Multilingual Turkish Dictionary

English Turkish

English Turkish
COAGULABLE : English Turkish

adj. durum değiştirebilir, daha kalın ve yoğun bir kitleye dönüşebilir; pıhtı oluşturabilir

COAGULANT : English Turkish

n. pıhtılaşmaya sebep olan madde, pıhtılaşmaya sebep olan madde

COAGULASE : English Turkish

n. kanın pıhtılaşmasına sebep olan enzim

COAGULATE : English Turkish

v. pıhtılaşmak, koyulaşmak, pıhtılaştırmak, koyulaştırmak

COAGULATED : English Turkish

adj. pıhtılaşmış

COAGULATING : English Turkish

n. pıhtılaştırma

COAGULATION : English Turkish

n. pıhtılaşma

COAGULATION FACTOR : English Turkish

n. pıhtılaşma ajanı, kanın pıhtılaşması için gerekli olan kandaki faktörlerden (Faktör I'den 13'e kadar) her biri

COAGULATION FACTOR I : English Turkish

n. (hematoloji, kan bilimi) faktör I, fibrinojen, karaciğerin sentezlediği protein, kan pıhtılaştığında lifli proteine dönüşen protein

COAGULATIVE : English Turkish

adj. kalınlaşmaya eğilimi olan, pıhtılaşmaya eğilimi olan; bir pıhtılaşma ajanına ait

COAGULATOR : English Turkish

n. kanın pıhtılaşmasına sebep olan madde, pıhtılaşmaya sebep olan madde

COAGULIN : English Turkish

n. substance which causes blood to clot, coagulant (Kimya)

COAGULUM : English Turkish

n. pıhtı

COAK : English Turkish

n. (Marangozluk) birbirine geçmeli bir kalasın yüzünü diğer kalasa birleştiren zıvana türü; kalasları birbirine birleştiren sert tahta veya demir çivi

COAL : English Turkish

n. kömür, maden kömürü, bir yakımlık kömür, kor

COAL : English Turkish

v. kömür vermek, kömür almak

COAL BED : English Turkish

n. kömür yatağı, kömür tabakası

COAL BLACK : English Turkish

n. çok koyu siyah, zift karası

COAL BOX : English Turkish

n. kömür taşımak için kullanılan kutu

COAL BUNKER : English Turkish

n. kömür antreposu

COAL BURNER : English Turkish

n. kömür kazanı, buhar üreterek bir tribünü döndüren ve elektrik üreten kömürle beslenen basit kazan

COAL CAR : English Turkish

n. kömür vagonu

COAL CUTTER : English Turkish

kömür kesici, kömürü kesmekte kullanılan makina

COAL DUST : English Turkish

kömür tozu, kömür zerrecikleri

COAL FIELD : English Turkish

n. kömür sahası/havzası, önemli miktarda kömür içeren bölge