Multilingual Turkish Dictionary English Turkish

THINK ALOUD : English Turkish

sesli düşünmek, ne düşündüğünü söyleyerek yüksek sesle yansıtmak

THINK BEFORE YOU ACT : English Turkish

harekete geçmeden önce düşün, birşey yapmadan önce ilk olarak onunla ilgili düşündüğünden emin ol

THINK BETTER OF : English Turkish

iyi düşünmek, öncelikle dikkate almak; fikrini değiştirmek, tekrar düşünmek

THINK BETTER OF IT : English Turkish

fikrini değiştirmek

THINK BLACK THOUGHTS : English Turkish

kara düşünceler düşünmek, olumsuz düşünceler düşünmek, karamsar olarak düşünmek

THINK CONSTRUCTIVELY : English Turkish

yapıcı şekilde düşünmek, faydalı bir şekilde düşünmek, yeni ve daha iyi fikirler ileri sürmeye çalışmak

THINK DEEPLY : English Turkish

v. derin derin düşünmek

THINK FIT : English Turkish

uygun görmek

THINK FOR YOURSELF : English Turkish

kendini düşün, kendi kendine düşün, hallet, çöz, parçaları sen bir araya getir

THINK GLOBALLY ACT LOCALLY : English Turkish

genel düşün yerel hareket et, global düşün yerel hareket et, global çevresel şeyleri düşün ve onları yaşadığın yerde geliştirmeye çalış (siyasi slogan)

THINK HARD : English Turkish

v. kafa yormak

THINK HIGHLY OF : English Turkish

ir kimsenin iyi bir insan olduğunu düşünmek, birisi hakkında olumlu düşünmek

THINK ILL OF SMB : English Turkish

v. hakkında kötü düşünmek

THINK IN TERMS OF : English Turkish

- ile ilgili olarak düşünmek,
ile bağlantılı olarak düşünmek,
şeklinde alakadar olmak

THINK IT OVER : English Turkish

ir mesele üzerinde düşünüp taşınmak, belirli meseleleri karşılaştırmak

THINK IT SCORN TO DO : English Turkish

yapmanın kendi asaletine yakışmayacağını düşünmek, yapmaya tenezzül dahi etmemeyi düşünmek,
yapmak için çok fazla gururlu olmak, kendinin
yapmanın üzerinde olduğunu değerlendirmek

THINK LITTLE OF : English Turkish

- hakkında kötü düşünmek,
hakkında kötü bir fikre/kanaate sahip olmak

THINK MUCH OF : English Turkish

değer vermek, göz önünde bulundurmak, dikkate almak, üzerinde düşünmek

THINK NO SMALL BEER OF ONESELF : English Turkish

kendini dev aynasında görmek, kendini bir şey sanmak

THINK NO SMALL OF ONESELF : English Turkish

v. kendine toz kondurmamak

THINK NOTHING OF : English Turkish

göz önünde bulundurmamak, dikkate almamak, önemsiz addetmek, değersizmiş gibi düşünmek, önemsizmiş gibi düşünmek

THINK NOTHING OF IT : English Turkish

v. önem vermemek

THINK OF : English Turkish

aklına gelmek, düşünmek

THINK ONE IS THE CAT'S PYJAMAS : English Turkish

kendini beğenmek, kendinden çok emin olmak

THINK ONE IS THE CAT'S WHISKERS : English Turkish

kendini beğenmek, kendinden çok emin olmak