English Turkish
YEAR OF THE COMET : English Turkish
kuyrukluyıldız yılı, bir kuyrukluyıldızın dünyaya yaklaştığı ve görülebildiği yıl
YEAR TO DATE : English Turkish
n. bugüne kadar, (Finans) yılın başından mevcut zamana kadar yapılan tüm işlemler; yılın başından bugüne kadar geçen zaman dilimi, yılbaşından bugüne kadar
YEAR-END : English Turkish
adj. yılın sonunda olan, yıl sonunda gerçekleşen, yıl sonunda yapılan
YEAR-OVER-YEAR : English Turkish
adj. (Finans) bir önceki yılın aynı dönemine kıyasla
YEARBOOK : English Turkish
n. yıllık
YEARLING : English Turkish
adj. bir yıllık, bir yaşındaki
YEARLING : English Turkish
n. bir yaşında hayvan, bir yıllık bitki, bir yaşındaki taylar yarışı
YEARLONG : English Turkish
adj. bir yıllık, bir yıl süren
YEARLY : English Turkish
adj. yıllık, senelik, yılda bir olan
YEARLY : English Turkish
adv. yıllık, senelik, yılda bir
YEARLY EVENT : English Turkish
yıllık etkinlik, her yıl gerçekleşen faaliyet, yılda bir olan etkinlik
YEARN : English Turkish
v. özlemek, hasret olmak, burnunda tütmek, gözünde tütmek
YEARNED FOR : English Turkish
-yi arzuladı,
yi özledi,
ye canı çekti,
ye ruhu susadı
YEARNING : English Turkish
adj. arzulu, özlem dolu, hasretli
YEARNING : English Turkish
n. arzu, özlem, hasret
YEARNINGLY : English Turkish
adv. arzulayarak, özleyerek, canı çekerek, ruhu susayarak, özlemle, isteyerek
YEARNLY : English Turkish
adj. özlemle, hasret çekerek
YEARS : English Turkish
n. yıllar, uzun zaman; iler yaş, büyük yaş; zaman için kullanılan genel terim (geçmiş, şimdiki ve gelecek zaman); zamanın belirli bir dönemi
YEARS AGO : English Turkish
yıllar önce, uzun zaman önce, uzak geçmişte
YEARS IN PRISON : English Turkish
hapishanede kalınan yıllar, yasayı çiğnediği için bir kimsenin ceza olarak hapishanede yattığı yıl sayısı
YEARS OF DISCRETION : English Turkish
akıl yaşı
YEARS OF EXPERIENCE : English Turkish
tecrübe yılları, tecrübe süresi, deneyim uzunluğu, pratik çalışma yıl uzunluğu, genellikle bir iş başvurusu sırasında istenen tecrübe dönemi
YEAS AND NAYS : English Turkish
evetler ve hayırlar
YEAST : English Turkish
v. köpürmek, köpük köpük olmak
YEAST : English Turkish
n. maya, köpük, coşku, heyecan
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani