Multilingual Turkish Dictionary

English Turkish

English Turkish
TILL KINGDOM COME : English Turkish

kıyamete kadar

TILL NOW : English Turkish

hâlâ

TILL ONE'S DYING DAY : English Turkish

ir kimsenin öldüğü güne kadar, sona kadar, bir kimsenin can verdiği son ana dek

TILL THE COWS COME HOME : English Turkish

inekler eve gelene kadar, asla, hiçbir zaman

TILL THE END : English Turkish

sonuna kadar, bütün yol boyunca, sınırlamalar olmaksızın, çok fazla

TILL THE VERY END : English Turkish

en sonuna kadar, nihai neticeye kadar

TILL THEN : English Turkish

o zamana kadar

TILL WHAT TIME : English Turkish

saat kaça kadar

TILL WHEN : English Turkish

interj. dığı zamana kadar

TILLABLE : English Turkish

adj. sürülebilir

TILLAGE : English Turkish

n. toprağı sürme, işlenmiş toprak, tarım

TILLER : English Turkish

n. filiz, kök filizi, dümen yekesi, sürgün (bitki)

TILLYER : English Turkish

n. Edgar D Tillyer (
1973), lensler ve optik cihazlar konusunda 150'den fazla patente sahip olan Amerikalı optik bilim adamı ve kaşif

TILT : English Turkish

n. eğilme, eğim, eğilim, meyil, at üzerinde mızrak oyunu, kavga, dövüş, hız, tente, güneşlik

TILT : English Turkish

v. eğmek, devirmek, yana yatırmak, yana yatmak, eğilmek, mızrakla saldırmak, mızrağı doğrultmak, boca etmek

TILT AT WINDMILLS : English Turkish

yeldeğirmenlerine saldırmak, yeldeğirmenlerine karşı savaşmak, don kişotluk yapmak

TILT CART : English Turkish

n. tenteli at arabası

TILT OVER : English Turkish

v. devrilmek, yana yatmak

TILTED : English Turkish

adj. yan yatmış, eğik, meyilli, devrilmiş

TILTED AT WINDMILLS : English Turkish

yeldeğirmenlerine mızrakla saldırma, hiçbirşey için dövüşme, boşa harcanmış enerji

TILTER : English Turkish

n. damperli araç, yana yatmalı tezgâh (haddehane)

TILTH : English Turkish

n. toprağı sürme, tarım, işlenmiş toprak

TILTING : English Turkish

adj. eğimli, meyilli, yatık, at üstünde mızrak oyunu ile ilgili

TILTING THE BALANCE : English Turkish

dengeyi bozma, dengeyi bir tarafa eğme, bir tarafı avantajlı hale getirme, bir tarafa ayrıcalık verme

TILTYARD : English Turkish

n. at üzerinde mızrakla karşılaşma alanı