Multilingual Turkish Dictionary

English Turkish

English Turkish
ANAESTHETISE : English Turkish

v. uyutmak, anestezi yapmak, bilinci kapalı yapmak, duyarsız hale getirmek, ağrıya karşı duyarlılığı azaltmak (ayrıca anaesthetize)

ANAESTHETIST : English Turkish

n. anestezi uzmanı, narkozcu, anestezist

ANAESTHETIZATION : English Turkish

n. anestetizasyon, uyutma veya duyarsız hale getirme yöntemi, ağrıya karşı yerel hissizliğe neden olan süreç (kimyasal yollar ile)

ANAESTHETIZE : English Turkish

v. narkoz vermek, uyutmak, uyuşturmak

ANAGEN : English Turkish

n. anagen, insanın kafa derisi saçında 3 ila 6 yıl süren saç dönüşümünün büyüme aşaması anagenesis$3115$|anageneses $WI_FREQUENCY:33 $WI_POS:48 $WI_CONJ:"167" anajenez, türlerin aşamalı gelişimi (Biyoloji)

ANAGENETIC : English Turkish

adj. anagenetic, aşamalı cinsel gelişim ile ilgili (Biyoloji)

ANAGLYPH : English Turkish

n. anaglif, kabartmalı eser

ANAGLYPHIC : English Turkish

adj. kabartmalı, anaglif ile ilgili; anaglife ait veya ilgili

ANAGLYPHY : English Turkish

n. anaglif, özel gözlüklerle bakıldığında üç boyutlu olarak görünen iki renkle basılmış olan fotoğraf gösterme yöntemi (Optik)

ANAGLYPTA : English Turkish

n. kalın kabartmalı bir Britanya duvar kâğıdı markası

ANAGOGE : English Turkish

n. anagoji, anagoji, bir metnin tinsel yorumu; gelecek ile ilgili cevaplar bulmak için kullanılan İncil yorumu; tinsel mutluluk

ANAGOGY : English Turkish

n. anagoji, anagoji, bir metnin tinsel yorumu; gelecek ile ilgili cevaplar bulmak için kullanılan İncil yorumu; tinsel mutluluk

ANAGRAM : English Turkish

n. çevrik kelime, evirmece, harflerin yerini değiştirme

ANAGRAMMATIC : English Turkish

adj. anagramatik, çevrik kelimelerle ait veya ilgili olan

ANAGRAMMATISE : English Turkish

v. anlamı bulmak için harfleri karışık bir şekilde okumak, bir anagramdaki harfleri yeniden düzenlemek, yeni kelime üretmek için bir kelimenin harflerini yerlerini değiştirmek (ayrıca anagrammatize)

ANAGRAMMATISM : English Turkish

n. anagrammatism, anagram yapma uygulaması

ANAGRAMMATIZE : English Turkish

v. anlamı bulmak için harfleri karışık bir şekilde okumak, bir anagramdaki harfleri yeniden düzenlemek, yeni kelime üretmek için bir kelimenin harflerini yerlerini değiştirmek (ayrıca anagrammatise)

ANAHEIM : English Turkish

n. California’da (ABD) bir şehir; Disneyland bölgesi; yeşil ve kırmızı baharatlı biber veren bir tür tropik bitki

ANAKREON : English Turkish

n. Anacreon (İÖ
İÖ 478?), aşk ve şarap şiirleri yazmış bir Yunan şair

ANAL : English Turkish

adj. anal, anüs ile ilgili, anüsten yapılan

ANAL SEX : English Turkish

ters ilişki

APARTMENT : English Turkish

n. apartman dairesi, daire, oda

APARTMENT BLOCK : English Turkish

n. apartman

APARTMENT BUILDING : English Turkish

apartman

APARTMENT FOR RENT : English Turkish

kiralık ev