Multilingual Turkish Dictionary

French Turkish

French Turkish
SOMNOLENT : French Turkish

"yarı uyku halinde; uyuşuk; dalgın"

SOMNOLER : French Turkish

uyuklamak, kestirmek

SOMPTUAIRE : French Turkish

harcamayla ilgili

SOMPTUEUSEMENT : French Turkish

"masraftan kaçınılmayarak, bol harcayarak; şatafatlı şekilde"

SOMPTUEUX : French Turkish

"bol harcayan; bol masraflı; şatafatlı"

SOMPTUOSITÉ : French Turkish

"[la] bol masraf; göz kamaştırıcılık, şatafat"

SON : French Turkish

onun

SONAR : French Turkish

[le] sonar

SONATE : French Turkish

[la] sonat

SONDAGE : French Turkish

"[le] sondalama, iskandil etme; sonda salma; kamuoyu yoklaması"

SONDE : French Turkish

"[la] iskandil; sonda "

SONDER : French Turkish

"iskandil etmek; (araziyi) sondalamak; yoklamak, araştırmak"

SONDER LE TERRAIN : French Turkish

ortalığı yoklamak

SONGE : French Turkish

"[le] düş, rüya; hayal"

SONGE-CREUX : French Turkish

[le] kuruntucu

SONGER : French Turkish

"düş görmek; düşünceye dalmak; düşünmek"

SONGERIE : French Turkish

[la] düşünce dalgınlığı, hayal kurma

SONGEUR : French Turkish

"düş gören; düşünceli, dalgın"

SONNAILLE : French Turkish

[la] hayvan çıngırağı

SONNAILLES : French Turkish

[la] çıngırak sesi

SONNANT : French Turkish

"çın çın öten, çınlayan; (saat için) tam "

SONNER : French Turkish

"çalmak, çınlamak; (birinin) başına vurmak; zille çağırmak "

SONNER BIEN À L'OREILLE : French Turkish

kulağa iyi gelmek

SONNER DE QCH : French Turkish

(üflemeli çalgı) çalmak

SONNER LE RÉVEIL : French Turkish

kalk borusu çalmak