Multilingual Turkish Dictionary

French Turkish

French Turkish
SIMPLES : French Turkish

"[le] ilaç olarak kullanılan bitkiler; iki kişilik tenis oyunu "

SIMPLET : French Turkish

"bönce, safça; basitçe"

SIMPLICITÉ : French Turkish

"[la] yalınlık, basitlik, sadelik; temiz yüreklilik; saflık"

SIMPLIFICATION : French Turkish

[la] yalınlaştırma, sadeleştirme, basitleştirme

SIMPLIFIER : French Turkish

yalınlaştırmak, sadeleştirmek, basitleştirmek

SIMPLISME : French Turkish

[le] düşünce yalınlığı, dar kafalılık

SIMPLISTE : French Turkish

yalın düşünceli, dar kafalı

SIMULACRE : French Turkish

"[le] görüntü, hayalet; göstermelik, taslak"

SIMULATEUR : French Turkish

"[le] [la] yalandan yapan; hastalık numarası yapan"

SIMULATION : French Turkish

[la] yalandan yapma, taslama

SIMULER : French Turkish

yalandan yapmak, taslamak

SIMULTANÉ : French Turkish

aynı zamanlı

SIMULTANÉITÉ : French Turkish

[la] aynı zamanlık, zamandaşlık

SIMULTANÉMENT : French Turkish

aynı zamanda, birlikte

SIMULÉ : French Turkish

sahte, uydurma

SINAPISME : French Turkish

[le] hardal yakısı

SINCÈRE : French Turkish

"açık yürekli; içten, samimi"

SINCÈREMENT : French Turkish

"açık yürekle; içten, samimiyetle"

SINCÉRITÉ : French Turkish

"[la] açık yüreklilik; içtenlik, samimilik"

SINE DIE : French Turkish

tarih belirtmeksizin

SINE QUA NON : French Turkish

vazgeçilemeyen, onsuz olmayan

SINGE : French Turkish

"[le] maymun; taklitçi; şaklaban"

SINGER : French Turkish

taklit etmek

SINGERIE : French Turkish

"[la] soytarılık, maymunluk; ikiyüzlülük"

SINGULARISER : French Turkish

aşkasından ayrı göstermek, göze batar duruma getirmek