Multilingual Turkish Dictionary

French Turkish

French Turkish
S'ENCANAILLER : French Turkish

kötü kişilerle düşüp kalkmak

S'ENCASTRER : French Turkish

gömülmek, araya girmek

S'ENCOMBRER DE : French Turkish

aşına bela almak

S'ENCROÛTER : French Turkish

"kabuk bağlamak; kafası örümceklenmek; eli kolu bağlanmak"

S'ENDETTER : French Turkish

orçlanmak

S'ENDIMANCHER : French Turkish

ayramlıklarını giymek

S'ENDORMIR : French Turkish

uykuya dalmak

S'ENDURCIR : French Turkish

"alışmak; duygusuzlaşmak"

S'ENFERMER : French Turkish

kapanmak

S'ENFERRER : French Turkish

kendi oyununa gelmek

S'ENFILER QCH : French Turkish

yemek, gövdeye indirmek

S'ENFLER : French Turkish

şişmek

S'ENFONCER : French Turkish

"batmak; çökmek; kaybolmak; dalmak"

S'ENFOUIR : French Turkish

gizlenmek, sığınmak

S'ENFUIR : French Turkish

"kaçmak; çabuk geçmek; uzaklaşmak"

S'ENGAGER : French Turkish

"yarışmaya katılmak; söz vermek; taraf tutmak"

S'ENGOUFFRER : French Turkish

"yere batıp yok olmak; dalmak"

S'ENGOURDIR : French Turkish

uyuşmak

S'ENLISER : French Turkish

(kuma\\çamura) batmak

S'ENNUYER : French Turkish

canı sıkılmak

S'ENORGUEILLIR : French Turkish

"büyüklenmek, kibirlenmek; gururlanmak"

S'ENQUÉRIR : French Turkish

soruşturma yapmak, soruşturmak, araştırmak

S'ENRAYER : French Turkish

tutukluk yapmak

S'ENRHUMER : French Turkish

nezleye tutulmak

S'ENRICHIR : French Turkish

zenginleşmek