Multilingual Turkish Dictionary

English Turkish

English Turkish
NALOXONE : English Turkish

n. nalokson, aşırı dozda ilaç almanın etkilerini tedavi etmek ve ilaç alışkanlığını belirlemek için kullanılan bağımlılık yapmayan sentetik ilaç (Farmakoloji)

NAM : English Turkish

Vietnam, Asya'nın güneydoğusunda bir ülke

NAM PLA : English Turkish

n. ağır tuzlu tadı ve keskin kokusu olan fermente edilmiş balıktan yapılan balık sosu (Tayland’da ve Güneydoğu Asya’da yaygın olan)

NAMABLE : English Turkish

adj. ad takılabilir, unutulmaz

NAMBY PAMBY : English Turkish

güzel ama yapmacıklı, yapmacıklı ve yavan

NAMCO LIMITED : English Turkish

n. Namko Limited şirketi, 1955'te kurulan Japon şirketi, jetonlu oyun makinaları ve ev video oyunları için yazılımlar geliştiren üreten ve satan şirket

NAME : English Turkish

n. isim, ad, nam, ün, ünlü kimse

NAME : English Turkish

v. ad koymak, isim koymak, isim vermek, adını koymak, ismiyle çağırmak, söylemek, tayin etmek

NAME AFTER : English Turkish

adını vermek, ismini vermek

NAME BRAND : English Turkish

marka ismi, ticari ad, belli bir üreticinin bir ürün versiyonunda kullandığı benzersiz ad (örn.: NIKE spor ayakkabı, REEBOK spor ayakkabı, vs.)

NAME DAY : English Turkish

isim yortusu

NAME DROPPING : English Turkish

n. ünlülerden sık sık bahsetme

NAME FOR : English Turkish

adını vermek, ismini vermek

NAME NAMES : English Turkish

v. isimleri vermek, isim vermek

NAME NO NAMES : English Turkish

v. isim açıklamamak, isimleri vermemek

NAME OF ADDRESSEE : English Turkish

alıcı adı, postanın gönderildiği kişinin ismi

NAME OF THE GAME : English Turkish

asıl konu, konunun özü; bir şeyi yapma amacı

NAME PART : English Turkish

aşrol

NAME REGISTRATION : English Turkish

isim tescili, İnternetteki her bilgisayara eşsiz adres verme

NAME RESOLUTION : English Turkish

ad çözümlemesi, İnternet sitelerinin isimlerini sayısal adreslerine dönüştürme

NAME SERVER : English Turkish

ad sunucusu, İnternette yazımsal alan adlarını sayısal İnternet adreslerine çeviren bilgisayar

NAME SMB. AFTER SMB : English Turkish

v. adını koymak ( nin), adını vermek

NAME THE DAY : English Turkish

gün belirlemek, düğün tarihi belirlemek

NAME-DROP : English Turkish

diğerlerini etkilemek için önemli veya ünlü kişilerden yakın arkadaşlarıymış gibi bahsetmek

NAME-DROPPER : English Turkish

sonradan görme, diğerlerini etkilemek için önemli veya ünlü kişilerden yakın arkadaşlarıymış gibi bahseden kimse