English Turkish
AED : English Turkish
n. "United Arab Emirates Dirham (Birleşik Arap Emirlikleri Dirhemi)"; Birleşik Arap Emirlikleri’nin en küçük para birimi kodu
AED : English Turkish
n. "automated external defibrillator (otomatik harici defibrilatör)"; (Tıp) kalp ritmini otomatik olarak analiz eden ve bir sorun fark ettiğinde, kalbin normal ritmine ulaşması için elektrik şoku veren mobil defibrilatör
AEDILE : English Turkish
n. bayındırlık memuru, eski Roma’da pazarlar, su ve hububat sağlamayı idare eden kamu çalışmaları, sokaklar ve oyunlardan sorumlu olan memur
AEF : English Turkish
"American Expeditionary Forces (Amerikan Yurtdışı Kuvvetleri)"; savaşmak için yurt dışına gönderilen Amerikan silahlı kuvvetleri (özellikle Birinci Dünya Savaşı sırasında)
AEGEAN : English Turkish
adj. Ege
AEGEAN : English Turkish
n. ege denizi, ege
AEGEAN ART : English Turkish
Ege sanatı; antik Yunan öncesi Girit ve Miken medeniyetlerinden kalan sanat eserleri (yaklaşık olarak İÖ
1100)
AEGEAN SEA : English Turkish
adalar denizi, ege denizi
AEGINA : English Turkish
n. güneybatı Yunanistan adası
AEGINA : English Turkish
n. aegina, küçük denizanası
AEGIS : English Turkish
n. kalkan, siper, koruma
AEGROTAT : English Turkish
n. öğrenci hastalık izni belgesi, öğrenci hastalık sağlık raporu; hastalık nedeniyle derslere katılmayan öğrenciye verilen ünvan
AELUROPHOBIA : English Turkish
n. ailurofobi, kedi fobisi, olağanüstü kedi korkusu
AENEAS : English Turkish
n. (Yunan ve Roma Mitolojisi) Anchises ve Aphrodite’in oğlu ve Virgil'in Aeneid’inin kahramanı
AENEID : English Turkish
n. şair Virgil tarafından yazılmış Latince destansı
AEOLIAN : English Turkish
adj. rüzgârdan oluşan
AEOLIAN : English Turkish
adj. rüzgarla oluşan, (Jeoloji) eolyen, rüzgar hareketlerinin neden olduğu veya sonucu olan (örneğin kum tepeleri)
AEOLIAN HARP : English Turkish
üzgâr harpı, rüzgârla çalınan bir çenk
AEOLIC : English Turkish
adj. rüzgârın yüzeydeki hareketiyle ilgili
AEOLIC : English Turkish
n. aeolic, Eski Yunan diyalekti
AEOLIPILE : English Turkish
n. buhar motorlu cihaz, gaz püskürtmesi tarafından yaratılan kuvvetlerin etkisini göstermek için kullanılan yuvarlak cihaz; laboratuvarda ocakta ısıtılmış alkol buharını enjekte etmek için kullanılan cihaz
AEOLIS : English Turkish
n. Midilli’yi de içeren Ön Asya sahilinin eski adı
AEOLUS : English Turkish
n. (Yunan Mitolojisi) rüzgârlar Tanrısı
AEON : English Turkish
n. çok uzun zaman, evrenin yaşı, ebediyet, sonsuzluk
AEONIAN : English Turkish
adj. çağlar önce, sınırsız, sonsuz
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani