English Turkish
VOLTMETER : English Turkish
n. voltmetre, gerilimölçer
VOLUBILITY : English Turkish
n. akıcılık, konuşkanlık, dillilik, gevezelik
VOLUBLE : English Turkish
adj. akıcı, akıcı konuşan, konuşkan, dilli, geveze, çenebaz, sarmaşık
VOLUBLY : English Turkish
adv. akıcı olarak, akıcı bir şekilde, konuşkan bir şekilde; bir eksende kolayca dönerek, bir eksen üzerinde kolayca dönen bir şekilde
VOLUME : English Turkish
n. cilt (kitap), cilt, yığın, hacim, yoğunluk, tutar, ses kuvveti, ses yükseltme
VOLUME CONTROL : English Turkish
ses kontrolü, elektrik gücünün seviyesini ayarlayan aparat
VOLUME DETECTOR : English Turkish
ses detektörü, ses tanıyıcısı, alarm, seste oluşan bir değişiklikle aktif hale gelen alarm sistemi
VOLUME LABEL : English Turkish
irim etiket, disk adı, her bir diske başlangıç sırasında verilen ad (Bilgisayar)
VOLUME OF FIRE : English Turkish
ateş kapasitesi, ateş etme kapasitesi, ateş sayısı, verilen belirli bir zamanda çeşitli silahlarla yapılan ateş etme sayısı
VOLUMED : English Turkish
adj. ciltli
VOLUMENOMETER : English Turkish
n. volümenometre, bir katının hacmini veya hacimdeki değişiklikleri ölçmek için kullanılan alet
VOLUMETER : English Turkish
n. volümetre, oylumölçer, hacim ölçer, hacim ölçmeye yarayan alet
VOLUMETRIC : English Turkish
adj. hacim ölçme ile ilgili, volumetrik
VOLUMETRIC ANALYSIS : English Turkish
n. volumetrik analiz, hacim ölçme
VOLUMETRIC DENSITY : English Turkish
n. volumetrik yoğunluk
VOLUMETRICAL : English Turkish
adj. volumetrik
VOLUMETRICALLY : English Turkish
adv. hacim ölçerek, hacmi ölçülerek
VOLUMINOSITY : English Turkish
n. büyük hacimli olma durumu; bereketlilik, verimlilik, bolluklu olma durumu
VOLUMINOUS : English Turkish
adj. çok ciltli, cilt cilt olan, çok kitap yazan, hacimli, çok büyük, güçlü, kat kat olan
VOLUMINOUS VOICE : English Turkish
n. güçlü ses
VOLUMINOUSLY : English Turkish
adv. bolca bir şekilde; genişçe bir şekilde, iriyarı bir şekilde; bereketli bir şekilde
VOLUMINOUSNESS : English Turkish
n. verimlilik, bereketlilik, zenginlik, bolluk; çok katlılık, çok genişlik, çok büyüklük
VOLUNTARILY : English Turkish
adv. kendi isteğiyle
VOLUNTARINESS : English Turkish
n. gönüllülük, isteyerek yapma, iradeli oluş
VOLUNTARY : English Turkish
n. istemli hareket, isteyerek yapılan şey
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani