Multilingual Turkish Dictionary

English Turkish

English Turkish
THIMBLE : English Turkish

n. yüksük, radansa (gemi)

THIMBLEFUL : English Turkish

n. azıcık, yüksük dolusu

THIMBLERIG : English Turkish

n. bir topun kap biçimli üç nesnenin birisinin altına saklandığı ve izleyenler topun yerini tahmin etmeye çalışırken kapların hareket ettirilerek karıştırıldığı hile/aldatma oyunu, kabuk oyunu

THIMBLERIG : English Turkish

v. aldatmak, dolandırmak, hile yapmak, el çabukluğu ile kandırmak (bir topun üç kabuktan birisinin altına saklandığı ve hızlıca yerlerinin değiştirilerek izleyenlerin topun yerini tahmin etmeleri gereken "kabuk oyununda")

THIMBLERIGGER : English Turkish

n. el çabukluğu ile aldatan veya dolandıran kimse

THIMBU : English Turkish

n. Thimphu, Bhutan'ın başkenti

THIMEROSAL : English Turkish

n. dezenfektan, mikrop öldürücü

THIMPHU : English Turkish

n. Thimbu, Bhutan'ın başkenti

THIN : English Turkish

v. incelmek, inceltmek, zayıflamak, seyrekleşmek, seyrelmek

THIN : English Turkish

adj. ince, zayıf, seyrek, verimsiz, sudan, boş

THIN AIR : English Turkish

ince hava, seyrek hava, ağır veya yoğun olmayan hava

THIN CRUST : English Turkish

n. ince hamur

THIN DOWN : English Turkish

inceltmek, zayıflatmak, seyreltmek, incelmek, zayıflamak, seyrelmek

THIN EXCUSE : English Turkish

sudan bahane

THIN FINANCING : English Turkish

zayıf finanse, zayıf sermaye, küçük bir sermaye ve bir sürü krediye dayanan işletme

THIN HAIR : English Turkish

ince saç, seyrek saç, zayıf saç

THIN LAYER : English Turkish

ince katman, dar katman veya şerit

THIN LINE : English Turkish

ince çizgi, ince sınır

THIN OF : English Turkish

v. inceltmek, zayıflatmak, seyreltmek, incelmek, zayıflamak, seyrelmek

THIN OUT : English Turkish

inceltmek, zayıflatmak, seyreltmek, incelmek, zayıflamak, seyrelmek

THIN PLATE : English Turkish

n. lam

THIN RAIN : English Turkish

n. hafif yağmur

THIN SHEET : English Turkish

ince tabaka, ince katman, ince düz parça

THIN SKIN : English Turkish

alıngan

THIN SKINNED : English Turkish

ince derili, duyarlı, duygulu, hassas