English Turkish
ZIGZAG : English Turkish
adj. zikzaklı, zikzak çizen
ZIGZAG : English Turkish
adv. zikzak çizerek
ZIGZAG EATING : English Turkish
zikzak yeme, zikzak yaparak yeme, çatalı bir elden diğerine alarak yemek yeme
ZIKKURAT : English Turkish
n. zigurat, piramit şeklindeki antik Asur ve Babil kulesi
ZILBER : English Turkish
n. bir soyadı
ZILBERSTEIN : English Turkish
n. bir soyadı
ZILCH : English Turkish
n. hiç, bir hiç olan kimse
ZILLION : English Turkish
n. (Argo) zilyon, çok sayıda, belirsiz sayıda, çok fazla, büyük miktarda (milyon ve trilyondan)
ZILLION : English Turkish
adj. (Argo) zilyon, çok sayıda, belirsiz sayıda, çok fazla, büyük miktarda (milyon ve trilyondan)
ZILLIONAIRE : English Turkish
n. zilyoner, hesabı bilinemeyecek kadar büyük miktarda parası olan kimse, çok aşırı zengin kimse
ZILLIONTH : English Turkish
adj. zilyonuncu, büyük ve bilinmeyen sırada sayı, milyonuncu, bininci ("for the thousandth time {bininci defa}" ifadesindeki gibi)
ZILLIONTH : English Turkish
n. mümkün olan en küçük parça (Gayriresmî)
ZILZAL : English Turkish
n. Zilzal roketi, İran tarafından üretilen 200 kilometre menzile sahip uzun menzilli füze
ZILZAL ROCKET : English Turkish
n. Zilzal roketi, İran tarafından üretilen 200 kilometre menzile sahip uzun menzilli füze
ZIMBABWE : English Turkish
n. Zimbabve Cumhuriyeti, güney Afrika'da bir ülke
ZIMBABWEAN : English Turkish
adj. Zimbabweli, Zimbabwe'nin veya Zimbabwe ile ilgili, Zimbabwe'ye özgü
ZIMBABWEAN : English Turkish
n. Zimbabweli, Zimbabwe yerlisi veya Zimbabwe'de yaşayan
ZIMMER : English Turkish
n. bir soyadı
ZIMMER : English Turkish
n. yürümekte güçlük çeken insanlara yardım eden hafif bir metal İngiliz yürüyüş arabası markası
ZIMMERMAN : English Turkish
n. bir soyadı; Robert Zimmerman (1941 doğumlu, Bob Dylan'ın doğum ismi), Amerikalı şarkı yazarı ve folk şarkıcısı
ZIMMERMANN : English Turkish
n. bir soyadı
ZIN : English Turkish
n. kırmızı şarap
ZINADINE ZIDANE : English Turkish
n. Zinedin Zidan, (1972 doğumlu) Fransa milli takımında oynayan Fransız futbolcu
ZINC : English Turkish
n. çinko
ZINC : English Turkish
v. çinko ile kaplamak, galvanize etmek
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani