English Turkish
THERMIONIC : English Turkish
adj. termiyonik
THERMIONICS : English Turkish
n. termiyonik lâmba
THERMISTOR : English Turkish
n. termostat, ısıya duyarlı rezistans (Elektronik)
THERMO : English Turkish
pref. ısı, termo
THERMO-NUCLEAR : English Turkish
termo-nükleer, nükleer füzyonla alakalı
THERMOANESTHESIA : English Turkish
n. termoanestezya, sıcaklık algılama idrakinin kaybı, sıcak veya soğuğu hissedememe
THERMOBAROMETER : English Turkish
n. ısı ve basınç ölçer, termobarometre, hypsometer, deniz seviyesinden yüksekliği belirlemek amacıyla suyun kaynama noktasını ölçmek için kullanılan alet, yerin yüksekliğini belirlemek için suyun kaynama noktasını kullanan altimetre; hava sıcaklığını ve hava basıncını ölçmek için kullanılan alet
THERMOCHEMISTRY : English Turkish
n. termokimya
THERMOCLINE : English Turkish
n. bazı okyanus ve göllerdeki altındaki ve üstündeki katmanlardan daha büyük sıcaklık değişimi ile karakterize su katmanı (Jeofizik)
THERMOCOUPLE : English Turkish
n. ısıl çift
THERMOCURRENT : English Turkish
n. termo akım, termo elektrik akımı, ısı ve elektrik akımı
THERMODIFFUSION : English Turkish
n. termodifüzyon, ısı vasıtasıyla izotopların ayrıştırılması (Fizik)
THERMODURIC : English Turkish
adj. yüksek sıcaklıklara dayanabilme
THERMODYNAMIC : English Turkish
adj. termodinamik, termodinamiklerle alakalı, ısının diğer enerji şekillerine dönüşmesinin araştırılması ile alakalı
THERMODYNAMICALLY : English Turkish
adv. termodinamik olarak, termodinamik bakış açısından, termodinamik açıdan, termodinamikler bakımından
THERMODYNAMICS : English Turkish
n. termodinamik
THERMOELECTRIC : English Turkish
adj. termoelektrik
THERMOELECTRIC COUPLE : English Turkish
n. ısıl çift
THERMOELECTRICAL : English Turkish
adj. termoelektrik, ısı ve elektrikle alaklı veya ısı ve elektriğin; termoelektrik içeren, ısı ve elektrik ihtiva eden; termoelektrikten kaynaklanan
THERMOELECTRICAL PILE : English Turkish
n. termoelektrik pil
THERMOELECTRICITY : English Turkish
n. termoelektrik, elektrik ve ısı
THERMOELECTRON : English Turkish
n. termoelektron, ısıtılmış bir iletkenden boşalan elektron (Fizik)
THERMOELEMENT : English Turkish
n. termoelement, bir ısıtma elemnti ve bir ısıl çift içeren alet (küçük akımları ölçmek için kullanılan)
THERMOGENESIS : English Turkish
n. fizyolojik işlemler vasıtasıyla ısı üretimi
THERMOGENIC : English Turkish
adj. fizyolojik işlemler vasıtasıyla ısı üretimi ile alakalı veya ona ait
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani