Multilingual Turkish Dictionary

English Turkish

English Turkish
ABROGATIVE : English Turkish

adj. iptal, fesih

ABROGATOR : English Turkish

n. yürürlükten kaldıran veya fesheden kimse; yok eden kimse

ABRUPT : English Turkish

adj. beklenmedik, ani, sarp, dik; kaba; tutarsız

ABRUPT DEPARTURE : English Turkish

ani gidiş, ani ayrılış

ABRUPT DISCHARGE : English Turkish

ani boşalma (gaz veya sıvının); ani kısa ünlem/nida (özellikle dua veya kısa dini söyleyiş)

ABRUPTION : English Turkish

n. ani kopma veya durma meydana gelmesi

ABRUPTLY : English Turkish

adv. birdenbire, aniden, ansızın, beklenmedik bir şekilde

ABRUPTNESS : English Turkish

n. anilik, diklik; kabalık, tutarsızlık

ABRUZZI : English Turkish

n. Abruzzo; orta İtalya’nın, Adriyatik Denizi ile sınır dağlık bölgesi

ABRUZZO : English Turkish

n. orta İtalya’nın, Adriyatik Denizi ile sınır dağlık bölgesi, Abruzzi; bir soyadı

ABS : English Turkish

"anti-lock braking system (anti-kilit fren sistemi)"; arabalarda fren yapma anında tekerleklerin kilitlenmesini önleyen sistem

ABS : English Turkish

tam, mutlak, şüphe götürmez

ABSALOM : English Turkish

n. Kral David’in oğlu (İncil); bir erkek adı

ABSALOM'S TOMB : English Turkish

Absalom’un mezarı; Kral David’in oğlu Absalom’un olduğuna geleneksel olarak inanılan İsrail’deki Kidron Nehri’nin yanında bulunan anıt

ABSCESS : English Turkish

n. çıban, apse

ABSCESSED : English Turkish

adj. apse olan, irin birikimi ve inflamasyon ile karakterize (Pataloji)

ABSCESSING : English Turkish

n. iltahaplı dokuda toplanan irin; iltahaplı dokuda irin birikmesi süreci

ABSCISE : English Turkish

v. kesip almak, ortadan kaldırmak

ABSCISIC ACID : English Turkish

n. absisik asit, (Biyokimya) yaprak çıkarmayı teşvik eden çimlenmeyi ise basılayan bitki hormonu

ABSCISION : English Turkish

n. uzvun kesilmesi, keserek almak (cerrahide)

ABSCISSA : English Turkish

n. apsis

ABSCISSION : English Turkish

n. kesme, kesilme

ABSCOND : English Turkish

v. kaçmak, alacaklıdan kaçmak, kanundan kaçmak, kaçıp gizlenmek

ABSCOND FROM : English Turkish

kaçmak, ayrılmak, sessizce sıvışmak

ABSCOND FROM JUSTICE : English Turkish

v. kanundan kaçmak