English Turkish
AEROTITIS : English Turkish
n. aerotit media, "aerotitis media" teriminden gelen (hava basıncındaki değişikliklerin neden olduğu orta kulak iltihabı)
AEROTROPISM : English Turkish
n. aerotropizm, hava etkisi nedeniyle belli bir yöne doğru eğilim ya da büyüme (Biyoloji)
AERTEX : English Turkish
n. (Britanya) fanila ve eşofman üretiminde kullanılan gevşek dokunmuş pamuklu bir kumaş markası
AERUGO : English Turkish
n. bakır küfü, bakı asetat; metal üzerinde yeşil tabaka
AERY : English Turkish
n. kartal yuvası, kartal yuvası (dağ başında); yerden çok daha yüksek yerde bulunan ev (Eski İngilizce)
AERY : English Turkish
adj. göklerle ilgili, ruh gibi, gerçek dışı, bu dünyaya ait olmayan
AESCHYLUS : English Turkish
n. (MÖ
456) eski Yunan’da bir şair ve oyun yazarı
AESCULAPIAN : English Turkish
adj. tıp, tıbbi, tıp tanrısı ile ilgili
AESCULAPIUS : English Turkish
n. tıp ve iyileştirme Tanrısı (Yunan ve Roma Mitolojisi)
AESCULIN : English Turkish
n. eskülin, kimyasal madde
AESOP : English Turkish
"Automated Endoscopic System for Optimal Positioning (Otomatik Optimal Pozisyon Endoskopik Sistemi)"; (Tıp) ameliyat işlemleri sırasında endoskop tutan ve manevralar yapan ses kontrollü robot sistemi (Computer Motion Inc. tarafından imal edilmektedir)
AESOP : English Turkish
n. Ezop; (MÖ
560) Yunan masal yazarı
AESOP'S FABLES : English Turkish
Ezop’un masalları; Yunan yazar Ezop’un ahlaki masallar koleksiyonu
AESOPIAN : English Turkish
adj. Ezop’un, Ezop’la ilgili, Ezop (Yunan masal yazarı) karakteri
AESTHESIA : English Turkish
n. hissetme, duyarlılık, algılama yeteneği; hissedebilme
AESTHESIS : English Turkish
n. hissedebilme, duygusal algılama, estezi
AESTHETE : English Turkish
n. estet, güzelliği en üstün değer sayan kimse
AESTHETIC : English Turkish
adj. estetik
AESTHETIC GYMNASTICS : English Turkish
estetik jimnastik, atletlerin aynı zamanda görsel olarak güzel performans yaratmaları gerektiği jimnastik türü (dans, aksesuarlar, vs. kullanarak)
AESTHETIC SENSE : English Turkish
estetik duyu, güzeli algılama, güzelliğin ne olduğunu anlama
AESTHETIC VALUE : English Turkish
estetik değer, göz zevkine hitap eden doğal güzelliğini esas alan değer veya erdem
AESTHETICAL : English Turkish
adj. estetik
AESTHETICALLY : English Turkish
adv. estetik bir şekilde, estetiğe ilişkin olarak, güzelliğin algılanması ve takdir edilmesiyle ilgili; ince tat duyusu ile
AESTHETICIAN : English Turkish
n. estetik uzmanı, estetisyen, güzellik ve sanatsal anlatım yapısı uzmanı olan kişi; güzellik uzmanı, güzellik ve kozmetik bakımı yapan kişi (cilt bakımları, manikür, pedikür, vs. gibi); kozmetikçi
AESTHETICISE : English Turkish
v. estetik yapmak, estetik yapmak, bir şeyi memnuniyet verici yapmak; sanatsal bir şekilde tanımlamak (ayrıca aestheticize)
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani