Multilingual Turkish Dictionary

English Turkish

English Turkish
NEAT AND TIDY : English Turkish

derli toplu, düzenli

NEAT AS A NEW PIN : English Turkish

pırıl pırıl, parlak ve cilalı, yeni gibi

NEAT AS A PIN : English Turkish

adj. son derece zarif

NEAT'S FOOT : English Turkish

n. paça, sığır ayağı

NEATEN : English Turkish

v. düzeltmek, düzenlemek, ayarlamak, toplamak, derli toplu yapmak

NEATH : English Turkish

prep. altında

NEATIFY : English Turkish

v. derleyip toplamak, düzene sokmak, bir şeyi derli toplu yapmak (Örn.: "Sekreterime çalışma masasının son derece dağınık olduğunu ve derleyip toplaması gerektiğini söyledim")

NEATLY : English Turkish

adv. temiz, tertemiz, temizce

NEATLY ARRANGED : English Turkish

düzgün bir şekilde düzenlenmiş, dikkatlice düzene sokulmuş, düzenli

NEATLY COMBED : English Turkish

düzgün bir şekilde taranmış, bakımlı, düzenli bir şekilde fırçalanmış, güzelce taranmış

NEATNESS : English Turkish

n. temizlik, zariflik

NEB : English Turkish

n. Nebraska eyaleti, Ortabatı ABD'de bir eyalet

NEB : English Turkish

n. gaga; uç, tepe; burun (özellikle hayvanın)

NEBBISH : English Turkish

n. zavallı

NEBBISH : English Turkish

adj. zavallı

NEBR. : English Turkish

n. Nebraska, Ortabatı ABD'de bir eyalet

NEBRASKA : English Turkish

n. Nebraska eyaleti, Ortabatı ABD'de bir eyalet

NEBRASKAN : English Turkish

n. Nebraska (ABD) muhkimi

NEBUCHADNEZZAR : English Turkish

n. MÖ. 6'ncı yüzyıl Babil kralı (Kudüs'ü fetheden ve Musevileri Babil'e sürgün eden)

NEBULA : English Turkish

n. nebula, bulutsu uzak yıldız topluluğu

NEBULAR : English Turkish

adj. nebulaya ait

NEBULISATION : English Turkish

n. nebülizasyon işlemi (Tıp); atomizasyon, sıvıları ince spreye dönüştürme (Tıp); tıbbi solüsyonu ince spreye dönüştürme; ince sprey kullanarak hastalık (solunum hastalığı gibi) tedavi etme (ayrıca nebulization)

NEBULISE : English Turkish

v. ince sprey haline getirmek (sıvı hakkında), buharlaştırmak; bir konuyu belirsizleştirmek, bulanıklaştırmak (ayrıca nebulize)

NEBULISER : English Turkish

n. nebulizatör, buharlı hale getiren kimse; belirsizleştiren kimse; aerosol sprey üreten ve püskürten aygıt (ayrıca nebulizer)

NEBULIZATION : English Turkish

n. nebülizasyon işlemi (Tıp); atomizasyon, sıvıları ince spreye dönüştürme (Tıp); tıbbi solüsyonu ince spreye dönüştürme; ince sprey kullanarak hastalık (solunum hastalığı gibi) tedavi etme (ayrıca nebulisation)