Multilingual Turkish Dictionary

English Turkish

English Turkish
ABSCOND WITH THE MONEY : English Turkish

v. parayla kaçmak, parayı alıp kaçmak

ABSCONDED : English Turkish

adj. gitmiş, ayrılmış; kaçan, firari

ABSCONDENCE : English Turkish

n. gizli kaçış, yılan gibi süzülme

ABSCONDER : English Turkish

n. kaçak

ABSCONDING DEBTOR : English Turkish

n. alacaklıdan kaçan borçlu

ABSCONDING WITH MONEY : English Turkish

n. parayla beraber gizlice sıvışmak

ABSEIL : English Turkish

n. yukarıdaki bir çıkıntıya bağlanmış bir ipten kayarak bir dağ yüzeyinden aşağıya inme metodu (Dağcılık)

ABSEIL : English Turkish

v. rappel, yukarıdaki bir çıkıntıya bağlanmış bir ipten kayarak bir dağ yüzeyinden aşağıya inme (Dağcılık)

ABSEILER : English Turkish

n. vücuda iki kez dolanmış ve yukarıdaki bir çıkıntıya bağlanmış bir ipten kayarak bir dağ yüzeyinden aşağıya inen kişi (Dağcılık)

ABSEILING : English Turkish

n. sabit bir ip üzerinde aşağı inme süreci, yukarıdaki bir çıkıntıya bağlanmış bir ipten kayarak bir dağ yüzeyinden aşağıya inme eylemi (Dağcılık)

ABSENCE : English Turkish

n. yokluk, bulunmama; dalgınlık; gıyap

ABSENCE FROM SCHOOL : English Turkish

dersi asma; okulda olmama

ABSENCE MAKES THE HEART GROW FONDER : English Turkish

yokluklarında değerini anladığımız insanlar veya şeyler

ABSENCE OF HUMAN HABITATION : English Turkish

n. insan yerleşiminin olmaması

ABSENCE OF MIND : English Turkish

dalgınlık

ABSENCE OF PROOF : English Turkish

delilsizlik

ABSENCE WITHOUT LEAVE : English Turkish

izinsiz ayrılma, firar

ABSENT : English Turkish

v. bulunmamak

ABSENT : English Turkish

adj. yok, bulunmayan, devamsız, dalgın

ABSENT MINDED : English Turkish

dalgın

ABSENT MINDEDNESS : English Turkish

dalgınlık

ABSENT ONESELF : English Turkish

v. bulunmamak, gelmemek

ABSENT ONESELF FROM : English Turkish

aşka yerde kalmak, ayrılmak, geri çekilmek, okuldan kaçmak

ABSENT PETIOLE : English Turkish

n. (Botanik) sapsız yaprak

ABSENT WITHOUT LEAVE : English Turkish

asker kaçağı