English Turkish
A BIT OF SKIRT : English Turkish
ir parça etek, eksik etek, (aşağılayıcı argo) seksi görünümlü bayanlar için erkeklerce kullanılan ifade (fıstık gibi)
A BIT OFF : English Turkish
ezalet, kötü gidiş
A BIT THICK : English Turkish
çok çok fazla, abartılı, tolore edilebilmesi imkansız
A BIT WEAK UPSTAIRS : English Turkish
kafası pek çalışmaz
A BITE AND A SUP : English Turkish
n. iki lokma yemek, iki yudum bir şey
A BLANK LOOK : English Turkish
n. boş bakış, ifadesiz bakış
A BLATANT LIE : English Turkish
ariz yalan, tamamen gerçekdışılık, arsızca söylenen yalan
A BLOT ON ESCUTCHEON : English Turkish
n. şerefine sürülmüş leke
A BLOT ON ONE'S ESCUTCHEON : English Turkish
irisinin arması üstündeki leke, bir insanın şerefini iki paralık etmek; birisinin ailesini lekelemek
A BLOT ON THE LANDSCAPE : English Turkish
manzaradaki leke, manzarayı berbat eden şey; daha önceki rahat durumu bozan eden şey
A BLOW BY BLOW ACCOUNT : English Turkish
çok detaylı hesap
A BOLT FROM THE BLUE : English Turkish
eklenmedik ve şok edici süpriz veya olay (ör.: "yirmi yıldır bu şirkette çalışıyordu, bu yüzden işi bırakması çok büyük bir süpriz olarak hissedilmiş olmalı")
A BOMB : English Turkish
n. atom bombası
A BORN : English Turkish
doğuştan (sanatçı, katil, vb.)
A BRANCH : English Turkish
A birimi, ordunun, personelle ilgili bölümü
A BRANCH GHQ : English Turkish
A birimi GHQ, ordunun, personelden ve personel yönetiminden sorumlu bölümü
A BRAND FROM THE BURNING : English Turkish
hayatta kalan, kaçak
A BREED APART : English Turkish
tamamı ile farklı (davranışlarda, görünüşte, düşünüşte, vb.)
A BUNDLE : English Turkish
(Gayri resmi) bir servet (ör.: "yeni kürk ceketim bana bir servete maloldu!"), çok miktarda para
A BUTTON SHORT : English Turkish
tahtası eksik, kaçık, şapşal
A CAPPELLA : English Turkish
adv. müzik enstrümanları olmaksızın; bir kilise veya şapel tarzında (Müzik)
A CARD UP ONE'S SLEEVE : English Turkish
n. kurtarıcı
A CHANGE FOR THE WORSE : English Turkish
n. kötüleşme, kötüye gitme
A CHANGE OF AIR : English Turkish
n. hava değişimi
A CHANGE OF CLOTHES : English Turkish
n. yedek giysi
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani