Multilingual Turkish Dictionary English Turkish

MONOMANIAC : English Turkish

n. saplantısı olan kimse, sabit fikirli tip

MONOMIAL : English Turkish

adj. tek terimli, tek kelimeden oluşan

MONOMOLECULAR : English Turkish

adj. tek molekül kalınlığında

MONOPHOBIA : English Turkish

n. yalnızlık korkusu, yalnız kalma korkusu

MONOPHTHONG : English Turkish

n. tek sesli [dilb.]

MONOPHYSITE : English Turkish

n. Hz. İsa'nın aynı zamanda insan olduğuna ve doğal yollarla dünya'ya geldiğine inanan bir Hristiyan mezhebi üyesi

MONOPLANE : English Turkish

n. tek kanatlı uçak

MONOPOLISM : English Turkish

n. tekelcilik

MONOPOLIST : English Turkish

n. tekelci

MONOPOLISTIC : English Turkish

adj. tekelci, tekele ait

MONOPOLIZE : English Turkish

v. tekel altına almak, tekeline almak

MONOPOLIZE THE CONVERSATION : English Turkish

aşka kimseyi konuşturmamak

MONOPOLY : English Turkish

n. tekel

MONORAIL : English Turkish

n. tek ray, tek raylı demiryolu

MONOSYLLABIC : English Turkish

adj. tek heceli

MONOSYLLABLE : English Turkish

n. tek heceli kelime

MONOTHEISM : English Turkish

n. tektanrıcılık, monoteizm

MONOTHEIST : English Turkish

n. tektanrıcı kimse

MONOTHEISTIC : English Turkish

adj. tek tanrıcılıkla ilgili

MONOTHELITE : English Turkish

n. Hz. İsa'nın iki alemli tek bir amacı olan kişi olduğu öğretisine inanan Hristiyanlar (Hristiyanlık)

MONOTHELITISM : English Turkish

n. Hz. İsa'nın iki alemli tek bir amacı olan kişi olduğu öğretisi (Hristiyanlık)

MONOTONE : English Turkish

n. monotonluk, monoton ses, monoton şey

MONOTONE : English Turkish

adj. monoton, tekdüze

MONOTONOUS : English Turkish

adj. monoton, tekdüze

MONOTONOUSLY : English Turkish

adv. monoton bir biçimde