askeri harekatları desteklemek üzere gerekli tesisler ve üsler için plan