English Turkish
CANAKIN : English Turkish
n. küçük kap veya konserve kutusu
CANAL : English Turkish
n. kanal, ark, suyolu
CANALETTO : English Turkish
n. Giovanni Antonio Canale (
1768), Venedikli ünlü bir ressam
CANALICULAR : English Turkish
adj. küçük bir kanal veya tüple alakalı
CANALICULATE : English Turkish
adj. boylu boyunca devam eden bir veya daha fazla yivi/oluğu olan
CANALICULATION : English Turkish
n. çentik/diş yapımı, yiv/oluk yapımı
CANALICULISATION : English Turkish
n. (Tıp) vücuttaki küçük kanalın gelişimi; her dokudaki küçük kanalların oluşumu (ayrıca canaliculization)
CANALICULIZATION : English Turkish
n. (Tıp) vücuttaki küçük kanalın gelişimi; her dokudaki küçük kanalların oluşumu (ayrıca canaliculisation)
CANALICULUS : English Turkish
n. vücuttaki küçük kanal (Anatomi); yiv, oluk
CANALIS : English Turkish
n. kanal, damar, pasaj, geçit
CANALIS CERVICIS UTERI : English Turkish
n. (Anatomi) rahim ağzı kanalı, uterustan vajinaya doğru uzanan lif şeklindeki kanal
CANALISATION : English Turkish
n. kanal veya kanallar yapımı; kanal yapma faaliyeti, belirli iletişim kanallarını kullanarak yönetim (ayrıca canalization)
CANALISE : English Turkish
v. kanalize olmak, kanal yapmak; bir başka kanala yönlendirmek (ayrıca canalize)
CANALIZATION : English Turkish
n. kanal açma, kanallar sistemi
CANALIZE : English Turkish
v. kanal açmak, kanal haline getirmek, kanalize etmek; yönlendirmek
CANAPE : English Turkish
n. kanepe; kokteyllerde sunulan minik sandviç
CANARD : English Turkish
n. uydurma haber, asılsız haber; hile, oyun
CANARDS : English Turkish
n. kanardlar, bir hava aracının asıl kanatlarının önünde bulunan sabitleştirilmiş veya hareket ettirilebilir küçük kanatlar (adını Birinci Dünya Savaşı dönemindeki benzer bir uçaktan almıştır)
CANARIES : English Turkish
n. Kanarya Adaları, Atlantik Okyanusu'nda Afrika'nın kuzeybatı kıyılarına yakın bir adalar grubu
CANARY : English Turkish
n. kanarya
CANARY : English Turkish
adj. açık sarı
CHECK RETURN : English Turkish
hesapta yeterli para olmamasından dolayı banka tarafından bir çekin reddedilmesi
CHECK THE AIR IN THE TIRES, PLEASE : English Turkish
lastiklerin havasını kontrol edin lütfen
CHECK THE BATTERY, PLEASE : English Turkish
aküyü kontrol edin lütfen
CHECK THE BLINKER, PLEASE : English Turkish
flaşörü kontrol edin lütfen
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani