Multilingual Turkish Dictionary

English Turkish

English Turkish
ADULTERINE : English Turkish

adj. gayrimeşru, yasadışı, zina yapan ilişkiden doğmuş olan; öz olmayan, evlilik dışı

ADULTERINUS : English Turkish

n. melez, kırma

ADULTEROUS : English Turkish

adj. zina yapan, eşini aldatan

ADULTEROUSLY : English Turkish

adv. zina yaparak, aldatıcı bir şekilde

ADULTEROUSNESS : English Turkish

n. hıyanet, eşini aldatma niteliği, ihanet, sadakatsizlik

ADULTERY : English Turkish

n. zina, eşini aldatma

ADULTHOOD : English Turkish

n. yetişkinlik, erginlik, reşitlik

ADULTLY : English Turkish

adv. metanetle, olgun bir şekilde, yetişkin gibi

ADULTNESS : English Turkish

n. erişkinlik, yetişkin olma niteliği, ergin olma durumu, olgunluk

ADUMBRATE : English Turkish

v. ima etmek, taslağını çizmek, sezdirmek; hissettirmek, dokundurmak,

ADUMBRATION : English Turkish

n. ima, sezdirme, dokundurma

ADUMBRATIVE : English Turkish

adj. önceden ima ederek, önceden göstererek; sembol ile belirterek; haber vererek

ADUMBRATIVELY : English Turkish

adv. ima ederek, önceden gösteren bir şekilde; taslağını çizerek

ADUST : English Turkish

adj. kavrulmuş, yanmış, yakılmış; kasvetli, melankoli

ADVANCE : English Turkish

n. ilerleme, gelişme, atılım, yükselme, avantaj, avans, artış, öncü

ADVANCE : English Turkish

v. ilerletmek, geliştirmek, yükseltmek, atamak, ilerlemek, artmak, gelişmek, ileri almak, öne almak [tar.], avans vermek, peşinat vermek, ileri sürmek, öne sürmek

ADVANCE BOOKING : English Turkish

n. önceden yer ayırtma

ADVANCE FACTORY : English Turkish

ilerleme fabrikası, ruhsatlı fabrika, onaylı üretim bölgesi

ADVANCE GUARD : English Turkish

avangard, öncü

ADVANCE NOTICE : English Turkish

önceden bildirme, önceden bildirilen duyuru

ADVANCE PAYMENT : English Turkish

ön ödeme, peşinat, avans

ADVANCE SECTION : English Turkish

n. ön parça

ADVANCE THE DATE : English Turkish

v. tarihi öne almak

ADVANCE WARNING : English Turkish

ön alarm, önceden verilen alarm, ön bildirim

ADVANCE/DECLINE LINE : English Turkish

n. yükselenler/düşenler çizgisi, (menkul kıymetler borsası) teminat bedellerinin yükselenleri ve düşenleri arasındaki farkın toplamını hesaplamak için kullanılan araç, a/d