Multilingual Turkish Dictionary French Turkish

SALVE D'APPLAUDISSEMENT : French Turkish

alkış tufanı

SALÉ : French Turkish

"tuzlama, tuzlu; tuz tadında; dokunaklı; açık saçık"

SAMEDI : French Turkish

[le] cumartesi

SAMOVAR : French Turkish

[le] semaver

SAN VALEUR : French Turkish

değersiz

SANATORIUM : French Turkish

[le] sanatoryum

SANCTIFIER : French Turkish

"kutsallaştırmak; kutsamak, takdis etmek"

SANCTION : French Turkish

"[la] onaylama; yaptırım, müeyyide; ceza"

SANCTIONNER : French Turkish

"onaylamak; cezalandırmak; teyit etmek"

SANCTUAIRE : French Turkish

[le] tapınak, mabet

SANDALE : French Turkish

[la] (ayağa giyilen) sandal, sandalet

SANDWICH : French Turkish

[le] sandviç

SANG : French Turkish

[le] kan

SANG BLEU : French Turkish

asil kan

SANG MÊLÉ : French Turkish

melez

SANG-FROID : French Turkish

[le] soğukkanlılık

SANG-MÊLÉ : French Turkish

[le] melez

SANGLANT : French Turkish

"kanlı; kan renginde; çok sert"

SANGLE : French Turkish

[la] kolan

SANGLER : French Turkish

"kayışını sıkmak; kırbaçla dövmek"

SANGLIER : French Turkish

[le] yabandomuzu

SANGLOT : French Turkish

[le] hıçkırma, hıçkırık

SANGLOTER : French Turkish

hıçkırmak

SANGSUE : French Turkish

[la] sülük

SANGUIN : French Turkish

"kan+
kanlı; kan renginde "